• İzEdebiyat > Öykü > Aşk ve Romantizm |
361
|
|
|
|
Amazonlar ağzının tadını bilmeyi, damaklarını ve midelerini sevmeyi öğretirlerdi tüm insanlığa. Soyluluğun geçmişinizden değil gittiğiniz yoldan geliyor mesajını vererek tüm kadınları geleceğin ekicileri olarak görürlerdi. Babalarınızın çocukları olmak yerine sizin yaratacağınız güçlü dünyanın çocukları olun diyen kadınlar yetiştirmekti amaçları. |
|
362
|
|
|
|
Dalgaların çarptığı yüreğini toparlıyordu kadın o sonsuz kumsalda… Hüzzam şarkıların nağmesiyle, dilinden dökülen sevda sözleri bağrında yankılanıyordu mehtabın. Gri kayalıklardan kopan rüzgar, kollarını kadının ince beline doladı. Hazanın hüznünü taktı boynuna mercan bir kolye gibi, gözlerini okşadı bakışlarıyla. Gülümsedi arzular, lakin uzaktı ufuklar. Sararıp solsa da hazanı, gül teniyle neşeler saçardı etrafa… Gizli bir hevesle çağlardı güzel kadın. Her gün doğumu “gönül aydın” derdi yüreğindeki sevdaya. |
|
363
|
|
|
|
Bir günde zamanında eve gidebilsem harika olurdu. Şehrin koşuşturması ,kovuşturması , gazı , feryatları , el kaldıran preslenmiş yüzler adeta kulaklarımda çınlıyor . Suphi Erek lisesinin yolu da tozdan geçilmezdi vakti zamanında. Saçlarımızı beyaza boyamışçasına okula nasıl geldiğimi öyle iyi hatırlıyorum ki .Usumdan yiten geceler ve bütün çaresizlikler tek ağızlık bir gülüşle öylece nihayetleniyordu sanki . Ama aslında yaptığım şuydu : haksızlığa , açlığa , yokluğa , sabırla dayanma gücü ve o küçük ongunluklarımın başlangıcıyla birlikte bir kıvılcım görebilmekti tüm arzum. Dörtnala koşup oynadığım futbol zamanları kadar belki güzel her şey, ama yokluk düşü kurduğum mehtaplı geceler pek içten yanmalı geldi hariciye. Kişilikten el çektirmeler , yoksul hayatın “yoksunluğunu” ayrımsamadan belleğe kazımak, nede beter işmiş.
|
|
364
|
|
|
|
Nostaljik bir kır kahvesinde buluşurduk,sürekli. |
|
365
|
|
|
|
Sen onu sevmedin.Onu kullandın |
|
366
|
|
|
|
Ayaklarımın yerden kesilmesinin hemen ardından, birden taş zemine basmam arasında sıkışıp kaldığımda, yatağında başka biriyle bana şaşkın ve telaşlı gözlerle bakıyordu. |
|
367
|
|
|
|
Cevapsız kalıyor tüm aramalarım. Beni geçmişine gömüp gittin. Son nefesini verirken gözlerinin önünden geçecek film şeridinden bir kare olmama bile şans vermez belki bilinçaltın. Çirkin görünüşlü fotoğraf albümlerinde sararacak suratım. |
|
368
|
|
|
|
aşk acı çekmekmiş meğerse... |
|
369
|
|
|
|
Yedinci ayın sıradan bir günü. Öğleden kurtulmuş, akşamı yakalayamamış bir saat... |
|
370
|
|
371
|
|
|
|
Aşkların, dostlukların, parçalanışların, kaybedişlerin en çok yaşandığı yer ömrün ortası. Hayatın belki de en önemli parçası olan aşklar da çoğunlukla bu dönemde yaşanır. Tıpkı İris’in yaşadığı gibi…
|
|
372
|
|
|
|
günler günlerden daha kısa.
kısık sesinde.. |
|
373
|
|
|
|
Akşam eve döndüğümde başının izinin kaldığı, kokunun sindiği yastığa tüm özlemimle sarıldım. Ardından gözyaşlarımın eşliğinde, geride bıraktığın tüm eşyaları bir odaya topladım ve o odaya senin adını verdim. |
|
374
|
|
|
|
Tek başına… Yalnızca… Usulca… Sessizce… Yalınca… Son umuduyla… Tükenmişliğiyle… Umutsuzca… Yorgunca… Bitik ve de yitik… Kayıp… |
|
375
|
|
|
|
...Siz hiç bu kadar sevdiniz mi? Siz hiç, onsuzluğu hak etmediğinize inanırken, onsuzluğa mahkum kalıp yine de onunla olabildiniz mi taa içinizde?...Gidersem, biterdim!... |
|
376
|
|
|
|
Bulunduğu şehir onu boğar oldu.
Dayanamıyordu artık,nereye baksa o vardı,kalbi acıyordu , yüreğindeki yara daha da derinleşiyordu.
|
|
377
|
|
|
|
beklemeye devam edeceğiz.. |
|
378
|
|
|
|
Annesinin sesiyle bir anda irkilerek kalktı.
Yüzünde bir gülümseme ve birde hüzün vardı.Gördüğü rüya karşısında umutlanmıştı ama biliyordu ki bu bir rüyaydı.Hisleri ve duyguları mantığını eziyordu birşey düşünemiyordu. |
|
379
|
|
|
|
Belki çıstak çıstak kutlamazlardı yılbaşını ama sessiz ve keyifli bir ortam hiç de fena bir fikir değildi. Şarapevi'nden yer ayırttı ikisi için ve ev arkadaşı İpek'le ayarladıkları saatte buluştular. Herşey umdukları gibiydi ya da artık bir şeyler ummayı |
|
380
|
|
|
|
Aşkta güçlü güçsüz yoktur. Aşk kendisi zaten büyük bir güçtür ve peşinde sürükler. Aşık olmadan bunu anlayamazsın. Bu nedenle aşıkların yaptıkları sana hep saçma gelir. |
|