• İzEdebiyat > Öykü > Aşk ve Romantizm |
561
|
|
|
|
evlilik üzerine altın sözler |
|
562
|
|
|
|
Bütün eskiler sofrada yerini almış. Ortaya da beşbuçukyıllık bir yiyecek konmuş. Eller çenede bakıyoruz "önce kim yiyecek" diye. Bir an için fısıldıyorum kendi kendime;
|
|
563
|
|
|
|
insan bazı şeyleri öncen hissediyor sanki. yoksa bu şarkı mutlu günlerimdeyken de canımı böylesine yakamazdı… |
|
564
|
|
|
|
İlişkinin canım cicim bölümü bir kaşık suda koparılan fırtınalarla soğumaya başladı. Esas oğlan kızı artık eskisi kadar şirin ve çekici bulmuyordu. |
|
565
|
|
|
|
Sancıttığın tüm beyinler şimdi nasıl enginlerdelerse , sen bir o kadar eski dipsiz kuyusun.
Ve gölgeler yine uçurumun kenarında ya da o kuyuda...sessizliğinin çürüteceği birşey kaldı mı?
Sen ki uçurumlara imrenen ve şimşeklerle övünen ; şimdi nasıl bataklığı yüceltebilirsin.
|
|
566
|
|
567
|
|
568
|
|
|
|
Yagmur yagıyordu. Hüzün, sevincimin gölgesi oluyordu. Otobüs camına düsen, yorgun damlalar,karanlık ev suretleri ciziyordu, bakıslarıma. |
|
569
|
|
|
|
Perdeler davetsiz bir yelle salındı, dışardan hanımelleri geldi ve Semiha'nın gözlerini bahar şefkâtiyle usulca sildi. |
|
570
|
|
|
|
Küçüğüm çocuğum bir çoğuna göre
tarfi olmayan ve anlatıldıkça anlam kazanan bir sevdaya merhaba diyormuşum meğer....
|
|
571
|
|
|
|
Hayaletin denize düştüğü yere hızla koşarken, bir taraftan üzerindeki giysileri çıkarıp atıyordu. Denizin serin sularına atladı. Hızla yüzerek sularda çırpınan hayalete ulaştı. Bu bir hayalet değil bir genç kadındı. Sol koluyla sıkıca kavradı kadını. |
|
572
|
|
|
|
Değmeyen insanlara, hakettiğinden fazla değer verdikç |
|
573
|
|
|
|
Biz üç kişiydik.. Sen, ben ve sevgilin. |
|
574
|
|
|
|
“Bazen,” dedi içinden “Bazen en iyisidir aşkla pişmek. Ruhun bilinmeyen dehlizlerine ancak onunla varır, onunla aydınlanırsın. Bu gönlüne düşen ilk cemredir. Bilmezsin ki ışığına biraz daha yaklaştın. Oysa sen hala Arafta sanırsın kendini.” |
|
575
|
|
|
|
Demek sevişmek istiyorsun.Sadece sevişmek. |
|
576
|
|
|
|
HAYAT ERKEKLİK YAPAMAYACAK KADAR KAHPEDİR |
|
577
|
|
|
|
isyan benzeyiş haykırış yüreksizlik... |
|
578
|
|
|
|
Ayrılalı uzun zaman oldu. Seni Kaybettiğimi daha yeni farkedebildim.Biraz.............................................. |
|
579
|
|
|
|
İçindeki umut, gözlerindeki ışık, yüzündeki bitmek bilmeyen gülümseme... Kendini hiç böyle görmemişti. Aslında tek o değildi onu daha önce böyle görmeyen; ne yağmura hasret çöl toprakları ne biryerlerde gizli babilin hazineleri nede güneş onu böylesine mutlu, umut dolu, gözbebekleri gülerken görmemişti. O geldiğinden beri bu çorak, sıcak memlekete çok uzaklardan , bulutları ayaklarının altına almış uçuyordu gök yüzü semalarında |
|
580
|
|
|
|
Yalnız Bir adamın,geride bıraktıgı o heycan dolu ve kalp sancılı aşkları anlatır. |
|