• İzEdebiyat > Eleştiri > Günlük Olaylar |
421
|
|
|
|
Eroğlu: “Denktaş’ı anarken insanın gerilere gittiğini, nerelerden nerelere nasıl, kimlerle gelindiğini anımsadığını” kaydetti.
“Kendisinin 1976 yılında seçime girerken Denktaş’ın kurduğu UBP çatısı altında siyasi hayata başlamaya karar verdiğini ve birlikte çok güzel ve anlamlı günler geçirdiklerini dile getiren Eroğlu, “Kendisi bize hocalık etmiştir diyebilirim” dedi. |
|
422
|
|
|
|
Biz onlardan sadakati, sevmeyi, tutkuyu, doğaya zarar vermemeyi, gereksiz tepkiler vermemeyi, arkadan konuşmamayı, kandırmamayı, yapmacık tavırlar sergilememeyi, uyum içinde olmayı, otoriteyi, disiplini ve yürekten sevmeyi öğrenmediğimiz sürece onları aşa |
|
423
|
|
|
|
Yüzme bilmedikleri halde sahilden açılan beş tesettürlü kızın yakınları erkeklerin yardımını kabul etmemeleri sonucu beşi de boğularak ölmüşler. Can pazarı ve tesettür. Kızlarının ölümüne, kızlarına erkek |
|
424
|
|
|
|
Günlük hayattan, beni fitil eden şeyler |
|
425
|
|
|
|
İnsanlar geçmiş olaylardan ders alsaydı, aynı acılar tekrar yaşanmazdı der bir bilge. Geçmişte büyük acılar yaşayan bir millet (Yahudiler) bu gün aynı acıların çok fazlasını Filistin halkına neden reva görüyor bunu anlamakta herkes gibi bende zorlanıyorum... |
|
426
|
|
|
|
Takmışlar kafalarını öğretmenlere... Tek söyledikleri şey, papağan gibi: "Tiyatroları öğretmenler yönetiyor." Başka bir bildikleri yok. Başka bir şey demiyorlar.
Sen, bu anlayışla hareket edersen yönetir tabi. |
|
427
|
|
428
|
|
|
|
Eskiden büyüklerimiz, çocuklarını okula yazdırırken, öğretmenlere güvenmişler ve onlara “Eti senin, kemiği benim” demişlerdir. Bu da öğretmenlerimize olan güvenin tam bir ifadesi olmuştur.
|
|
429
|
|
|
|
Ülke adım adım din kıskacına girerken, laiklikten ödün vermemesi gereken Atatürkçüler siz ne yapıyorsunuz? Laiklik kökünden kazınılıp yok edildikten sonra mı? harekete geçeceksiniz. |
|
430
|
|
|
|
Uyarı: Lütfen bu yazıyı maskenizi takarak okuyunuz! |
|
431
|
|
|
|
Hani siz Suriye ve Mısır’daki yandaşlarınıza milyon dolarlarla yardım etmiştiniz ya… Hani siz Suriyeli muhalefeti nasıl beslemiştiniz ya… Silahlar ve lojistik destekle palazlandırmıştınız ya…
Hani, işte, yani… Bu kaygan, bu at izinin it izine karıştığı coğrafyada, birileri de….. Hani yani birileri de…..
|
|
432
|
|
|
|
daha ne diyebilirim ki... |
|
433
|
|
|
|
Siz hangi mahalle baskısından söz ediyorsunuz?
Mahallemizde artık hoşgörünün yeli esiyor,hoşgörüsüzlüğün karayeli değil.
|
|
434
|
|
|
|
Çok okuyan mı, çok yaşayan mı? bilir diye henüz hangisinin doğru olduğu belirlenmemiş bir soru sormuş atalarımız. Kimilerine göre çok okuyan, kimilerine göre ise çok gezen bilir. |
|
435
|
|
|
|
İnanın onlar çok daha fazla korkuyorlar.
Mezarlık yanından geçerken o yüzden ıslık çalıyorlar.
Hırçınlıklarının,saldırganlıklarının nedeni işte bu korku.
Ancak boşuna umutlanmayın bir köşeye sinecekler diye; çünkü bu korkuları nedeniyle saldırganlıklarının derecesi giderek artacaktır. |
|
436
|
|
|
|
birbirine sevgisi olmayan insanlardan hayvansever olurmu? |
|
437
|
|
|
|
Haberin tamamını aldım. (www.haber7.com)
Yazmasam deli olacaktım tarzı bir haber.
Hani insan hayatına değer biçilemezdi.
Milyarlar trilyonlar yetmezdi insan hayatı için.
Gördünüz işte…
|
|
438
|
|
|
|
SGK yasası çıkartılırken, bu emekçilerin yıprandığı anımsandı. Çalışan Gazeteciler Günü’nde gazetecilere, yıpranma payı armağan edildi; yasa çıktı. Fakat, kıyak emeklilikte, ek ödemelerde yapıldığı gibi fırsat bu fırsattır deyip yasaya milletvekilleri de sokuşturuluverdi. Böylece onlar da çok yıpranan meslek grubunun içine girdi bir hamlede. |
|
439
|
|
|
|
Peki bizde durum nedir? Okuyor muyuz? Sinema veya tiyatroya gidiyor muyuz? Yastığımızın altında bir başucu kitabı var mı? Cebimizde bir kitapla geziyor muyuz? Bir yere giderken bir kaç tane kitabı da yanımıza alıyor muyuz? Çocuklarımıza okuma alışkanlığı kazandırıyor muyuz? Onları sanat yapmak için ikna etmeye çalışıyor muyuz? Bir müzik aleti çalmalarını, resim yapmalarını, öykü, şiir yazmalarını istiyor muyuz?
|
|
440
|
|
|
|
Çok iftira gördüm ama bu kadarını görmemiştim. |
|