• İzEdebiyat > Deneme > Yaşam |
1401
|
|
|
|
eskişehirde bir bakadır karın yağması |
|
1402
|
|
|
|
Bu yılki Öğretmenler Günü benim için farklıydı. 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle her ilden bir öğretmen, “81 ilden 81 Öğretmen” bulunduğu şehri temsil etmek üzere Ankara’ya çağrıldı. Trabzon’u temsilen ben Ankara’ya gönderildim. 24 Kasım günü öğleden sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bizi Çankaya Köşkü’nde kabul edecekti. 864 rakımlı Çankaya’ya otobüslerle hareket ettik. Ömrümde ilk defa köşkte ağırlanacak kişiler arasında yer alıyordum. Bunun tatlı heyecanı vardı içimde. Bizimle beraber köşke çıkanlar arasında Millî Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve bakanlığın üst düzey bürokratları da vardı.
|
|
1403
|
|
|
|
.......ama tüy öyle hafiftir ki, insana zor gelmeyecek kadar kolay tutulur elde, ama yakalanmayacak kadar da çabuk yükselir gökyüzünde… |
|
1404
|
|
|
|
Bir yıl bitip, başka bir yıla merhaba dediğimiz bu günlerde dileklerim sizler için :) |
|
1405
|
|
|
|
- Yine gece… uykumda konuşuyorum seninle…
|
|
1406
|
|
|
|
...Şimdi siz diyeceksiniz ki “bunları duyduğumuzda uyumaz,oynarız!..”Doğrudur!.. |
|
1407
|
|
|
|
O’nun için akan her bir damla göz yaşım yol olup aksa da O’na götürse keşke beni.. |
|
1408
|
|
|
|
Kadınlar kitap gibi dir, öyle sade sonunu okuyarak bütün kitabı anlayamasssın... |
|
1409
|
|
|
|
Bu düşüncemi sizlere yunan mitolojisinden alıntı bir efsanesiyle açıklamak istiyorum wikipediadan edindiğim bilgiler doğrultusunda hikayenin kafamdaki eksik kısımlarını tamamladım. |
|
1410
|
|
|
|
Maddi açıdan zorlandığımız zamanlarda, dostlarımızın ortadan kaybolduğunu, ya hiç kalmadığını, ya da bir iki kişi ile sınırlı kaldığını hepimiz biliyoruz zaten. Gerçek bir dosta sahipseniz eğer, dünyanın en şanslı insanlarından birisiniz demektir. Paranız varsa, dostlarımız da yanımızdadır, bu nedenle birinci planda maddi açıdan güçlü limanlarımız (birikimimiz) olmalı demek zorundayım. Dostlarımız da olsun, ama bu limanda güvenli olabileceğiniz şüphelidir. Tercih sizin, ya son derece güvenli liman, ya da şüpheli, tehlikeli bir liman.
|
|
1411
|
|
|
|
İyi insan, guzel Dost Bora’ya |
|
1412
|
|
|
|
anne şefkatini mi özledim,, baba güvenini veya canan omzunu... kaos ortamından kurtarmaya çalışıyorum hayatı.. ve biliyorum ne kadar çırpınırsam o kadar batacak yürek en derinlere.. |
|
1413
|
|
|
|
..O bataklığa bir kez girdin mi değerlerin ve anlamların ne kadar anlamsız kalabildiğini… |
|
1414
|
|
|
|
Aynı Türkiye’deki gibi bir yere indik. Burası İtalya dediler... |
|
1415
|
|
|
|
İma ettiğimiz konu, karşımızdaki kişi tarafından her türlü yönden algılanabilir. Bizim söylemek istediğimizin dozu, karşı taraf için ucu açıktır.İma edilen konu her seviyede değerlendirebilir . Dolayısı ile, aslında, ima etme yolu ile karşımızdaki kişiye daha çok zarar veriyoruzdur. |
|
1416
|
|
|
|
Bir Nihevent aşkı yaşamanın farkındalığına gecikmişlik |
|
1417
|
|
|
|
An!..Ben doğar doğmaz suya bırakılan bir ‘an’ım. Binlerce metre yüksekte bir kaynaktan, göllere ve denizlere varırım. Bir molekül olup, hemcinslerimle o bütünü oluştururum.
|
|
1418
|
|
|
|
- Gitmiştin ! ve nasıl şuursuzdum... |
|
1419
|
|
|
|
Rivayete göre Afrika bölgelerinde Derisi pahalı ve bir o kadar kalın olan bu ayıları topla-tüfekle avlamak, derisini zedelemeye sebebiyet verdiği için zalim avcılar bir miktar kan sürdükleri baltayı keskin tarafı yukarı gelecek şekilde kara gömerlermiş.
Dili kesilip kan kaybeden ayılar farkına varmaksızın kendi kanını emmeye başlarmış. Kendi kanını yalayan ayılar bir süre sonra kansız kalarak düşüp bayılırmış…
sigara içiciler bu ayılardan daha zavallıdır…
Çünkü kendi kanını emen ayı, bu tuzağa düştüğünün farkından değildir ama içici ne yaptığının farkındandır…
|
|
1420
|
|
|
|
Kendimi bazen bir sonsuza, bilinmeze giden tünelde yolculuk eder gibi hissederken kimi zaman ucunu, bucağını göremediğim envai çeşit çiçeklerin ve doğanın her tür güzelliğinin olduğu bir açık alanda hissediyorum.
|
|