• İzEdebiyat > Deneme > Yaşam |
2481
|
|
|
|
Bazıları bu dünyada bulunur, bazıları ise kaybolur. Bazıları yaşar, bazıları ağlar, bazıları ise yazar. Seni yazdım ağaçların her birine. Seni anlata anlata tüm ormanı dolaştım. Eğer neler yazdığımı merak edip ormanda dolaşsaydın, kaybolurdun. Sonra beni saçına dağ çiçeklerini takmak için bekler bulurdun. Oysa sen yaşamayı değil, orada burada bulunmayı tercih ettin. |
|
2482
|
|
|
|
Leyla’nın saçları ıslanır suda.
Demliğin hayali buğu buğudur.
Berrak gamzesiyle peri uykuda.
Cam zarafet ehli soylu kuğudur. |
|
2483
|
|
|
|
Dünyasından çiçekleri koparılmış bir kelebek gibiyim. Canım öyle yanmakta ki, bir pervane miyim yoksa ateş miyim belli değil. Bakışlarından da gözyaşları alınmış bir çocuk gibiyim. Ağlayamamam, beni mutlu gösterirken, annem bile mutsuzluğuma inanmamakta. Kimse beni gözlerimden tanıyamamakta. Bir galeride ünlü tablolar arasında sıkışıp kalmış resim gibiyim aynı zamanda. Kimsenin gözü bende değil. Hayatım amatörce çizilmiş bir resim gibi. |
|
2484
|
|
|
|
Bütün inanç sistemlerinde anne babaya saygı ve sevgi esastır.Fakat İslâmiyet’in bu vefakâr ve cefakâr ikiliye verdiği önem öteki inanç sistemlerinin çok üstündedir. “Cennet anaların ayakları altındadır” hadis-i şerifi bunu açıkça göste |
|
2485
|
|
|
|
Eski yazımdır bu. Cezalandırmadan bahseder. Uygulamışlığımda vardır ha...YAAA |
|
2486
|
|
|
|
Başımızın üstünden haz bulutları geçer, çay bardağını tutan ellerimize gülün yanağındaki çiy damlasının katreleri buse kondurur. Efsane bir peri ile hemdem olmanın ayrıcalığını ve mutluluğunu yaşarız. Bu kareleri kâğıt ve kalem ile paylaşmaksa çay gibi alışkanlığımız oldu. Onlar da bu uğraşımıza katkı sunmaktan şikayetçi değiller sanırım… |
|
2487
|
|
|
|
Kalemim canlanır ansızın, yazmaya başlar kendiliğinden... Bazen kendimi kalemimin oyuncağı gibi hissediyorum... |
|
2488
|
|
|
|
Korkun şimdi! Yaşayamadıklarınızın sorumluluğu sizin omuzlarınızda kalacak… Sorulacak tek hesap kendinize olacak… Zehriniz sadece kendi içinizde akacak…
|
|
2489
|
|
|
|
Buğulu besteler çalınırken kır kahvelerinde her sabah, güneş ayrı bir şevk ve heyecanla doğar çayın üstüne… Çayın billur bakışlarına güneşin sarışın huzmeleri karışır. Hazan mevsiminde gül bahçesinin gül nihali düşer hatıra. “Benzemez kimse sana tavrına hayran olayım./ Bakışından süzülen işvene kurban olayım.” Şarkısını hafif hafif terennüm edersiniz.
|
|
2490
|
|
|
|
Sahi başlık bir masal giriş cümlesiydi değil mi? Binlerce yıldır, milyonlarca kez tekrarlanan ve her defasında ilgiyle ,zevkle dinlenilen masalların girizgâhı.
|
|
2491
|
|
|
|
Allah kolayın en kolayını bize nimet olarak vermiştir; samimi olmayı. Ve gerçek anlamda samimi inananlar kurtuluş bulacaklardır. Samimi olan insana, Allah ne yapacağını, nasıl davranması gerektiğini zaten ilham edecektir. Rabbimiz sonsuz rahmetiyle imkanları insanların önüne getirmektedir.
|
|
2492
|
|
|
|
Ya yıllardır giydiğiniz ayakkabı sizi ayağınızdan vursaydı! Siz ne yapardınız ? Belki sırası bizdedir oyun bozanlığın? Filmlerin replikleri değişmese bile çekimden sonra, alt yazı filme çok şey katabilir izlerken. |
|
2493
|
|
|
|
Çaresizlik bir yılanın ağzındaki kurbağaya benzer. Nefes alsan da bedenin yavaş yavaş yutulmaktadır. Kaçamazsın kaderin yılan dişli ağzından. Hayat bir kez sana diş geçirmiştir ya da canlı canlı yutmaya çalışmaktadır. Kurtuluş nerededir bu yılan yuvası dünyada?
Kalbin göğüs kafesinin içinde bir saatli bomba gibi çalışmaktadır. Bir intihar bombacısı gibi dolaşmaktasın güzel yüzlü insanlar arasında. Bir tatlı dil bulamazsın insanım diyenler arasında. Neden bu kadar yalnızsın yılan yuvası dünyada? |
|
2494
|
|
|
|
Anlaması güç olsa da zeka, bir yüktür bünyeye... |
|
2495
|
|
|
|
Basitlikten kastım “ucuz” olmak değil… Yalın olmak…
Basitlik, maalesef, hiçlik toplumumuzda…
Oysa…
Basit olmayı becerebilmek başlı başına bir mesele, her ne kadar önemsenmiyorsa bile… Hatta, hafifsenme nedeniniz olsa bile.
|
|
2496
|
|
|
|
Görüldüğü gibi dünya üzerindeki tüm güzellikler zamanın yıpratıcı özelliği ile bir gün yok olur. Yeryüzünde zamanın yıpratamadığı hiçbir güzellik yoktur. Yüce Allah dileseydi sonsuz gücüyle sonsuza dek sürecek güzelliklerle dünyanın her yanını kuşatırdı. Ancak, imtihan gereği, kullarının Kendisi’ni tanımaları, gücünü anlamaları ve cennet özlemi duymaları için eksiklik ve acizlikleri de yaratmıştır. Gerçekte insanın güzelliği arzu etmesi bir ‘kusursuzluk’ arayışıdır... |
|
2497
|
|
|
|
“Ben” egosundan uzakta; sevgiler paylaşıldıkça artacak, üzüntüler paylaşıldıkça azalacaktır. |
|
2498
|
|
|
|
Naz iner bulutlardan gülün yanaklarına.
Leyla'nın bakışları kara çaya remz olur.
Çayın adı yazılır hayalin taklarına.
Katre katre süzülen nazı dudaklar solur.
İ.K |
|
2499
|
|
|
|
Çocukluğumdan kalma güzel bir anıdır; radyoda dinlediğim “Arkası Yarın” lar... Bakalım aynı tadı buralarda da yakalayabilecek miyim? (daha once “Masalı” dinlemiş olanlar susun lütfen. Aksi takdirde çok sinirlenebilirim ki sinirli h |
|
2500
|
|
|
|
Öyle ki yazdığımız mektupların zarfının üstüne yazacak bir adres bile yok. Mazruf ateşten bir kıvılcım üfleseler cayır cayır tutuşacak. Kâğıt ve kalemle olan dostluğumuz da olmasa tığ teber kalacağız orta yerde.
|
|