• İzEdebiyat > Deneme > İtiraflar |
441
|
|
|
|
*Uzaylıların varlığı kanıtlandığı gün, bütün bildiklerinizi unutun. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! |
|
442
|
|
|
|
Denizlerle insanlar arasında benzerlikler |
|
443
|
|
|
|
Benim suskunluğum ne dilsizliktendir ne de aşktan. Benim suskunluğum sebebi hangi dilden konuşursam konuşayım bütün kulakların aynı millettenmiş gibi bana sağır kalmalarıdır. Tüm kulaklar cop olurken, sesimi duymayarak dövmekteler beni. Suskunluğum ateşten kaçanın, sopayla dövülmesi gibi. Canımı yakan her sağır ve dilsiz bakış, üzerime bir barut fıçısı gibi dökülmekte. Yangınım her geçen gün büyümekte. |
|
444
|
|
|
|
-İyi yargıç yetştiremeyen milletler; iyi, kalıcı devlet de kuramazlar.*-Zaman ne ileriye gider, ne de geriye. *-Krala imrenen dilenci çoktur, ama inanın dilenciye imrenen kral da vardır. |
|
445
|
|
|
|
Bunca aşikarlığa rağmen, sizse hala küçük bir çocuk gibi prenses olma hayalleri kurarsınız. Asla vazgeçmez, sevgi ile her şeyi aşabileceğinizi zannedersiniz. Zaten hayatınızda hep “zannetmekle” geçer. |
|
446
|
|
|
|
Yağmur pencerelerle konuşmaktaydı ve ince parmaklarıyla camları tıklatmaktaydı.Oysa içerde kadın yalnız ve ağlamaklıydı.Gece gözlerine düşen son umut ışıklarını da karartmaktaydı.Yaşamak yağmurlu bir gecenin altında ve bir evin içinde dramatik sahneye dönüşmekteydi.Kadın ağzında biriktirdiği bütün sözcükleri kusmaktaydı. |
|
447
|
|
|
|
*Bir toplumdaki insanların tamamı ne iyidir ne de kötüdür. Her toplumda iyiler de kötüler de vardır. İyiler iktidara gelirse adalet, kötüler iktidara gelirse zulüm hakim olur.
*Elinden geleni yapan kişi, başarısız da olsa takdir edilmeyi hak etmiştir. |
|
448
|
|
|
|
Belkide hepimizin hayatında platonik olarak başlayan bir aşk vardır. Sonrada başladığı gibi biten. Ama hep özel bir yerde kalan ve hiç tükenmeyen bir aşk.
Ulaşılmayan aşklar mı kalıcılığını korur diye soruyorum hep kendime. Mesela efsanelerde öyle değil midir? Aslı ile Kerem, Leyla ile Mecnun gibi. Kavuşsalardı aşkları dillere destan olabilecek miydi?
Peki ulaşamadığın aşkın, senin yalanlarından dolayı kayıp gitmişse avuçlarının içinden, hayatında neler yapardın...?
Şimdi ise temmelleri yalanla atılan bir aşkın ardından kalan üzüntüleri paylaşmak istiyorum sizlerle.... |
|
449
|
|
|
|
geçmişte kalan sevgiye ve aşka dair duygular, düşünceler |
|
450
|
|
|
|
Sorumluluk her şeydir,hayattır... |
|
451
|
|
452
|
|
|
|
-Bilginler arasında bilgisizlerin sesi kısılacağına aksine daha da fazla açılır.
-Gevezeler,bilgi düşmanıdır;öğrenemedikleri için başkalarının da öğrenmesini engellemeye çalışırlar.
-Eğer bilgi parayla edinilebilseydi,birçok zengin varlıklarının hepsini olmasa bile önemli bir kısmını bu yolda harcamaktan çekinmezdi.
|
|
453
|
|
|
|
* Kutsalla yatıp kutsalla kalkan, gün gelir kutsal bir hasta oluverir. |
|
454
|
|
|
|
*Zorba yönetimlerin tek iyi tarafı, ömürlerinin fazla olmamasıdır.*Hatalar, erdemlere çıkmayı sağlayan merdivenin basamaklarıdır.*Sev, ama severken sevdiğinin farkına da var. |
|
455
|
|
|
|
*İnsan olmanın en başta gelen şartlarından biri başkalarının inançlarına karşı saygılı olmaktır. Sen inandığının doğru olduğunu kabul ediyorsan, karşındakine teklifte bulun. Teklifini kabul etmezse zorlama, ona karşı kin besleme. Ateşe tapıyorsa bile tapmaya devam etsin. Bunun sana ne zararı var ki? Senin inancına göre o, ateşe taptığı için cehenneme mi gidecek? Elleme gitsin…*Ahmaklar, en kötü zaman hırsızlarıdır.*Dinleyen, konuşandan birkaç gömlek üstündür. |
|
456
|
|
|
|
Elliyi devirdiğimize göre, normaldir. |
|
457
|
|
|
|
yüreğim hakkını nasıl ödeyeceğim. seni hep kavanoza çevirdim. seni yalanlarla doldurdum. seni çok kırdım. ah yüreğim ah! seni hor kullandım. oysa senin masmavi gökyüzü kadar ferah ve geniş olmanı ne çok isterdim. ah yüreğim beni bağışla. başım eğik gezdiğim için, hep taşları gördüm ve onları sevdim. ah bu garibanlığım kahrolsun. |
|
458
|
|
459
|
|
|
|
*Hep farklı olmaya çalışırız da farklılık yaratacak davranış ve eserler ortaya koymayı bir türlü beceremeyiz.*Şöhret her insanı iki kere değiştirir. Birincisi ona sahip olduğumuzda meydana gelen değişmedir; diğeri de onu kaybettiğimizde. |
|
460
|
|
|
|
Her şeyin bu derece tekdüzeliği onun gölgelere hayranlığını daha da pekiştiriyordu. Hayat güzeldi artık onun için. |
|