• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
481
|
|
|
|
Kulluk düzeni, kolektifi varlığın şanslı seçilmiş, soylu kişilere aktarılmasıydı. Başka şey beklenemezdi. Zaten kolektif kapasiteyi yitirdikten sonra hayal olan bunca olup bitenler karşısında hala rızkı beklemekti.
|
|
482
|
|
|
|
Kısacası konjonktür sel dünyanın geldiği bu aşamada Mohaç Savaşına çıkıyor gibi çıkamazdınız. Güncel şartlar çok değişmişti. Mohaç Savaşına gider gibi işgale yeltenenlerin işgalci tutumu karşısında kadronun hakimiyeti milliye gibi çok akılcı kotarılmış bir düstur olmadan süreç başarılamazdı.
|
|
483
|
|
|
|
Bir gelişme kendisinden sonraki süreçlerden habersizdir. Üreten ilahi dönem, önceden öngörülemeyen akıl almaz süreçlerin başlangıcı olmuştu. Örneğin ilahi dönem en az iki totem kültürün birleşme sentezinden oluşan uygarlığı başlatan süreçti. İnsan oluşun ön kabulüydü.
|
|
484
|
|
|
|
Mantığını oluşma yazı dizisine çok kısa bir önsöz yazsam, ne yazardım?
Camları siyah bir gözlük taktığınızda çevrenizi yeşil, kırmızı, sarı, mavi vs. görme olasılığı hemen hemen yoktur. Hemen hemen diyorum, çünkü parçalı durumlarla olan evren salt içermez. Evren üst üste durumlarla da parçalıydı. Parçalı olanın bütünlüğü, bütün olanın parçalı olmasıydı. |
|
485
|
|
|
|
Kuplaj temas gerektirmeden veya bir aracıyla kopyalamaydı. Bir başka yere yansıtmaydı. Aktarmaydı. Etkilemeydi. Kendisi olmamakla. Kendi kopya yansı etkisini sürdürüp devam ettirmeydi. Tetikleme etkisi ile bir dönüşmenin olay olgularını ortaya koymaktı. |
|
486
|
|
|
|
Kişisi öz, kolektif alan içinde kolektif özün direnciyle biçim alır. İster doğal çevre, ister kolektif çevre olsun; çevrenin kişisi sağlamalara karşı bir baskı ve direnci var olmakla çevre kişiye zorluklar gösterir. Kişinin bu zorluklar karşısında sağlama yapamama endişesi kişinin stresini, kaygılarını, en çok enerji harcama kontrolsüzlüğünü oluştururlar. |
|
487
|
|
|
|
Köleci sistemle birlikte grupların emeği ve totem meslekleri yok sayılmakla mülkün sahibi vardı. Kurban ve tazimler mülkün sahibineydi. "Kim bir yoksula kurban edilen yiyecek ve etten verirse Rab El 'in rızasını alacaktı". |
|
488
|
|
|
|
Geri etkimeli kolektif alanın zorunlusu şimdi, demokratik etki içinde “ağlamayana mama verilmez” çeşidinden anlam çarpıtılmasıyla gayri ciddi isteme dönüşmüştür. Köleci sistem kolektif olanların, tepe taklak edilmişidir. Kolektif alanda ağlamanızdan ötürü değil, kolektif emeğiniz nedenle mamanız vardır. |
|
489
|
|
|
|
Sahip olunan tüm istekler birbirlerinin koşullarını oluşturur ve diğerlerinin sınırlarını belirler. Bu yukardan aşağı doğru şeklinde gelişir. Sonsuzluk isteği uzun vadeli isteklerin sınırlarını belirlerken, uzun vadeli isteklerde orta vadeli isteklerin sınırlarını belirler ve anlık isteklere kadar gider. |
|
490
|
|
|
|
Zihinsel yatkınlıklar oluştuktan sonra aralarında ahit olacak anlaşma koşullarını tadat edecek iman akdini, önce sözle; sonra da kutsal metinlere dökülenin yazılı şartname işi geriye kalan konu olacaktı. Ahdi anlayışı, bu tür zihinsel alışmalı yatkınlıkların fikri oluşumunu tamamlayacak olan fiili durumlardı. |
|
491
|
|
|
|
Özne içte zorunlu, kendisi olan bir inşa olmakla; dıştan da kendisinden ve bilincinden bağımsız olmasıyla; tarihsel, zorunlu bir manadı inşaydı |
|
492
|
|
|
|
Kişi savunma görevi dışında diğer 5 parça eylemli işinden karşı taraf kişilerle bağışıkla olacağından; bu kes bir kişi için bir eylemin gerçekleşmesi olan 2 saatlik birim sürede; ikinci kişimizle, ikinci kişimize ait olan savunma zamanlı sağlama 2+2 =4 saatlik gerçekleşmeyle kolektif zaman ön görülür. |
|
493
|
|
|
|
Her parçanın bütünsel bağıntısı, konumu, açı sal momentumu ile vs. benzerlikler ve benzeşmezlikler davranışı fiziği içerirler. Bu tepkimeler giderek kimyasal tepkimelerdir.
|
|
494
|
|
|
|
Köleci sistem içindeki ilk El tasarımcıları da kolektif miras yoluyla "ilah imgesi olan bu ilah bilincini" edinmişler ve biliyorlardı. Totemin ortaklaştıran tabusu, İlahın ortaklaştıran kolektif iradesi; kolektif gelişmişliğin bu düzeyi içinde kişi tamahına evirilmekle El 'in mülk sahibi olmasıyla belirtilecekti. |
|
495
|
|
|
|
Oysa kâr hırsıyla boğaz tokluğuna çalıştırdıkları ezilen sınıfın içine düştüğü kıskaç karşısında lümpenler hiçbir içeriği olmayan cılız bir sesle; "anlının teri kurumadan çalışanın ücretini verin" diyordu! Köleci müktesebatta ezilenlere olan ilgisi bu kadardı! "Alınlarının teri kurumadan ücretlerini vermekti! |
|
496
|
|
|
|
"Yün eğirip ip dokumak" işi köleci sürece vahiy edilmemişti. "Yün eğirip ip dokumak" kadim köleci kültürün bilici, bulucusu olduğu bir üretim süreci olmayıp; "Yün eğirip ip dokumak" işi kolektif üretim biçimiydi. |
|
497
|
|
|
|
Vicdan içinde hem kolektif öznenin buluncu, hem kişisi öznenin buluncu (bilinci) vardı. Kolektif vicdanda kolektif bir değer yargısı vardı. İttifakı bir alan içindeki her bir grubun emek gücüne karşılık (sektör gücüne karşılık); diğer her bir grubun, farklı sektör el alanda farklı bir emek gücü vardır.
|
|
498
|
|
|
|
İnsanın ilk atası sayılan Primatlar 65 milyon yıl önce Afrika kıtası başta olmak üzere, Asya ve diğer alanlarda yaşayarak çoğalmışlardır. Bu türler henüz ayaklarının üzerine dikilip yürümeyi bilmiyorlardı. |
|
499
|
|
|
|
Acıkan kişi elma ağacına doğru yönelimli iken yönelim, sağlama yapacak kuvvetten ötürü alanın yönüydü. Acıkan kişi elma ağacına doğru giderken dere aşıyor; bayır tırmanıyor; kişinin önüne kurt çıkıyor veya elmanın ağaçtaki en yüksek yerde buluyor olması ile bunların tümü alan yönüne zıt kuvveti oluşurlar. Bu engeller fazladan güç harcanması olmakla, direnci büyüten; tersten karşı konması gereken kuvvettiler.
|
|
500
|
|
|
|
Hayat bencilliği size yüklerken, bencilliğin yaşanmasını size bırakmıştı. O beliriyordu, siz; onu haz ve elem duygusu oluşlarla süreci yaşamanın yollarını arıyordunuz. Kimi kez zorunlu oluşla, kimi kez keyfi oluşlarla bencilliği sürüyordunuz. Size bırakılan yaşanmalar; sizin özeliniz ve öznelliğinizin, bir yanıydı. Ve de, en temel yanıydı. |
|