..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir klasik herkesin okumuş olmayı istediği ancak kimsenin okumayı istemediği eserdir. -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > M.NİHAT MALKOÇ




15 Temmuz 2024
15 Temmuz Gecesi Tankların Önünde Yatan Yiğitler Vardı  
M.NİHAT MALKOÇ
O gece ervah sanki büyük bir vatan ve vazife aşkıyla doğruldu kutlu kabirlerinden. Ulubatlı Hasan büyük bir heybetle ve satvetle bayrağı bir kere daha dikti İstanbul surlarına. Minarelerden yankılanan ezanlar ve selalar bir milleti derin uykusundan uyandırdı; bir mıknatıs misali meydanlara çekti. Vicdanları uyananlar, meydanları kendilerine mescit edindiler. O meydanlar ki coşkulu kalabalıklarıyla mahşeri andırıyordu. Burada toplananların her biri Hamza'ydı, Bilal'di, Ebubekir'di, Ömer'di, Osman'dı, Haydar-ı Kerrâr Aliyyü'l Murteza'ydı; hak ve hakikat davasını kahramanca sırtlayan Muhammed(sav) ümmetiydi.


:AIJ:
                                             M. NİHAT MALKOÇ

     O gece ervah sanki büyük bir vatan ve vazife aşkıyla doğruldu kutlu kabirlerinden. Ulubatlı Hasan büyük bir heybetle ve satvetle bayrağı bir kere daha dikti İstanbul surlarına. Minarelerden yankılanan ezanlar ve selalar bir milleti derin uykusundan uyandırdı; bir mıknatıs misali meydanlara çekti. Vicdanları uyananlar, meydanları kendilerine mescit edindiler. O meydanlar ki coşkulu kalabalıklarıyla mahşeri andırıyordu. Burada toplananların her biri Hamza'ydı, Bilal'di, Ebubekir'di, Ömer'di, Osman'dı, Haydar-ı Kerrâr Aliyyü'l Murteza'ydı; hak ve hakikat davasını kahramanca sırtlayan Muhammed(sav) ümmetiydi.
     O gece zaman utancından yerin dibine geçti. Akrep, gecenin ayazında yelkovana zehrini zerk etti. Zaman mekânı tutuşturdu o ateşin kıvılcımlarıyla. Zira tarihlerin yazdığı en büyük ihanetti 15 Temmuz. Uçaklardan bombaların yağdırıldığı, milletin üzerine tankların sürüldüğü o gecede halkımız küstah palikaryanın önünde diz çökmedi. Tanklara ve toplara karşı iman silahıyla karşılık verdi. Tutsak yaşamaktansa ölümü tercih etti kahramanlar. Ruhlarına kelepçe vurmaya çalışanlara müsaade etmediler; dik, diri ve iri durdular.
      O gece ateşle barut kucak kucağaydı sanki. Zıtların gecesiydi. Bir yanda fitne ateşine odun taşıyanlar, öbür yanda da fitne ateşini söndürmek için, çağın Nemrut'unun ateşine karıncalar misali su taşıyan mefkureci sakalar vardı. Nefretini bileyenler vardı bu çağın Yusuflarını derin kuyulara atmak için. Öbür yanda kuyudaki Yusuflara el uzatarak onları kuyudan çıkaran hakperestler... O gece Habil'in kanını dökmek için sudan sebepler arayan Kabiller çıkıp gelmişti tarihin derinliklerinden. Onlar belli ki bu necip milletin Çanakkale'de yedi düvele karşı kanıyla destan yazan kahramanların torunları olduğumuzu unutmuşlardı.
     O gece tankların önüne korkusuzca yatan yiğitler vardı. Onlar ki ellerindeki bayrak misali bayraklaşmışlardı meydanlarda. O gece vatan elden gitmesin diye yüreklerini ortaya koyanlar vardı. Yine o ateşin vakitte lime lime dökülen geceyi onaranlar vardı. Onların dudaklarından dökülen şu mısralar vardı: "Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır/Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır/Aşk cellâdından ne çıkar madem ki yâr vardır/Yoktan da vardan da ötede bir 'Var' vardır/Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır/O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır/Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır/Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır/Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır/Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır/Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır"
     O gece Ankara'da koca bir ordunun yapacağını tek başına yapan, darbenin seyrini değiştiren bu çağın Ulubatlısı, mangal yürekli Ömer Halisdemir vardı. O ki bir milletin hazana ve hüzne evrilen kaderini attığı ilk kurşunla bahara ve neşeye çevirmişti. Zekâi Paşa'sından aldığı emri tereddütsüz yerine getirmişti. Darbeci general Semih Terzi'yi oracıkta yere sermişti. Canını hiçe sayarak milli iradeye siper olmuştu korkusuzca. Otuz kurşun yemişti sinesinden. Mübarek kanı toprağa sızarken ezan ve sela sesleri teskin etmişti ruhunu.
     O gece nice kahramanlar tarih yazmıştı bir daha. Kimi Antepli Şahin, kimi Şehit Kâmil, kimi Karayılan, kimi İpsiz Recep, kimi Yörük Ali Efe, kimi Sütçü İmam, kimi Nene Hatun, kimi Kara Fatma, kimi Halime Çavuş, kimi Nezahat Onbaşı, kimi Halide Onbaşı, kimi Şerife Bacı, kimi Gördesli Makbule, kimi Tophaneli Hakkı Bey, kimi Bigalı Mehmet Çavuş, kimi Seyit Onbaşı, kimi Ulubatlı Hasan oldu o gece. Gözleri vatandan başka hiçbir şey görmedi. Vakit kutlu bir direnişin eşiğindeyken o kadar devleştiler ki tarihin sinesinden taştılar. O kadar büyüdüler ki boyları dağları aştı. Meydanların sancısı kutlu doğumla taçlandı.
     O gece hiç tereddüt etmeden özgürlüğün bedeli olan ölüme koştu birbirinden yiğit insanlar. "Ama, fakat, lâkin..." i kaldırdılar gönül lügatlerinden. Onlar ki korkuyu def ettiler yüreklerinden. Millî marşı "Korkma..." diye başlayan bir millete korku yaraşmazdı zaten.
     Bize aydınlık günler ve özgür bir ülke bahşeden, bu uğurda canlarını seve seve feda eden 15 Temmuz şehitlerini rahmetle ve şükranla anıyorum. Ruhları şâd, mekânları cennet olsun.
     



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölümünün 16. Yılında Türkülerin Efendisi Erkan Ocaklı
Futbolun Efendisi: Fatih Tekke
Şehadetinin 29. Yılında Batı Trakya Türklerinin Yolbaşçısı: Dr. Sadık Ahmet ve Davası
Köprübaşı Lisesi'nin Eğitim Çınarı: Recep Aydın
İçimde Ne Varsa Yazı Döktüm
30 Ağustos Zafer Bayramı
Ben de Yaşadım
Kirli Hava Kader Değil
Baharın Müjdecisi: "Nevruz Bayramı"
Bir Güzel İnsan: Muhsin Yazıcıoğlu

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Vali Recep Yazıcıoğlu ve "Köprü"nün Hikâyesi
Çağ Kapayıp Çağ Açan Bir Fethin Hatırası: Ayasofya
Vahşet Çağının Vicdanı: Aliya İzzetbegoviç
Şair Nurettin Özdemir'le Trabzon Lisesinde Bir Gün...
Anadolu Âşığı Bir Gönül Adamı: Sabahattin Eyüboğlu
102. Sene - İ Devriyesinde 30 Ağustos Zafer Bayramı
Türkçenin Berrak Sularında…
dünden Bugüne Malazgirt Zaferi ve Edebiyatımızdaki Yeri
beklenen Nesil
Sizin Çocuğunuzun da Bir Pulsuz Dilekçesi Vardır

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1) [Şiir]
Menzilin Mübarek Olsun [Şiir]
Alev Denizlerinde Mum Kadar Çaresizim… [Şiir]
Zihnimiz İşgal Altında [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]
Sizin Kafanız İyi Mi? [Şiir]
Sen Kurtuldun, Bizler Öldük [Şiir]
Aslan Aksoy Abimiz [Şiir]
Filistin İçin Ne Yaptın? [Şiir]
Berceste Mısralar - 303 [Şiir]


M.NİHAT MALKOÇ kimdir?

NİHAT MALKOÇ’UN BİYOGRAFİSİ Beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak 1970 senesinin 1 Haziran’ında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Gündoğan Köyü’nde hayata “Merhaba” dedi. İlkokulu komşu köy olan Güneşli Köyü’nde okudu. Orta ve lise öğrenimini Köprübaşı Lisesi’nde tamamladı. En büyük emeli iyi bir hukukçu olmaktı. Lise son sınıfta girdiği üniversite imtihanında KTÜ/Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Dersaneye gitme imkânı ve zaman kaybına tahammülü olmadığı için kazandığı fakülteyle yetindi. 1992 yılında okulu bitirdi. İlk göz ağrısı olarak nitelediği Gümüşhane’de beş yıla yakın öğretmenlik yaptı. Her geçen gün öğretmenliği daha çok sevdi. Artık öğretmenliği bir tutku olarak görüyor. Vatan borcunu İstanbul’da Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Yedek Subay Öğretmen olarak onurla yerine getirdi. Bu peygamber ocağında yüzlerce yabancı subaya güzel Türkçe’mizi öğretti. Ankara’da girdiği sınavı kazanarak Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’ne Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak atandı. Burada iki yıl görev yaptı. Daha sonra girdiği yazılı ve sözlü imtihanı kazanarak Türkî Cumhuriyetlerden Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a,üç yıl görev yapmak üzere, öğretmen olarak gönderildi. Burada Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde ve İlâhiyat Lisesi’nde Türk Dili öğretmeni olarak çalıştı. Yine Aşkabat’ta Türkçe Öğretim Merkezi’nde(TÖMER) bir yıl boyunca değişik milletlerden kişilere Türkçe’yi sevdirerek öğretti. Şu anda Akçaabat’a bağlı Derecik İlköğretim Okulu’nda görev yapmaktadır. Bugüne kadar,en büyüğünden en küçüğüne kadar onlarca dergi ve gazetede fikrî,edebî,felsefî ve kültürel konularda yüzlerce yazı ve şiir yazdı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı,Türk Dili,Bizim Çocuk,Çınar,Bizim Azerbaycan,Anadolunun Sesi,Üniversitelinin Sesi,Türkiye,Bizim Okul,Şenliğin Sesi,İnsanlığa Çağrı,Yeni Sesleniş,Gençliğin Sesi gibi dergilerde;Türksesi,Demokrat Gümüşhane,Kuşakkaya,Ortadoğu,Yeni Mesaj,Hergün,Candaş,Edebiyat,Bolu Üçtepe,Akçaabat Yeni Haber,Karadeniz Olay,Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme,makale,fıkra ve şiirler yazmaktadır. “Bizim Okul” isimli kültür,sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldı. Sevgi,Dostluk ve Kardeşlik konulu şiir yarışmasında birincilik,Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği Çevre ile ilgili yarışmada birincilik,yine aynı belediyenin düzenlediği “İki binli Yıllara Doğru Trabzon” konulu makale yarışmasında mansiyon,Akçaabat Belediyesi’nin değişik zamanlarda organize ettiği şiir yarışmalarında birincilik,ikincilik,üçüncülük ödülleri kazandı. Karadeniz Yazarlar Birliği kurucularındandır. Halen bu birliğin üyesidir. Bunların yanında elinin altındaki öğrencilere rehberlik ederek ve bizzat örnek olarak,onların da pek çok kültürel yarışmada ödüller almasına zemin hazırlamıştır. İkisi kız,biri erkek olmak üzere üç çocuk babasıdır.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Yahya Kemal Beyatlı


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.