• İzEdebiyat > Deneme > Yaşam |
1821
|
|
|
|
Ölenle ölünmez ama kalanlarla da yaşanmıyor |
|
1822
|
|
|
|
Vakit tamam Mavilim.Uçsuz bucaksız derinliklere dalmanın vakti.Gitmenin zamanı.Bak,hiç gelmeyecekmiş gibi görünen anlar,yanıbaşında hüküm sürüyor şimdi… |
|
1823
|
|
|
|
Çocukluğumuzun yemyeşil ovaalrı,verimli topraklar yavaş yavaş yok oluyor ama bizler aldırmıyor,büyük şehirlerin kirli havasını solumaya,bir garip koşuşturmacaya mahkum olmuş,tarifsiz yalnızlıkalr içindeyiz |
|
1824
|
|
|
|
yalnızlıklarınız benim için çok sarsıcı ve siz yalnız kaldıkça, ben kaybettiğimi hissediyorum. siz yalnız kalmamalısınız. |
|
1825
|
|
|
|
küçük bir an ve yok oluş.. |
|
1826
|
|
|
|
Gerçekleri göstermeyecek kadar bizi kör eden aşk mı suçlu sence, yoksa kör numarası yapan bizler mi? |
|
1827
|
|
1828
|
|
|
|
zorlar içinde yaşamak ,zor |
|
1829
|
|
|
|
Ağlamıyorum, sen bana aldırma...
Senden çok uzak bir kentin, kocaman yüksek binalarının renksiz camlarının ardında,
karlarla çizilmiş soluk dünyamda
inan ben de mutluyum kendi kalabalığımla..... |
|
1830
|
|
|
|
insanlarla, kar tanelerinin ortak noktaları anlatılması |
|
1831
|
|
|
|
Ve ayıp bunlar: tüm bu yazdıklarım; mantıksız, ayıp, saçma, bu felsefe de değil, bu hayal de değil. Öyle bir şey işte, öyle bir ben... |
|
1832
|
|
|
|
Zaman sizi boğar; mekan sizi daraltır.İşte böyle bir zamanda bu cami bana ilaç gibi gelirdi... |
|
1833
|
|
|
|
takdire şayan varlık; insan. |
|
1834
|
|
|
|
Öğretmen; o tatlı, sihirli, tılsımlı sözcük!… Nasıl da telâffuz eder çocuklarımız onu coşku ve heyecanla… Söylerken kalpleri küt küt atar. Çünkü kalpten gelen, katıksız, saf bir kelimedir o… Derste, teneffüste, dışarıda, gök kubbenin altında her yerde yüreğimizi heyecana gark eder. Hangi birimizin hayatında derin izler bırakan öğretmeni yoktur ki?... Onlar değil midir bugünümüzün aydınlık yolunu çizenler?... En büyük mimardır onlar…
|
|
1835
|
|
1836
|
|
|
|
Saat 01:00,eve yeni girdim.Tüm gece manasiz kelimelerle kurulu cümleler dinledim. |
|
1837
|
|
|
|
Yılın annesi olmayı hiçbir zaman hak etmedi annem; o yılların annesiydi... |
|
1838
|
|
|
|
Bu hafta hiç yazmak gelmedi içimden. Belki sıcaklar, belki biraz bezginlik, belki son günlerde yaşadıklarım. Yorgundum. Ama bugün ilk defa midemde koca bir yumrukla uyanmadığım için bir şeyler yazayım dedim. Bir sürü konu yazılmayı bekliyor, ama ben konsa |
|
1839
|
|
|
|
öyle işte negelir elden insan kalmaktan başka |
|
1840
|
|
|
|
Toplumsal erkek güdüsel erkekliğe karşı.. Bu savaşta kazanan kim olacak? |
|