Kurguyla gerçek arasındaki ayrım, kurgunun mantıklı olmak zorunda olması. -Tom Clancy |
|
||||||||||
|
tüketti azar azar oy osman ölsün sarı gelin aman suna yârim sevdası ilahi nur neylim amman aman sarı gelin çatlayan kalbe sızar oy osman ölsün sarı gelin aman suna yârim selanik sarı duman neylim amman aman sarı gelin yâr vermez gayri aman oy osman ölsün sarı gelin aman suna yârim bakışı hırçın ege neylim amman aman sarı gelin kalmadı bende güman oy osman ölsün sarı gelin aman suna yârim bodrum şimdi kış yaşar neylim amman aman sarı gelin yadıma sevdan düşer oy osman ölsün sarı gelin aman suna yârim bedenim gurbet elde neylim amman aman sarı gelin gönül dağları aşar oy osman ölsün sarı gelin aman suna yârim Sarı gelin ne Erzurum çarşı pazar geziyor, ne elinde divit kalem dertlere derman yazıyor. Âşıklara dert yazıyor Sarı Gelin. Kim bilir, belki de âşığını sarartıp soldurduğundan “Sarı Gelin” denmiştir kendisine. Sarı Gelin yüreği katı gelin. Gelin ve bir de benden dinleyin bu çılgın seli andıran aşk öyküsünü. Yok, dinlemeyin. Gönlünüzde açtığı yaradan başka bir şey katmaz hayatınıza. Hayatınız firar bir şakiye döner. Bütün manzaralar değişim geçirir. Kan ve irin akar dağlardan, ovalardan, caddelerden... Sarı Gelin bir aynada kendini seyre dalmıştır; siz dünyanın bütün ıstırabını yüreklerinizde taşırken, bediniz benziniz sapsarıyken… Sarı Gelin ak ya da kırmızı libaslar içinde ya kuğu gibi süzülür, ya kızıl flamingolar gibi aşkla semah tutar. Sarı Gelin doğanın bile dengesini bozacak kadar güzeldir. Mevsimler de, iklimler de onunla değişir. Siz kendinizi onunla değişir misiniz? İlahî düzeyde "El emeği, göz nuru" deniliyorsa, bilin ki, bu Sarı Gelin'dir. İşte o yeryüzünü sarsıp, gökyüzünde fırtınalar çıkarandır. Sarı Gelin neden etkilenir, bilinmez. Kudretten var olmuş nur âlem nur. Her tür duyguyu okur, okutur. Sabır dokutur insan denen yaratığa. Kendisi kurşun geçirmez düşler kuşanmıştır. O sahra melikesi Belkıs’tır yürürken yer sarsılır. Görenler birer heykel gibi bakakalır ardından. O, Sarı Gelin, peşindekiler hazan yaprağı. 3 Şubat 22 Gölcük
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |