• İzEdebiyat > Deneme > Yazarlar ve Şairler |
141
|
|
|
|
Yazarlık ve para birbirini pek sevmezler. Birbirine zıttırlar. Bir araya gelemezler mi gelirler. Bir alanda uzmanlaşmak ve söz sahibi olmak çok kazançta getirebilir. Hemen olmaz bu. Uzmanlaştığında eline kimse su dökmediği zaman çok paralar kazanabilirsin. |
|
142
|
|
|
|
Yaşamın Biyokimyasal Sırları, bugüne kadar okuduğum en zor kitaplardan biri idi ama iyi ki okudum, iyi ki okumuşum…
Normalde iyi bir okuyucu önce kitapla sonra yazarı ile tanışır ama ben kitaptan önce yazarı ile tanıştım…
İyi ki “Yaşamın Biyokimyasal Sırları” kitabın yazarı Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut ile tanıştım.
Çünkü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut ile tanışmakla Malatya’mızın bir değeri ile tanışmış oldum.
Prof. Karabulut Malatya’ya gönül vermiş, dahası emek vermiş, çalışma yapmış, ter dökmüş, göz nuru ve zihin emeği ile Malatya’mızın ismiyle müsemma kayısı ve kayısı çekirdeği üzerinden yaptığı deney ve araştırmalarla tıp dünyasına yeni mucitlikler kazandırmış. |
|
143
|
|
|
|
Kafka nın dev eseri Şato Üzerine... |
|
144
|
|
|
|
Bir yazar tanıdım. Belki siz de tanımak istersiniz. |
|
145
|
|
|
|
Milan Kundera tarafından Kafka ve roman üzerine derinlemesine bir bakış açısı.
Fransızcadan çeviren
ÖZDEMÝR ÝNCE |
|
146
|
|
|
|
08 Mayıs 2008' de İzmir'de, 10 Mayıs 2008'de İstanbul'daki imza günlerime tüm dostlarımı ve okurlarımı bekliyorum. |
|
147
|
|
|
|
Okul müdürü yüksek bir yere çıkar, yaklaşan okul tatilinin "mana ve ehemmiyetini" öne çıkaran konuşmasını yapar. Konuşmanın sonunda en can alıcı cümleyi söyler:"Tatilde bol bol kitap okuyun!"
|
|
148
|
|
|
|
Gizdüşümler
Tekin Gönenç
Varlık Yayınları-2005
104 sayfa
Türü: Anı |
|
149
|
|
|
|
Türk mefkûresinin gelmiş geçmiş en büyük isimlerinden birisi de hiç şüphesiz ki Ziya Gökalp’tir.
O Türk’e gönülden sevdalı bir Türk milliyetçisiydi.
Hayatını Türklüğe adamıştı O!...
|
|
150
|
|
|
|
Bir Çin atasözü der ki, "Yazları uzun okuyun, kısa yazın."
Yıl içinde derslerimin yoğunluğu nedeniyle çok fazla okumaya zaman ayıramadığım için bu yazı okumaya, özellikle de Çağdaş Türk Edebiyatı üzerine yoğunlaşmaya ayırdım.
Yıl içinde okumayı düşünüp de okuyamadığım kitap sayısı 70'i geçmiş. Ne yazık ki yaz tatili boyunca hepsini okuyamadım. 52 kitapla yazı tamamladım.
Romandan şiire, öyküden denemeye, felsefeden resime; Orhan Pamuk'tan Tezer Özlü'ye, Enis Batur'dan küçük İskender'e, Bilge Karasu'dan Ferit Edgü'ye, Ayfer Tunç'tan Aslı Erdoğan'a, Nâzım Hikmet'ten Can Yücel'e; Sessiz Ev'den Haberci Çocuk Cinayetleri'ne, Suya Seng'den Ne Kitapsız Ne Kedisiz'e, Dört Köşeli Üçgen'den Kapak Kızı'na, Taş-Kâğıt-Makas'tan Ağda Zamanı'na kadar yoğun bir okuma döneminden sonra sıra yazmaya geldi... |
|
151
|
|
|
|
Şiir yoğunluktur. Eğer şair bu yoğunlaşmayı sağlayamamışsa, şiir ondan uzaklaşır. Çünkü şair, şiirin özsuyunu bulamamış demektir. |
|
152
|
|
|
|
Sevgi üzere kurulmuş dünya denen bu gezegen!..Aslolan da sevgi değil midir zaten.Ariflerin iki kanadından biridir bu asil duygu... |
|
153
|
|
|
|
Farklılığının farkında değilmişcesine köşesinden seyrediyor olup biteni. O biliyor ki fazla söze gerek yok. Sezen Aksu’nun başka bir şeyle, başka bir kimseyle doldurulamaz yeri. Adlandıramayacağım, konumlandıramayacağım, seslendiremeyeceğim ve ne yazık ki anlatmayı başaramayacağım bir yerlerde saklıyorum Sezen Aksu seni…
|
|
154
|
|
155
|
|
|
|
Size kısaca kendimi, şiirlerimi ve hayallerimi anlatacağım. Bu yazıyı yazarken kısa ve öz olmaya özen göstereceğim. |
|
156
|
|
|
|
Hayatın kaç benzer noktası vardır sizce bizle??? |
|
157
|
|
|
|
otobiyografi .ok soruldu/ Cevabimdir |
|
158
|
|
|
|
İlkbaharda açan rengarenk çiçeklerin serin rüzgarlarla ritmik danslarını; özelde kendi halklarının, genelde de tüm dünya halklarının gözlerinde parıldayan zafer sevinçlerini ve yüreklerinde yanan ateşlerini sayfalarına işleyerek ölümsüzleştirdiler |
|
159
|
|
|
|
Edebiyatımızdaki tüm suçları araştırmak, çözmek sonra da belgelemek amacıyla yüzlerce “edebiyat polisi”ni ve “edebiyat noteri”ni tam zamanlı olarak eğitip tesis etsek bile, işbu meseleyi bütün hatlarıyla çözemeyeceğimiz, ortaya koyamayacağımız açıktır. Bu yazıda, doğal olarak, birkaç editöryal sakatlıktan ve artık neredeyse “sistematik hata” olarak görebileceğimiz birkaç temel sorundan bahsedeceğim. |
|
160
|
|
|
|
PAZAR GÜNÜ Anayurt gazetesinde yayınlanan EDEBİYAT DÜNYASI YAZISI |
|