Mermere sıkışmış bir melek gördüm ve onu özgürlüğüne kavuştuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo |
|
||||||||||
|
Bu kez de bir dostu anlatmak istedim; benim için değeri paha biçilemez bir dostu. Konya iline bağlı olan Seydişehir Kasabasın da yaşayan Murat Nalinci. İsmini telaffuz etmenin bile beni nasıl mutlu ettiğini anlatmak isterdim ama kelimeler senin yanında o kadar aciz ve çaresiz kalıyor ki… İsmin beni hayata bağlıyorsa düşün artık nefes alman ve varlığın bana ne vaatler veriyordur. Sevginin birçok çeşidi vardır; anne sevgisi, evlat sevgisi, arkadaş sevgisi, dost sevgisi ve sevgiliye duyduğun sevgi vs vs. İşte milyonlara kadar uzatabileceğimiz ama benim kısa kestiğim sevgi çeşitleri. Bir insanı ancak biriyle anlatabilirsin. Anne dersin, evlat dersin… Ama ben sana olan sevgimi bir tanesi ile anlatmaya utanıyorum. Bu yüzden sevgiye verilen tüm isimlerle seviyorum. Telaffuz etmeye ve anlatmaya yeten veya yetmeyen tüm sevgiler ve tüm aşklar sana olan sevgimin önünde eğilsin hayatımın anlamı. Çok değerli bir şairin, çok değerli bir yazısı ile sana olan sevgimi azda olsa anlatmak isterim; “Leyla değilim dost lakin çağırırsan çöllere gelirim. Sana yalan halde değil toplarım özümü yalın halde gelirim. Kapını çaldığım da “kim o?” dersen, kim olmamı istiyorsan o olur gelirim. Sen yeter ki “gel” de. İnan yola yük olmam yol olur gelirim.” Hayatıma anlam katan canım dostum Murat! Hani “Varlıkları verdikleri kedere bile kıymet katan insanlar vardır” ya işte sen benim hayatımda ki öyle bir insansın. Ve daima da öyle kalacaksın. Anılar benim için çok anlamlı olsa da, acı verdiklerini kabul etmeliyim. Çünkü her anı sana olan sevgime özlem veriyor ve o özlem ise hayatıma keder katıyor. Ama dediğim gibi varlığından verdiği keder bile razıyım ben.... Hiç bir kelime sana olan sevgimi anlatamayacağı için yazıyı uzatmamın bir anlamı olmadığı kanaatindeyim. Son cümlelerde de ise kalbimde daima yerin olacağını, başka bir yazarın, başka bir sözü ile anlatıp yazıyı bitirmek istiyorum. Bitirmeden önce son bir söz daha; ben kimsenin hayatını otel gibi kullanmadım ki asla da kullanmam. Ve emin ol senin hayatın bir otel olsaydı ömrümü hayatına kul eder o otelde ömrümü geçirirdim… “Sonra gülüşün ve gözlerin geldi aklıma. Ve dedim ki; yine gelsen yine severim seni.” Adem KOÇAKER
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Adem Koçaker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |