• İzEdebiyat > Deneme > Yazarlar ve Şairler |
181
|
|
|
|
Kod adı “Yoldaki Mühendis” ya da “Gölgeler Prensi” denilen Abdullah Bergusi...
Abdullah Bergusi ki, Filistin tarihinde en çok ceza alan kişi…
“Yoldaki Mühendis” adlı kitap başta İngilizce ve Türkçe olmak üzere birçok dünya diline çevrilmiş…
Her ceht ve mücadelecinin okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitaptır Yoldaki Mühendis…
Kitabın en önemli özelliklerinden bir tanesi de, bedeni tutsak olsa da zindanda kalemiyle kelimeleriyle direnmeye devam eden bir yazarın otobiyografisi olması… |
|
182
|
|
|
|
Cehenneme bir damla gözyaşı gibi düşeceğim. Senli günahlar, bakışlarımda çengeli iğne olacak. Bakaşlarım, gözlerimden bir beyaz kağıt olarak akacak. Cennetteki adresine, cehennemden bir mektup var diye göndereceğim, acılarımı. Senli mektupların kenarı yanıkken, ben cehennemde tamamiyle kül olacağım. Çünkü seni sevmenin kahredici azabını, senden şımarmayasın diye gizleyeceğim. çünkü yangınlarımın asıl sebebi sen değilsin, benim bir mum altında şiir yazarken, mısralarımın ateş alışıdır. |
|
183
|
|
|
|
Selam,ben yasak şehirlerde dolaşan,mor salkımlı umutların dilenciisiyim.ama hiç bir umudu,da kendimle boş yere oyalamadım.adım hep kara sayfalarda yer aldı kimi bana mutlu dedi kimi, bana gülüp geçti.
kimi,bana deli dedi kimi beni ezdi geçti.
ama ben hep yaşamanın kör bir noktasında nefes almaya çalıştı.
belki suçtum belki suşluydum.
belki bir iğdam ipine muhtaçtım.
ama yaşamayı direnmek olarak seçtim.
ve tek gönahımsa başkasının gözünden sınıflandırılmak yani hep bir aşağı kitle olark görülmek oysa ben kendimi onların sınıfında zaten görmek istemem çünkü benhahlen ayrımsılığın anlamını öğrenemedim. ve bu yüzden ben hep işçiyim ve bu yüzden onlar hep ayrımcı... |
|
184
|
|
|
|
Amerika zencileri kadar esmer değildik ama bu memleketin zencileri biz esmer tenli/kara yağız delikanlılardık.
|
|
185
|
|
|
|
güzel bir rüya görüp uyanmayalı çok uzun zaman oldu... |
|
186
|
|
|
|
kıyılar, kıyıya çekilmiş sandallar yavaş yavaş karla örtülecek." ilk masaldan bir cümle. ‘ardından el sallayan’ ı okurken, yazar, mevsimin değişimini anlatmaktan öte anlamları irdeliyor; kış ve yalnızlık. kim bir orfinoz kadar suyu yutacak ve denizin milyonlarca yıldır saklamaya çalıştığı gizleri fısıldayacaktır balıkçının kulağına? |
|
187
|
|
188
|
|
|
|
“Kürt aydını” olarak tanımlanan Enver Sezgin’in sözleri doğru mu ola?
Ben aynı düşüncede miyim?
Hayır…
Bana göre ister, sivil ister resmi, hiç fark etmez çünkü anayasanın ya da yasaların beslendiği/dayandığı iki temel kaynak vardır. Bu kaynaklardan birisi, beşer aklıdır/halkın iradesidir, diğeri ise, ilahi vahiydir.
Ben ilahi vahi olanı tercih ederim… |
|
189
|
|
|
|
Bana göre Türkiye’de “Tesettür ve İslami Mücadele” konusunda taviz vermeyen iki mücahide kadın var; biri Şule Yüksel Şenler diğeri Emine Özkan Şenlikoğlu…
Bütün bunları şunun için hatırlatıyorum…
Hanımeliyle Malatya’da bir Şenlikoğlu rüzgârı esti…
Şenlikoğlu, 26 Mayıs 2012 tarihinde Malatya Hanımeli Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin düzenlediği “Takva’dan Tarza Dönüşen Tesettür Anlayışımız” konulu konferansın konuşmacı konuğuydu. Bayanlara özel düzenlenen bu konferans, sekiz yüz kapasiteli Belediye Konferans Salonunda gerçekleşti. Sekiz yüz kapasiteli salona, mübalağasız; iki bin kişi iştirak etti, bir o kadar da salona giremedikleri için geri döndü… |
|
190
|
|
|
|
şairleri anlama çabasına bir tuğla ekleme/neden ve niye sorgulaması. |
|
191
|
|
|
|
Biz hep Darwin’i yanlış anladık ya, ben hep ona yanarım. Darwin’in evrim teorisini hep reddettik ya, bende geçen gün uzunca bir düşününce anladım Darwin’i. Hani demişti ya bize insanlar maymundan türemiştir diye. Hani anlatmıştı ya bize ortak atalarımız olduğunu… |
|
192
|
|
|
|
Güldüğünüz zamanlar da vardır ağladığımız anlar da.İnsanız çünkü..Âcizliklerle donatılmışız mükemmellikleri kuşatabilmek için |
|
193
|
|
194
|
|
|
|
Şu bir gerçek ki, herkes bir şeyler paylaşır ama şair ve yazarlar paylaşılmayan şeylerini de paylaşmaya kalkışırlar ki, Allah burada onları ikaz eder…
“Onların her vadide şaşkın şaşkın dolaştıklarını ve gerçekten yapmadıkları şeyleri söylediklerini görmedin mi? (Şu’ara: 225-226)”
|
|
195
|
|
|
|
Her şiir bir intihardır şairin elinde. Suskunlaşır kelimeler. Yaşayan her varlık yaralanır satırlara dökülen her mısranın ucundaki acımasız hançerle. |
|
196
|
|
|
|
Her şey bir şiir yorumuyla başladı. Sokrat, şiirde aynasıyla yüzleşiyordu. |
|
197
|
|
|
|
“GAZETECİLER.com” da Cenk Açık; Kanal D’nin ‘Öyle bir geçer zaman ki’ dizisine zehir zemberek bir yazı kaleme almış….
“Kanal D’ye bir sorum var” başlıklı yazısında Cenk Açık; “dizideki sinsi ve ucuz propagandaya dikkat” çekmiş…
Bizler sanat ve sanatçılarımıza sahip çıkmadığımız sürece, başkalarının adamları hep ‘mert, delikanlı, yiğit’ ve bizimkiler de ‘müptezel, sümüklü, kalleş’ olarak tanıtılacaktır...
Otuz yıldır, taşrada/Malatya’da gazetecilik yapan ve düşüncelerinden dolayı idamla yargılanan bir yazar (5 kitabı yayınlanan bir yazar) olarak, yazı yazma konusunda en büyük şiddeti ve yazı yazmamam için en büyük ihaneti ben, bizimkilerinden gördüm.
|
|
198
|
|
|
|
Süha Özmen
1969 yılında Ankara'da doğdu.Ortaöğrenimimi babasının asker olması nedeniyle Anadolu ve Trakya'da çeşitli okullarda tamamladı.
1988 yılında bir daha taşınmamak üzere İstanbul'a yerleşti .İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu.
Özel Şirketlerde orta düzey yöneticilik görevlerinde bulundu.Edebiyat ve Tarih, özellikle de ekonomi ve siyaset konularına ilgisi yüksek düzeyde.
|
|
199
|
|
|
|
Sayın Pamuk kadar yazmada maharetli olsaydım ya da onun kadar ünlü ve okunur bir yazar olsaydım ben de bir Kar romanını yazardım.
Ama benim Kar romanımın geçtiği yer Kars, değil Malatya olacaktı. Çünkü 28 Şubat senaryosunun en iyi oynandığı sahne Malatya’ydı…
|
|
200
|
|
|
|
Şiirin okulu olduğuna inanmıyorum. Dünyaya bazı insanların şair olarak geldiğine inanıyorum. |
|