• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
2201
|
|
|
|
umutlarımdın, ufkumdun, şafağımdın her karanlığın arkasından.şimdiyse gece gibisin...yalnız kaldığımdatek düşündüğüm, hem korkup hem muhtaç olduğumm. |
|
2202
|
|
|
|
Bense bir gün karşımdakini anlamaya çalışmak yerine, kendimin anlaşılmasını beklemeyi deneyeceğim. Bunun için ne kadar yaşlı olursam olayım. AG |
|
2203
|
|
|
|
Çalkantılı bir denizdi düşlerim… Avuçlarımda acıtan bir sevdanın sureti kanamaktaydı. Sen yoktun. Mutluluklarım hasret meydanlarına yığılarak yakılmış; hüzün tablolarıma, talihsiz hayat sergileri açılmış kimsenin gelmediği… Kendimle söyleşiyor gizli kapaklı ruh hallerimin acı telaşı. Bir de rüzgar kulaklarımda sürekli konuşuyor. Ne dediğini anlamıyorum, çok mutsuzum. Gecelere saplanmış kirpiklerimin uyku haritası komada. Zifir karanlıklarında gecenin duvarına attığım sancılı çentikler yeter artık sevgili. Gözlerim açık uyumaktan kurtulmak istiyorum. |
|
2204
|
|
|
|
“Ölüme gülümserken varlığım, yüreğini sürmelisin gönlüme
İmkansızlığın kanarken içimde, gamzelerimde dindirmelisin yalnızlığı yar.”
|
|
2205
|
|
|
|
Sevgi yaşatıyor insanı... |
|
2206
|
|
2207
|
|
|
|
Kafama doluşan hayalle karışık bir sürü aşk kırıntısının içinden, bilmediğim bir aşkı aklıma düşürenin ne olduğunu hiç bilmeden geçiyordu günler. Sesini duyamadığım, yüzünü göremediğim, sadece uzaklardan aklıma takılan bir düş sevdanın merakıyla kemi |
|
2208
|
|
|
|
Herkese ait olabilecek kadar yalın,belkide kimse tarafından anlaşılamayacak kadar karmaşık duygular..Bir zıtlıktır aşkı aşk yapan.Düzyazıyı şiir yapar o,şiiri düzyazıya çevirir yokluğu |
|
2209
|
|
|
|
Yaşama merhaba denildiğinde her bebek ağlar;aslında insanoğlunun mendile ihtiyacı ilk doğduğu gün başlar ve herkes elleri tutmaya başladığı andan itibaren bebeklik gözyaşlarını silebilecek bir mendil bulabilme çabasıyla başlar hayat. |
|
2210
|
|
|
|
Sevda bahçemiz gönlümüz, sevda pınarımız yüreğimizdi..Sevdalar ülkesinin göklerinde, ipek kanatlı sevgi melekleriydik biz...
Bir masaldı bizim sevdamız....
|
|
2211
|
|
|
|
bahar geldi , papatyalar açtı, ben aşık oldum... |
|
2212
|
|
|
|
Ah be “gülkurusu”!
Kurumadan anlasaydın ya, kurutmadan kendini,
Bir defter arasında boğdurmadan mevsimlik hayatını,
Bekleyeni yazdırmadan…
|
|
2213
|
|
|
|
—bir milyon şair değil; sen gel yeter ki tarifinle, hani yüreğindekiyle… |
|
2214
|
|
|
|
Sevmiştim demek ile ben karşımdaki nesneyi seviyorum demenin arasında bir maddesel dünya kanunun olduğunu unutmayalım.
|
|
2215
|
|
|
|
Şimdi ikimizde öldük işte! Sen toprağın altındasın, bense üstünde!...
Tutku denen şey hep böyle midir?
İri siyah gözlerimden dökülen , boncuk boncuk gözyaşlarımı, sonsuza ırmak yapsam da, kızıl ipek saçlarından bir salla o ırmaktan geçsem, sana tutkuyu yazabilir miyim ki?
Ellerimi mezar taşın yaptım. Hep başın ucunda bekeleyecek unutma! Bire gün çıkıp gelmeyeceksn biliyorum. Ben hep yanacağım. Ateşin kırmızı korunda, bir köz olarak ellerini ellerime uzatmak isteyeceğim ama, uzattığım ellerimi, kutupların dağ buzullarında donmuş olarak bulacağım. Yılmak yoktu canım değil mi? Biz ölene kadar sevmeyecek miydik? Şimdi ikimizde öldük işte! Sen toprağın altındasın, bense üstünde!...
|
|
2216
|
|
|
|
Her yer daha karanlık şimdi ve sevdam aşikar ! |
|
2217
|
|
|
|
Bir düş olsa da seni yaşamak
Hüzünlerini rüzgarıma bırak
Kendinle tamamla beni uzak kıyılarda
Kelimelerce büyütmesen de sana olan sevgimi
Öyle büyüksün ki yüreğimde
Yüreğini acıtmayan ak bir sızı olayım içinde
Bırak sevgili…
|
|
2218
|
|
|
|
İçimde ne olduğunu bilmediğim, bir sürü tanımlanmamış duygu var... Seni tanıdığımdan beri, ilk kez yüreğime uğruyorlar... Ben onlara "umutsuz aşkın acısı" adını verdim... Allah'tan değil; ama ben senden ümidimi kestim... |
|
2219
|
|
|
|
Ben gidiyorum sevgilim, sensizliğin hüznüne ramak kaldı. |
|
2220
|
|
|
|
...artık yoruldum sevgilim! Beni anlamalısın; her kapı açışımda yalnızlığının kokusunu içime çekmek; inan kahrolmak gibi...
|
|