..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyaya geldiğinden, dünyada bulunduğundan, dünyadan gideceğinden hoşnut olan bir kimse görmedim. -Namık Kemal
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - 1. Bölüm
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Sevdalanalım
Orhan Bani
Şiir > Garip

Hadi, yine öyle bak seviyor gibi, yeniden yak yüreğimi Kızarsın yüzüm, tutulsun dilim, bir garip olalım, sevdalanalım Vakit çok mu geç, sevemezmiyiz, ağarmış saçlarımın suçu benimmi? Varsın geçsin yıllar, ağarsın saçlarım, yine öyle bak, beraber yanalım Pek bir şey söyleme, seviyorum deme, yıllar çok şey aldı, sözüm yok kendime Ben yine suskunum, ben yine sensiz, bir nedeni yok, seviyorum nedensiz Gönül had bilmiyor, yak ki yanalım, dö

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm
281 
 Köpeğin Adı Badi - 30  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Ama bu seferki farklı. Köpek değil, bir insanla beraberken yakaladım. Orta yaşlarda bir adam. Simit satıyor. Aynı sokakta Cafer Aga'nın evinden çok aşağıda bahçeli bir evde oturuyor. Dul, çünkü karısı ölmüş.
282 
 Göçe Göçe - Göçmenler Edirne'den Ayrılıyor - 28  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Tifüs hastalığı, Edirne'de kafilemizin en az üçte birini yok etmiş. Dedemin günlüğünün bir yerinde kalan aile sayısı altmış bir olarak ifade ediliyordu. Bana anlatılanlara göre, Edirne'den çıkarken aile sayısı elli üçmüş. Edirne'den Havsa'ya kadar, hiç mola vermeden ilerlemişler.
283 
 Çapulcu Manyak - 10  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Bu dünyada her şey boş ve geçici, hatta önemsiz, gereksiz; bunu biliyorum. Bildiğim halde olaylardan neden etkilendiğimi bir türlü anlamıyorum.
284 
 Köpeğin Adı Badi - 50  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Ben bahçede bazen dolaşıyor bazen oturuyor bazen de yatıyordum. Terastan gelen gülüşleri ve konuşmaları duysam da ne olduğunu tam olarak anlamıyordum. Az sonra terastan çıkan dumanı gördüm, daha sonra da burnuma kızarmış et kokuları geldi.
285 
 Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 1  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Bozuk. Dönemiyor. Dönemeyen dönme dolabın en son gideceği yer de hurdacı mezarlığıdır
286 
 Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 6  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Evet, bu bir güvercin. Besili. Tüyleri bembeyaz. Ayakları ve gagası açık penbe, tırnakları kirli beyaz. Gagasıyla katlanmış bir kâğıt parçası tutuyor;
287 
 Çapulcu Manyak - 11  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Ve... Kuş kayboluyor. Elime bakıyorum, kâğıdı parmaklarımın sımsıkı tuttuğunu görüyorum. Bu kuş gerçek miydi, hayal miydi? Kuş hayal ise bu kâğıt neyin nesi o zaman? Acayip bir ürperti geldi; bütün vücudum titriyordu.
288 
 Demokratik Deliler Devleti (3d) +18) - 9  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

-Dahiler, deli midir? Evet! -Dahilere çocuk gözüyle bakarsanız, onların çok şey bilen deliler olduklarını anlarsınız.
289 
 Köpeğin Adı Badi - 46  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Polisin yanındaki komşularından bazıları gördükleri karşısında yüzlerini kapattılar, bazıları da çığlık attılar: Süheyla hanım yatağında yatıyordu, üstü ve yataktaki örtü ile yorgan kan içindeydi; yüzü sarı beyaz karışımı bir renkteydi, gözleri kapalıydı.
290 
 Köpeğin Adı Badi - 35  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

İkisi birden, içimizde en fazla kilolu olan, sabahleyin bana korkunç bakışlar gönderen sokak köpeğine saldırdılar. Onu yere yıkıp hemen boğazını sıktılar, ölünce de parçalayıp yemeye başladılar. Ağızları, burunları kıpkırmızıydı.
291 
 Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 12  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Mirasçıları aralarında anlaşamadıkları için kaderine terk edilmiş olan bahçe içindeki eski ve birçok yeri yıkık bir evin içinde, sağlam kalan bir odada üç genç yaşıyormuş.
292 
 Köpeğin Adı Badi - 63  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Evlerin pencerelerine demir korkuluklar takıldı. Bir de bizim açımızdan güzel bir olay yaşandı: Evlere girmek isteyen yabancıları engellemek amacıyla kullanılmak üzere, sokak köpekleri sahiplenildi. Şimdilerde sokakta tek başına dolaşan bir köpek bile görmek imkansız.
293 
 Köpeğin Adı Badi - 18  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Bunları yapanların hepsi insan; o nedenle insanların hepsinin kötü olduğunu söylersem haksızlık yapmış olurum. Mesela Cafer Aga'ya ben nasıl kötüdür derim. Bana arada sırada bağırsa da kötü değildir. Bana hiç vurmadı.
294 
 Çikolata - 12  (Ezgi Yavuz)

'que vas-tu rester jusqu'à?
295 
 Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 13  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Yüzlerce çeşit çiçeğin oluşturduğu bir tablo. Yeşil, sarı, mor, kırmızı, kahverengi... kısacası her renkten çiçek. Renkler birbirine karışmış, öylesine ilginç bir renk cümbüşü oluşmuş ki...
296 
 Göçe Göçe - Bulaşıcı Bir Hastalık Hızla Yayılıyor - 19  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Savaşanlar hep yoksullar nedense! Yoksullar birbirleriyle kendi istekleri ile savaşmazlar, zenginler tarafından savaştırılırlar.Savaş çığırtkanlarının kârı, savaşta hayatını kaybeden insan sayısı ile doğru orantılıdır.Savaşan tarafların savaş sonunda kazanacakları hiçbir şey yoktur; savaşın bütün ganimeti savaştırana gider.
297 
 Köpeğin Adı Badi - 5  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Tıkırtılar duydum, gözlerimi araladım. Üç serçe su kabının üzerine konmuş; hem ürkek ürkek sağa sola ve arkalarına bakıyorlar hem de su kabına kafalarını daldırıp su içiyorlar.
298 
 Çapulcu Manyak - 5  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Ağaç dalları yere doğru eğildi, bakalım bu kadar kar yükünü çekebilecekler mi? Kırılmasınlar? Yok canım, ta o kadar fazla değildir üzerlerine konan kar.
299 
 Göçe Göçe - 9  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Silah sesleri kesildikten sonra korucular, olay mahalline gidip bilgi edinmeye çalıştılar. Ruslar katliam ve soygunlarını yapıp oradan ayrılmışlar. Çok sayıda ölü ve yaralı varmış. O konvoydakilerin arabaları devrilmiş, eşyaları talan edilmiş, hatta hayvanları öldürülmüş.
300 
 Köpeğin Adı Badi - 16  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

“Gökyüzünde geceleri Kangalyang Uydusunun yalnız kaldığını gören Yapıcı, bir avuç ateş daha almış. Bu seferkini gökyüzüne çok hızlı savurmuş. Ateş gitmiş, gitmiş, gitmiş... Ve bir yerde durmuş. Sonra da ne olmuş biliyor musunuz? Patlamış, etrafa ateş parçaları saçılmış. İşte bunlar da yıldızlarmış.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Kalbimde Bir Sancı
Onur Altan
Roman > 1. Bölüm
Yankı
Ahmet Odabaş
Roman > 1. Bölüm

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.