• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
461
|
|
|
|
“Ve kırıyoruz göğsümüze bastırırken sevdiğimiz her şeyi. Ve kırdığımız sevgilerden duvarlar örüyoruz hayatla aramıza.”
Ne kadar doğru değil mi? Her şeyden çok severken, göğsümüze sımsıkı bastırırken kırmak, incitmek, yersiz yere kıskanmak, değiştirmeye çalışmak, duygularını hiçe saymak ve mutlu giden ilişkileri yok yere mutsuzluğa çevirmek….
|
|
462
|
|
|
|
"yaşam bir oyuna benzer,istediğimiz kartları elde etmek elimizde değildir;ama iyi oynamak elimizdedir!" (Terence) |
|
463
|
|
|
|
Dünyanın en güzel sahillerinden birinde bir kum tanesiydi o. Öylesine çoktular ki, onu diğerlerinden ilk anda ayırdetmek çok güçtü. |
|
464
|
|
|
|
Düşlerime dolan, düşlerimde tanrıçalaştırdığım, düşlerimde iltica ettiğim... Kelimelerimle öptüğüm bazen, yüreğimi de göndermeye çalışarak sarıldığım. Sen kadınımsın, sürekli anlamaya çalıştığım ve bir mısrandan bir destan yarattığım.
|
|
465
|
|
|
|
Kangren gecelerimin umududur sevmek. Ve yazamadığım şiirlerimin, gönderemediğim mektuplarımın hikayesidir içimde çağlayan gibi akıp duran… |
|
466
|
|
|
|
Elbet bir gün çıkar içimizde isyan eden ölüm. Haykırır avazı çıktıkça… Bir sebepsiz ölümden ibaret olur her ne yaşanmışsa. Kendimizi, unutulmayan yağmurlarda saklasak da sevgisiz bırakır uzun geçen yıllar. |
|
467
|
|
|
|
Aylak Adam-Yusuf Atılgan- 'ı bir solukta okuduktan sonra,yine bir solukta yazdığım deneme. |
|
468
|
|
|
|
Yasaları çürüten ya-sa'lardır herşeyi mahveden? Aşkı ya ile sa'nın arasına korku yazar. "Beni seviyor" sözünde nasıl bir umut varsa, "Ya sevmiyor sa?" nın sonunda da endişe ve vazgeçiş bitiriyor başlamamışları. |
|
469
|
|
|
|
Her nefeste kaburgalarım kalbimi sıkıştırıp eziyor. Gerçekten unutmuş olabilir misin beni? Yoksa bilerek mi hatırlamıyorsun?
|
|
470
|
|
|
|
Kapatırken gözlerini ölüme sessiz ve kabullenmiş üç
damla yaş indi tenden toprağa.Toprakta üç damla, üç
ayak izi geçmişini yalana kaptırmış adamdan arta
kalan.Yaptığı hiçbirşeyden sorumlu tutamazdı hayat onu
çünkü yok saymıştı doğduğu ilk gün gözlerin |
|
471
|
|
|
|
Aşkı kimse çözememiş şimdiye kadar, hiçbir akıl onu kavrayamamış, sen mi anlayacaksın aciz aklım, sen mi onu yola getireceksin yaralı kalbim? |
|
472
|
|
|
|
Sen, dünyaya baktığım pencere, ruhumu anlatan tek kelimem ve ruhumun rengiydin. O yüzden ya, ben kendime uzaklaştığımda sen de silinir, ve geri geldiğimde pırıl pırıl parlardın. Senle gözlerimin ışığı da parlardı. Çünkü sen benim hayata baktığım renktin. |
|
473
|
|
|
|
Cinsiyet ayrımı olmaksızın düşünülerek yazılmış,sadece misal olarak bir erkeğin aldatışı,daha doğrusu aldanışı ele alınmıştır.Aldatmak,her iki cins için de, kendine olan saygıyı kaybettirecek güçte bir duygudur.Konu ile naçizane fikirlerimi yazımın içinde bulabilirsiniz. |
|
474
|
|
|
|
Bir fincan huzur,
Bir dirhem mutluluk yolla iç ceplerinde demlediğin...
Beni “ sende “ sakla...
Ben seninim...Nefesimdir yüreğim....
Beni “ bende “ sildim
Sende varolmak için...
Hasretini ektim dudaklarıma
Sende tamamlanmak için....
Suyum ol,
Soframda azık...
Yüzümde tebessüm...
Yüreğimde nefes...
Ben ol....
Ya ben sen olayım...
Sakın bırakma beni...
Yoksa düşerim adressiz coğrafyalara...
Gözlerimi yıldız sermek için gündüzü bekleme...
Her an sendeyim çünkü.....
Gözlerinde sakla beni....
Hayatın ta kendisi sensin çünki.. |
|
475
|
|
|
|
Ben seni sadece kendime yakın hissettiğim için, acılarım acılarına benzediğin için sevdim....Ben sadece öznesi “ senin olduğun cümlelerin yüklemi..Ben sadece sırtına yüklenmiş acıları kendi yüreğinde taşımayı onur sayacak adamın gözyaşına sirayet etmiş solgun resmi....Belki de yüreğindeki mutluluğun ayak uçlarında umutsuzlukla savaşındaki kazanmaya en yakın duran sevginin tek galibiyeti..Olmadı...Kazanamadık; belki de sadece ben kazanamadım. Gittin..Ardında tüm yenilgileri bana bırakarak gittin..Bir kaç cümleyi geçmeyen ayrılığın sonrası ağır yenilginin “ şeref “ madalyası duruyor sol göğüsümün iç cebinde.Bir de ölüm duruyor sonsuza kadar çıktığın yüreğimin son nefesinde...Sadece sana ait olan dudaklarımda sensiz cümle kurmaktansa adının baş harfinde susmak arasında ne fark var ki ? Hayat ile ölüm arasında sen yoksan mutluluğun devrik cümlelerinde yüklem olmak ne fark eder ki ? Her ikisi de acıya mühürlü, sensiz kurduğum her bir cümlenin altı yalnızlığınla örtülü.. |
|
476
|
|
|
|
İnsan hep bir şeyler görür hayatı boyunca. Ama o iki gözünün sevdiğini görmesi kadar güzel bir şey olmasa gerek. |
|
477
|
|
|
|
(ey sevgilim! Ben seni hiç geçmeyecek zamanlarda sevdim…) |
|
478
|
|
|
|
Aşkın gerçek anlamı değil mi, ikame edilemezliği sevginin? Yerine başkasını koyamadığın için değil mi anlamı sevgilinin? Bu kadar ucuzlarsa adına nasıl aşk diyebiliriz ki iki yüreğin arasında geçenlerin. Eğer tek bir tuş yetiyorsa başlatmaya ya da bitirmeye aşk adı verilen hikayeyi, anlatacak bir şey kalır mı ki dillerde?Bunun adı yaşlanmadan eskitmek aşkı şizofren bir hiçlikle. Sabun köpüğü bulaşmış gibi bir hisse ellerine, böyle büyük bir tutkuyu yaşayabilmek için çabalamak niye? Yanıt veremediği için alışık olmadığı bu soru işaretlerine; acının kanatlarını siyaha boyayıp kaçtı, saklandı, utandı aşk karıştı geceye…
|
|
479
|
|
|
|
Günümüz aşkları... Ne kadar da çok seviyoruz bu lafı kullanmayı. Sanki geçmişin aşkları farklıymış gibi. Günümüz aşkları şöyledir yok efendim böyledir.
|
|
480
|
|
|
|
Kalabalıklar içinde ruhuna dokunacağım. İçimi eze eze el olmanın bedelini durup dinlenmeden ödemeni bekleyeceğim. Ben de o arada kıymanın; sevdiğine, sevenine, özeline, kıymetline, canına, canımın içisin dediğine ne demek olduğunu öğreneceğim. |
|