..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Yumuşak olma ezilirsin, sert olma kırılırsın." -Victor Hugo
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




30 Aralık 2023
Hemcinslerin Tarihi 4  
Bayram Kaya
Kişisel sahiplik, kolektif sahiplik gibi herkesin sahipliğini gözetmezdi. Bu nedenle kişisel sahiplik kendisini ihsas ederken; milli piyango biletinin "size de çıkabilir" reklamı gibi mülk sahibine teslim olma üzerinde kişilere rızk dağıtmayı vaat ediyordu.


:CEB:
Bencil oluş sizi doğaya doğru yönelim içinde tutar. Bencil oluşunuz doğaya yönelme ve sağlama bilinciniz olan öznelliktir.

Doğaya istek sel yönelimle olmak, potansiyelli olmaktır. Kişinin potansiyelle olması kişideki potansiyelin kişideki istek eğimli alan üzerine bindirişle (modüle-bilgi-bilinç) olmasıdır.

İlk sel kişi doğaya yönelirken yalın bir bencillikle yönelir. Sosyal kişi geride çocuk bakıcısı, güvenlikçi bırakarak pusu atıcı gözcülerle birlikte ava çıkar.

Yani kişi bu tarz sosyal oluşun üsteli yansıması içinde doğaya yönelir. İşte bu tutum kişideki gruba bağlılık bencilliğini oluşturur.

Gruba eğim akısı, kolektif alan içinde kişilerin "bencilliğine atıf yapar." Atıf etrafında çevrimle nen kişiler grubu oluşur. Çevrimli bencil bağlacın bir grup gücü vardır. Grubun da kişiler üzerine dışsal bir özgeciliği vardır.

Sosyal bileşimli üstel durumların zamana bağlı açılımları içinde depo enerji ve artık zaman vardır. Depo enerjili artık zamanın da üretim ilişkisi ve üretim hareketi vardır.

Kolektif alanlar kolektif birim zaman gibi parçalı oluşlarla (organize iş bölüşümüyle) vardır. Kolektif alan güncel oluşa bağlıydı.

Kolektif alan, kolektif alana bağlı üstel durum içinde ilkin üretim ilişkileri içine girdi. Sonra kolektif alan dıştan gruplar arası ilişkiyle "üretim hareketinin içine girdi.

Üretim ilişkisi iç sel bir girişmeydi. Üretim hareketi dıştan gruplar arası bir girişmeydi. Besin bulma işi izole yapılarla birlikte daha düzenli bir grup eğilimine dönüşmüştü. Besin bulma ve güvenlik grup eğiliminin bel kemiğini oluşturan bileşenlerdendi.

Grup davranışının öznel oluşu bir yanaydı. Grup davranış içinde besin bulma, güvenliği sağlama ilişkisi üzerinde doğanın belirleyiciliği vardı. Ve doğanın hemcinslerimizi doğa içinde sürüklemesi vardı.

İşte hemcinslerimiz üretim ilişkisi ile ve üretim hareketi ile grup gücünü, toplum yapmanın bilinci içine soktular. Doğanın baskı basınç ve sürüklemesini üretim yapısıyla aştılar.

Hemcinsler totem alan içinde üretim ilişkisini kurmuşlardı. Yine hemcinsler gruplar arası ittifakla da üretim hareketini ortaya koydular. Yani hemcinsler totem meslekleri ile totem meslekleri arası girişmelerin belirleyiciliğiyle, üretim hareketini ortaya koydular.

İşte üretim ilişkisini ve üretim hareketini ortaya koyan hemcinslerin üreten grup gücü yapısına "toplumsal yapı" denir.

Üretim hareketinin tabanında yine bağıl bir kolektif birim zamanlı transfer emek bağlacı ile kolektif birim zamanın belirleyicilikleri vardı.

Grup gücü gibi toplum sal alanın da bir üst yapısı vardı. Üreten üst yapıdaki üstel yansımalar; "mülkün sahibi" söyleminde olduğu gibi daha farklı üstel yansımaların doğmasına neden olacaktı.

Örneğin, kolektif yapı içinde kolektif zenginliklerin çoğalması türünde deneyimler birikecekti. Deneylerin depo edilmesiyle bilgi birikimi, bilgi kullanımı vardı.

Böylece kolektif akıl, kolektif yapabilirlik vs. hızlandı. Doğaya karşı bağımlılık da oransal olarak azaldı. Artık doğadaki ceylanın, elma ağacının kendilikten yetişmesini beklemek yerine, çoban olarak ceylanı besleyip, tarımcı olarak ağacı yetiştirecekti.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ölçü 4
Ölçü 3
Ölçü 1
Hemcinslerin Tarihi 11
Ölçü 2
Hemcinslerin Tarihi 14
Hemcinslerin Tarihi 6
Hemcinslerin Tarihi 12
Hemcinslerin Tarihi 13
Hemcinslerin Tarihi 1

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bülbülü Öldürmek [Şiir]
Bildin mi? III [Şiir]
Ayrılık Nedir? [Şiir]
Bildin mi? [Şiir]
Bildin mi? II [Şiir]
Hata Yapmak [Şiir]
Asuman [Şiir]
Ne Devletsun Ne Devletlu [Şiir]
Köle 2 [Şiir]
İçimizdeki Yabancı [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eğitimci. 1950 Mucur / Kırşehir doğumlu.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.