• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
1461
|
|
|
|
Sonra gel bak benim gözlerime.
Ruhunu bulacaksın.
Ruhun kayıp değil bu alemde. Sadece uzak bedenine. |
|
1462
|
|
|
|
söz yüzü ,evlilik yüzügü yada lise döenemınde alınmiş gumüş.... |
|
1463
|
|
|
|
arayışın simgelere dökümü |
|
1464
|
|
|
|
Zaman gecenin bilmem kaçı, yağmurlu bir gece, aklımda sevdiğim... Yazılır yine bir aşk feryadı gözünü seveyim... |
|
1465
|
|
|
|
İnanmıyor musun?Gelmiş işte,bak penceresinden el sallıyor demek ki kontörü yok haber veremedi o yüzden cama gelmemi beklemiş;canım benim ne kadar zayıflamış buradan belli oluyor.Halbuki çok iyi bakıyorum kendime,beni merak etme diyordu hep.Benimde en çok yakıştırdığım pembe tişörtünü giyinmiş üstüne. |
|
1466
|
|
|
|
Acıyı elime bir ateş olarak verdiler. Dediler git, sevgiliyi yak ve kül et. Yanına varınca, baktım sevgili gülüşmelerde. Attım ellerimdeki ateşi o vakit. Koydum yüreğimin üzerine ellerini. Parmak uçlarıyla öyle bir tutuştu ki, kurtaramadım onu içimdeki aşk ateşinden. Ey sevgili, sen bir volkan ben ise yamaçlarında kurulmuş bir şehir miyim? Ya her gün beni sarsacaksın ya da her gün yakıp kül edeceksin. Kolay mı bilirsin her gün cehennem olmayı. |
|
1467
|
|
|
|
Bugün doloaşmak için bambaşka hislerle yola çıkıyorum....... |
|
1468
|
|
|
|
Denizin oğlu ve çiçeklerin kızını seyreyleyelim.... |
|
1469
|
|
|
|
YAŞAMAK GÜZEL ŞEY HER ŞEYE RAĞMEN |
|
1470
|
|
|
|
askla ılgılı kısa bı deneme |
|
1471
|
|
|
|
çık içimden kötü tarafım..... |
|
1472
|
|
|
|
Sana elveda dediğimde güldün. Zannettin ki seni terk edip gidemem. Zannettin ki bu yürek ayrılığını taşıyamaz. Sandın ki sensizlik beni öldürür. Gittim. Ne telefonlara sarıldım ne de boşluğuna. Aramam dedim ya sana işte aramadım ve de ağlamadım. Bir gözyaşı dökseydim belki hatıralarına, koşardım ayaklarına. Yok öyle olmadı. Ayaklarından dökülmedim bu sefer yollara. Adın harf harf bir mermer yazısı gibi düştü de aklıma, yine de parçaladım içimdeki seni. Gömdüm seni yüreğime ve adının kazındığı yere. Yüreğimin acısına dayandım. |
|
1473
|
|
|
|
Acıya aşık yüreğim gidişinin şerefine yaralarına tuz basıyor bu gece. Dahada kanatıyor kendisini, kızgın şişlerle dağlıyor sensiz düşleri.
Ve acıya eşlik eden tek varlığım... Sabrım...Sabrım, Yakubun sabrını kendine nasılda hayran bırakıyor... |
|
1474
|
|
1475
|
|
|
|
Yavaş yavaş arıtsam kendimi. Yağmur damlaları gibi kalsam, sensiz düşsem toprağa.
Kurtulsam yürek yangınlarımdan. Soğuk küllerimi rüzgarlar savursa, geriye ben kalsam |
|
1476
|
|
|
|
Ayaklar iğrençtir aslında bazı zamanlarda. İnsanı hatalara götüren, akılsız başın derdini çeken et yığını ucu bir beşlik edilmiş ama değeri yerine göre bin beşlik eden ayaklar. Ayrılık zamanlarında insanları taşıyan, o anda bir kere olsun yolunu şaşırmayan, o anda dünyanın en gereksiz beden uzuvlarından biridir işte. |
|
1477
|
|
|
|
Yalana olan tutkunun verdiği hazlara bulanmış insanlığın yitirilmişliği canlandı kapımda. Yalanın içinde yok oluşun hengamesi dürüstlüğün bitiş noktasına denk getirilmiş. İnsan olmanın anlamı yalanla yaşayabilmeye eş değer olmuş |
|
1478
|
|
|
|
Biliyordu, yine cevap gelmeyecekti ama bir kez daha yazdi. Bir kez daha satirlara doktu hislerini. Iki dakika gecmeden her zamanki gibi son gorulme yazisi ekraninda belirdi. Sasirmamisti ama incinmisti. |
|
1479
|
|
|
|
Bir damla akıl verdin bana, huzurundan
Denizlere ulaştır beni artık,
Kurtar beni bu damlalıktan...
Pir’im Hz. .Mevlana
|
|
1480
|
|
|
|
Dostu anlatamamak bu olsa gerek... |
|