..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Herkes aynı notayı söylediğinde uyum elde edilmiş olunmuyor. -Doug Floyd
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Deneysel
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Hadisler, Fitne ve Eleştirel Yaklaşımlar: Bir İnceleme
Muhammed Rıdvan Kaya
İnceleme > Din

Din, insanlık tarihinin en önemli olgularından biri olmuştur. Ancak, tarih boyunca dine mal edilen uydurma bilgiler, toplumlarda ciddi sorunlara ve fitnelere yol açmıştır. Özellikle hadis literatüründe yer alan bazı rivayetler, İslam’ın özünden uzaklaştırılarak fitneye sebep olmuştur. Bu bağlamda, Salman Rüşdi'nin “Şeytan Ayetleri” kitabı, İslam dünyasında ciddi tartışmalar doğurmuş, diplomatik krizlere ve hatta ölüm fetvalarına neden

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Deneysel
121 
 İhtiyarlara Yer Yok...  (evren gelen)

zaman hiçbirşeyi aynı bırakmıyor değişmen değişimin kendisi...
122 
 Aziz Misafir  (Furkan TERZİOĞLU)

Evet biri bekleniyordu,bir şey bekleniyordu.Bu kadar çok bekleniyordu çünkü yanında sevinç getirecekti.O kaldığı sürece hüzün olmayacaktı bütün yapraklar dökülse dahi.Misafir ağırdı.Öyle ya ta günler öncesinden başlamıştı hazırlık.Önce evlerin önü süpürüldü.Hüzün getirdiğine inanılan sararmış yapraklar göz önünden kaldırıldı birer birer.Herkes o kadar neşeliydi ki bütün dertler unutulmuştu.
123 
 Cigare  (Hakan BENLİ)

Köydün işinde üylerdin, tas koralardın arasında caman, bızık bir col bardı. Ceri kayaman tasman toluydu. Köy tavdın tibinde boldugundan bolsa kerek köydün köbü yeri bulay tasman kaya edi. Bu coldun üstünde kuytu bir cerde eki bala pısgan fısıltaşıp bişiyler gonuşupyatırlardı.
124 
 Ölümlü Bir Öykü  (NEDİM ARGAN)

“Peygamber gibi adam” derdi kasabadaki herkes onun için. Ve bu sıfata layık görüldüğünde daha kırk bile değildi yaşı. Fakat o karakteriyle, yaşantısıyla gerçekten de fazlasıyla hak ediyordu bu sıfatı.
125 
 Sahneden İndim  (Aslı Orhon)

Oldukça hareketli ve stresli işinden ayrılıp çocuğu ile daha fazla zaman geçirmeye karar verdiğinde bundan sonraki hayatında fazlası ile tatmin olacağına inanıyordu. Ama öyle olmadı...
126 
 Ambiyans 10. 11  (selim koç)

hani devrim nerede..
127 
 Mağaranın Kamburu - 12  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Bu arada çevrem de çok değişti tabii ki. Son derece kaliteli ve zengin insanlarla tanıştım. Bambaşka bir arkadaş-dost çevresi oluştu kendiliğinden. Çok güzel bayanlar da var aralarında. Hele yeni tanıştığım bir bayan var ki, nasıl anlatsam! Mükemmel bir yaratık. Otuziki yaşında, kocası öleli iki sene olmuş. Adam ölünce kadına yüklü bir miras kalmış, ama o gene de çalışıyor. Bir bankada müdüre. Bizim kredide çok faydası oldu. Bana karşı ilgisi de var. Tabii benim de ona karşı…
128 
 Mağaranın Kamburu - 4  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Düz yolda freni küçümseyen sürücü,eğri yolda ondan medet umar. Önyargıları yok etmeye uğraşacak kadar aptal değilim;çünkü yok edilebilselerdi zaten önyargı olmazlardı.
129 
 Tekerrür  (serpil dilbaz)

Ne kadar derin çizdin... Bilmek için geri dönüp bakman gerekirdi... Kimsin sen? Ölümün ne demek olduğunu bilmediğim zamanlarda ölen çocukluk arkadaşım mı? Ayrılığın ne demek olduğunu bilmediğimde tayinle uzaklaştırıldığım şehir mi? Giderken çok üzüldüğüm ama şimdi görsem tanımayacağım dost mu? Karatahtaya adımı yazan ve içime ilk suçluluk duygusunu kazıyan sınıf başkanı mı? İçimdeki anlaşılmaz heyecanı körükleyen -ve zannediyorum insanoğlunda sadece bende olan- hormon mu? Bilmiyorum...
130 
 Neden Acaba?  (Nur Gayretli)

Can sıkıntısından satırlara dökülmüş önemsiz bir paragraf...
131 
 Hayatımın Kitabı  (Alp Çetiner)

Deri kaplı ince lacivert kitap, söylediklerinin hepsi doğru ama yeter artık, konuşma, sus.
132 
 Bir Masaldır Belki de Hayat  (pervin özbıçakçı)

Noktalama işareti olsaydım mutlaka üç nokta olurdu adım. Hani, başı belli, sonu bilinmeze açılan.
133 
 İşin İçindeki Bit Yeniklerinin Hikmeti  (Cengiz Erdem)

su cehennemin içine akar akmaz buharlaşıyor çünkü cehennem çok sıcak. herkes suya koşuyor ama su hep kaçıyor çünkü burası cehennem ve burada kişiler yanarak ceza çeker. cehennemde su arıyor fakat cehennemin doğası gereği su bulamıyoruz ve bulamayınca da kaderimize kederleniyoruz. cehennem sakinleri olarak kederli kaderimize tepkimiz dönüşüm geçiriyor ve biri bize halimizi anlatınca gülmeye başlıyoruz. balıklarsa suyun dışında yaşayamazlar ve bunu bildikleri için de başlarını akvaryumun camına vurmazlar günde en az dört en çok sekiz kere. cehennemin yanından akan dere cennetin yanından da akar. cennetle cehennemin yanından aynı anda akmak suretiyle cennetle cehennemi birbirinden ayıran bu derede balıklar yaşar. bu balıklar sürekli hareket halindeki bir suyun içine hapsolmuş olduklarından kendilerini son derece özgür hissederler. onlar için çelişkili söylemler ve eylemler üretmek bir yaşam biçimidir. onlar için çelişki özgürlüğün ilk şartıdır. onlar özgür olmadıklarını düşünmeyi şiddetle reddederler ve asla özgür olmak istemezler. akvaryumdaki balıklara dışarıdan bakarsak görürüz ki bir şakanın figüranlarını andıran akvaryum sakinleri bugünlerde bizi gene akvaryumun dışında yaşam olmadığına inandırmaya çalışıyorlar. oysa bu yanlıştır ve tüm yaşamı balıkların yaşamına indirger. kendisini kendi yarattığı hapishaneye hapseden bir düşüncedir bu çünkü işte akvaryumun dışında da yaşam var ve hem de çok daha ferah ve geniş yaşamlar, bendine sığmayıp taşan dereler gibi sevgili okur.
134 
 Hayatın Replikleri  (selim koç)

Dünyayı özleyebilmekle başlayacak her şey.
135 
 Deneysel Bir Kısa Öykü  (Bilal Ayberk AYDOĞDU)

Okuyun anlarsınız :)
136 
 Saklambaç  (Aylin)

''Gelmez o, gideli çok oldu’’ diyor. Sonra sesinde garip bir alay ''gelse de aşktan ölmez o’’ diyor.
137 
 Fahriye  (selahattin arslan)

öyle şeyler giriyorki insanın hayatına zaman zaman; elde tutmak, dilde tutmak, gönülde tutmak öyle zorki ; zoru başaran insanlara ithaf olunur.
138 
 Kalbimin Geçmişi  (SABRİYE NİŞANCI)

“Bu kalp bana ait. Bu kalbin içinde ben varım. Buna layık olmasam da, benim aşkımla yaşıyor bu kalp. Şimdi senden istediğim, bu kalbe iyi bak. Sevgime, aşkıma, kalbime, bana sakın zarar verme
139 
 Kendini Yiyen Adam  (didem )

O kadar açmış ki kendini yemiş adamın biri… “Niye” demişler, niye yaptın bunu, yok muydu başka bir şey,,, başka herhangi bir şey??? Adam bön bön bakmış bunu soranlara,,, “başka yiyecek şey var mıydı?” demiş,,, yiyebilir miydim başka birşey,,, kendimi bitirmek yerine onları yiyebilir miydim?...
140 
 Mevsimler  (selim koç)

"danset benimle ey kurulu olana karşı gelen kurumsallık"

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Yeni Gün
YILDIZ AKA
Öykü > Deneysel
Dirahşan
selim çok
Öykü > Deneysel
Efendisiz
selim çok
Öykü > Deneysel
İğde Sokağı
Hacer AKTAŞ
Öykü > Deneysel
81. Çizgi
selim çok
Öykü > Deneysel
Yardım
MUHAMMET ALİ YÜKSEL
Öykü > Deneysel
Selver
Seyfullah ÇALIŞKAN
Öykü > Deneysel
Deep 5. 10
selim çok
Öykü > Deneysel
Dark 6. 11
selim çok
Öykü > Deneysel

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.