..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dengeli bir rejimde yemeğin yeri çok önemli. -Fran Lebowitz
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Felsefe
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Dünya İyilik Günü
Aysel AKSÜMER
İnceleme > Dünya

Merhametin yürek dolusu doldurulduğu büyük bir istasyon olsaydı keşke. Yetkili ruh, usulca yanaşan yüreğe "Az sağa yanaş! Sana merhametin hasını doldurayım. Üstelik birinci kalite! Ömrün boyunca yol alırsın. Kimseyi de yarı yolda bırakmazsın! Hayat yolculuğun iyiliğe ve güzelliğe doğru su gibi akar! Gözün arkada kalmaz" diyebilseydi. Merhametsizliğin yuva yaptığı ruhlara belediye ekiplerince umumi bir temizlik yapılsaydı! Baca bakımı gibi m

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe
941 
 Felsefenin Doğuşu 7  (Bayram Kaya)

Devam eden yazı.
942 
 Tarihi Kulluk Sözleşmesi 10  (Bayram Kaya)

Ön ittifaklı kolektif yapıyı, kişi sahipli sürece çevirmek isteyenler; ağızlarıyla açık açık anonim olanın övgüsünü söylüyordular. Ama bu kişiler içlerinde de sahipliği hep kendi üzerlerine olmanın niyetlerle sahipliği hep kendi kendisine sahiplik olukla anıyordular.
943 
 Köleci Sentez (Tevhit) 2  (Bayram Kaya)

Köleci ittifak öncesindeki; ön ittifaklı ve totem dönemli insanların totem ve ilahlar üzerinde tek, çift olma; ya da birinin verdiği kararı, diğer birinin beğenmez olması gibi böylesi bir kaygıları hiç olmadı.
944 
 Alan Etkisi ve Totemi Oluş 2  (Bayram Kaya)

Nasıl totem gruplar kendi içlerinde güçsüz yetişkin kişilerinin bakım, gözetim türü işini de bu amaçlılık içinde kolektif olan totemi mana gücü üzerine aldıysa; totem gruplar bu yetkiyle doğanların da bakım, gözetim gibi üslenmesini de kendi üzerine almıştı.
945 
 Tarihi Kulluk Sözleşmesi 11  (Bayram Kaya)

Kişi mülkü olan topraklara dikitler konacaktı. Bu dikitler o mülkü o kişiye veren El mantığının dikitiydi. Yontu konan yer El takdirli iktisaba istinaden bu tür El iktisapla El toprağını koruyuculuktu. Koruyucu tılsım denen bu tarz taş dolmenler özel mülk olan yerlere dikilecekti. Bu dikitler anonim olandan, anonim olmayan sürece geçişteki hafızaları, şimdisi ile geçmişe bağlıyordu da.
946 
 Bir Hikâyenin Tarihi Nesnel Verileri 3  (Bayram Kaya)

Put o günkü mal mülk sahiplik belgeniz olmasının, im, iz, işaret, damgası olmakla sahiplik ve koruma hakkınızı tescil eden meşruiyet ilikti. Put, mülkünüzün görünür yerlerine konmakla sahipliğiniz; irade sahibi olan hükmünüz okunsun, anlaşılsın, sahiplik ve koruyuculuk olan teslimiyetiniz bilinsin diye konuyordu.
947 
 Özneli Oluşmanın Kimi Süreçleri 3  (Bayram Kaya)

Devam eden yazı.
948 
 Alan, Alan Etkisi ve Alan Yönü 3  (Bayram Kaya)

Köleci yapı içindeki kul veya yeni mücadelesi içindeki kulluğa karşı hayır diyen insan, özde neye karşı demokrasi mücadelesi verdiğinin ve neye karşı demokrasi anlayış birliği yaptığı sınıf mücadeleli bir bilinci oluşmadıkça; herkesin kendi dini, herkesin kendi demokrasisi vardı!
949 
 Bilimsel Olanla Bilimsel Düşünce  (Bayram Kaya)

Bilimsel olanı söyleyen biri bilimsel düşünce sahibi olmayabilmektedir.
950 
 Eşitsiz El'in Adil Olması 1  (Bayram Kaya)

Böylece El adaleti ortaklaşma denkliği içindeki eşitliği bozmuştu. Bozulan eşitsizliğin de sürdürücüsü olmuştu. Yani adalet kolektif eşitliği bozan ve sürdüren olmakla özel mülke temel meşruiyet olmuştu.
951 
 Nasıl Yaşar Nasıl Ölürüz 10  (Bayram Kaya)

Tek hücreli, ölümsüz bakteri yaşamlı düzlem içinde simbiyoz yaşam kendisine, hücre sentezine doğru giden yeni bir alan açmıştı. Bakteri yaşamlı teorik ölümsüzlük insan gibi ölümle bilgisayarlı hayatı tadıyordu. İşte kazanç buydu. Bu kazanç geleceğe ne getirir ne götürür bilenmez.
952 
 El Kavgaları 17  (Bayram Kaya)

Bu El kavgalarının kimi, El’in El’e üstünlüğü olan kavgalardı. Sentezci yapı içinde hangi El’den yana olacaklarını bilememenin; hangi El’i destekleyeceklerini bilememenin sonucu sonrasında olup biten durumlar sanıyorlardı. Böylece çoğu Tüm süreci, El kavgalarıyla açıklıyorlardı.
953 
 Ekici ve Çoban Grupların Diretisi 4  (Bayram Kaya)

Bu nedenle Abraham'a mal mülk köle verip bu tarz El olucu yasal mal mülk sahipliğiyle Awram halkların babası kılınıyordu. Dünyevi ve uhrevi yönetici oluyorlardı. Bu geçişkenlikle Ab ra Ham, Ha mu-ra-ba'nın tersten okunmasıyla uhrevi ve dünyevi yönetirlikle İsrail metinlerine geçen bir kayıttı.
954 
 Osmanlıda Kısmi Bir Etkin Hafıza 19  (Bayram Kaya)

“Kullarım” diyen Osmanlı padişahı da bir köle sahibi olan ya “seyitti”. Ya efendi ya sahibim” demekti. Egemen güç, ne zaman bir uyuşturan ortama; kitleleri biat yönünde senkronize eden bir söylemlere gerek duyduysa lümpenler (hiçbir değişilen emek değeri üretmeyen büyücüler, medyumlar, fal bakıcıları, kader kısmet çiler, hırsızlar, mafya ve çoğu din adamları) hemen orada boy vermiştiler.
955 
 Ekici ve Çoban Grupların Diretisi 5  (Bayram Kaya)

Devri sadet (sadet devri-mutluluk çağı) bitmiş; hırs, tamah, kin, gözyaşı, içinde hasedin, fesadın da sürece karıştığı toplumsal tedirginliklerle sarsılan yeniçağlar başlamıştı. İnsanın insana tahakkümü başlamıştı. Tahakküm, adaletli ve adil olmayı söyleyen süreçti. Saltanat ve devletlû olmak başlamıştı.
956 
 Tarihi Olan İlahi Adalet 9  (Bayram Kaya)

Tekrarlarsak bu oluşumlar var oluşun, akışın, kesikli sürekli durumları içinde olması ile olgu ve oluşlardaki süre durumların yasasıydı. Klorofil enerji bandı içinde mitokondri olamıyordunuz. Lityum atomu içinde alüminyum enerji bant seviyesiyle işlev durum olamıyordunuz. Atom ve moleküler de polimerler de enzimler de hücre de doku ve organlar da sosyo toplumlar da böyle zıt ve yansıma işlev entegrelerle oluşuyordu.
957 
 El Kavramı 8  (Bayram Kaya)

Kolektife ait kolektif gücün, kolektif geçmişin, kolektif mirasın da sahibi olmasındandı. Bir kere kolektif sahipliği ele geçiren kişi ya da kişiler; kolektif dolaşımlar üzerinde, çalışan kişinin kendi üretmesiyle sahipliği olması gereken kendi emek güçlerinin de dolaylı sahibiydiler. Dolaylı oluş çevrimi; kolektif olanın üzerindeki toplumsal güç ve toplumsal bağ enerjisinden ileri geliyordu. Bu çevrim yolu uzatmakla zamandan bir parça gecikme ortaya korsa da; çok çok katlanmış bir değer sağlamasını da ortaya koyar.
958 
 Kurtuluşun Felsefesi 159  (Bayram Kaya)

Kendinse mutlak diyen; mutlak irade diyen, iradesinin yanında yöresinde irade tanımayan El, şimdi meclisi dinlemeyi vaat ediyordu. Bu vaat argümanıyla El kendisinin mutlak olmadığını aşikar etmesiyle El, kendisinin mutlaklık alanını koruyan surda, gedik açtırmıştı.
959 
 Müruru Zaman 12  (Bayram Kaya)

Bu kendi mantığı içinde çaresizce tam bir sıkışmışlıktır. Tescil transferi yaptığınız sahipliğiniz ile yoksulluklara sadakayı, köle azat etmeyi vs. El’i anarak yapmanız da yanlışı doğru kılmaz. Kolektif oluşa göre sadaka, zekât verdirme iş meşruiyetsizliği, zaten El’in ecel teri döktüğü bir meşru olma mantığıdır.
960 
 El Kavramı 10  (Bayram Kaya)

El kime ve neden; kendisini tanıtmanın gereğini duyuyordu? El kolektif olanlara kendisini tanıtma gereği duyuyordu. El, kolektife ait olan; üretim güçleri ve üretim hareketi sahipliği üzerinde yaptığı katakulli ile emek gücüne kâr, ticaret adı altında sahip oluyordu. Bu sahip olma arzusuyla kendisini ortama “tanınma”, ediyordu. El kolektif sahiplik olan duruma bir illüzyon yaptı.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 
31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ölçü 4
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 3
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 2
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 1
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Hemcinsler A
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.