..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Çok söz hamal yüküdür." -Yunus Emre
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Günlük Olaylar > Hakan Yozcu




8 Nisan 2014
Eti Senin Kemiği Benim  
Hakan Yozcu
Eskiden büyüklerimiz, çocuklarını okula yazdırırken, öğretmenlere güvenmişler ve onlara “Eti senin, kemiği benim” demişlerdir. Bu da öğretmenlerimize olan güvenin tam bir ifadesi olmuştur.


:AJIC:

     
     Eğitim, ileri toplumların en büyük değer verdiği ve asla vazgeçemedikleri bir olgudur. Çünkü toplumlar geleceklerini eğitim sayesinde kurar ve olgunlaştırırlar.
     Eğitim, insanın yaşamı süresince hiç bitmez. Her an devam eder, süreklidir. Aile içi eğitimi, çever eğitimi, okul eğitimi vs vs...
     Okul eğitiminde en önemli iki unsur öğretmen ve öğrencidir. Okullarda eğitim, öğretmenlere teslim edilir. Onlara güven tamdır. Öğretmen bilgisiyle, tecrübesiyle ve görüşleriyle öğrenciyi yoğurur. Ona şekil verir. Onu hayata, geleceğe hazırlar. Bunu yaparken öğretmen hep kendinden verir. Mum gibi erir. O, eridikçe öğrenci olgunlaşır, pişer ve kendini geleceğe hazırlar.
     Bunun için öğretmenlik en kutsal meslektir. Ulu önderimiz “Asker olmasaydım, öğretmen olurdum” demiştir. Ve topluma ilk öğretmenliği kendisi yapmıştır.
     Eskiden büyüklerimiz, çocuklarını okula yazdırırken, öğretmenlere güvenmişler ve onlara “Eti senin, kemiği benim” demişlerdir. Bu da öğretmenlerimize olan güvenin tam bir ifadesi olmuştur.
     1 Nisan 2014 tarihinde Dipkarpaz Ortaokulu’nda bir öğretmenimize yönelik sopalı saldırı yapılmış. Ne kadar üzücü bir durum. Okul dışından birileri gelerek, okul içine izinsiz girmişler ve çocuklarının ihtimal abartarak anlattığı bir olay üzerine öğretmeni sopalarla darp etmişler.
     Bu olayın suç olduğunu bir yana bırakın, öğretmene yapılan bir saygısızlıktır. Kendini bilmezliktir. Hadsizliktir.
     Konuşarak, anlaşarak çözüm yolu varken, sopalarla saldırmak doğru değildir. Çocuğu dinledikleri kadar öğretmeni de dinlemeleri gerekti oysa. En azından okul idaresine gidip durumu anlatmaları gerekiyordu. Soruşturup, araştırıp, gerçeğin su yüzüne çıkmasından sonra tepki göstermeleri gerekiyordu. Ama yine de sopalarla değil, hukuk yoluyla, yargı yoluyla hak aramaları gerekiyordu. Oysa kendileri hem avukat olmuşlar, hem yargıç olmuşlar ve cezayı kendi kafalarına göre vermişler. Bu cahillikten başka bir şey değildir. Bu anlayış asla kabul edilemez.
     Öğretmen sendikaları haklı olarak tepki gösterdiler bu olaya. Öğretmenlerin ve öğrencilerin savunmasız ve güvenlikten yoksun olduğunu belirttiler. “Okul alanları öğrencilerin ve öğretmenlerin dokunulmaz ve kamusal alanlardır. Kamusal alanlara yapılan saldırı ciddi ve topluma yapılan saldırı anlamını taşımaktadır.” dediler.
     Hukuk devletiyiz. Eminim ki polisimiz, Milli Eğitim Bakanlığımız bu olayı takip edecekler ve gerçek suçlular hak ettikleri cezayı alacaklardır.
     Okullarımız yol geçen hanı olmamalı. Neticede buraları dağ başı değil.
     Öğretmene biraz daha saygı diyoruz. Asabi vatandaşlarımızı da daha duyarlı olmaya, haklarını zorbalıkla değil, yasal olarak aramalarını, eğer mağdur duruma düştüklerine inanmışlarsa bunu hukuk ve yargı yoluyla çözmelerini salık veriyoruz.
     Eğitimi ve eğitimcilerimizi ucuza heba etmeyelim...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın günlük olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
ve İlk Bölüm Yayınlandı
ve İlk Bölüm Yayınlandı
Beşik Gibi Sallandık
Olcay Kıraç İle Kıbrıs Sorunu
Adanalıyık Allah’ın Adamıyık
Ayhan Menteş Hoca’mızın Ardından
öğretmene Verilen Değer Her Şeye Değer
Hatay Gezisi
3. Dünya Savaşı mı?

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
İnciraltı Şairleri
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Her Şey Gülüşünde Saklı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
Boyacı’ya Büyük İlgi
"Bitemeyen Proje" Üzerine

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.