• İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme |
341
|
|
|
|
|
“Kadına şiddet abartılıyor, ben zaten kadın erkek eşitliğine inanmam” |
|
342
|
|
343
|
|
|
|
|
Hani diyorum bir türkü çalsan../ sadece bir türkü... |
|
344
|
|
|
|
|
Sevgiye bedel ödemeye varım ama karşılıklı ve incelikli olursa. |
|
345
|
|
|
|
|
Gece üzerine methiyeler düzerken içime bir ürpeti çöktü. İrkildim ve kulağımı jilet misali bir tıslama yalayıp geçti. Boynuma doğru kavislenerek büyük üstad* dedi ki .. |
|
346
|
|
|
|
|
Hayat bu kadar basit ve güzelken ben ne yaptım? Bir serçeye imrenen ben gerçekten ne yaptım?
|
|
347
|
|
|
|
|
Ölmek için çok geç, yaşamak içinse çok erken dedim bunu ben bile anlamadım. Tuttum bu söze anlamlar biçtim, bulduğum her kelime cümleme büyük geldi. Kalktım kelimeleri yaktım. |
|
348
|
|
|
|
|
Ne çok şey gizleriz içimizde ve bunca gizlenmiş sırlarla birlikte yaşamak ağır gelivermiştir günün birinde. Sımsıkı kapattığınız kapılarınız sert bir rüzgârla ardına kadar açılıverir. Nasıl açılmış olursa olsun, bir süre açık kalmalıdır. Ve ışık dolmalıdır ruhumuza. Bahar havasını çekmeliyiz içimize, ağırlıklardan kurtulmalıyız. |
|
349
|
|
350
|
|
|
|
|
“Yaşasın!” deyip gülümsedi kendine, camdaki yansımasına bakmadan yine. Çok anlamsızdı her şey. Korkunçtu ayrıca. Korkunçluk içini kanatan, acıtan duyguda değildi; Her şeyi açık ve net anlamasındaydı.
|
|
351
|
|
|
|
|
Devrik de olsalar, cümleler benim. Ben, kendi dünyamda açtığım işte bu pencereden bakıyorum hayata. |
|
352
|
|
|
|
|
-Bu satırları okuyorsanız, ve tanışmamışsak, benimle tanışma şansını kaçırmışsınız demektir. İnşallah buraya geldiğinizde artık; demem de hoş kaçar mı bilmiyorum. Beni görmek değil de, hissetmek için ruh çağırmanız gerekebilir. - Acılar yalnız olduğunuzda çıkan hayaletler gibidir. Asla yalnız bırakmayın onu.AG |
|
353
|
|
|
|
|
Yakıp geçmiş yüreğimi en derininden... |
|
354
|
|
|
|
|
..Hani hep aklınızın yüreğinizin en kuytu köşesindeydi.. |
|
355
|
|
|
|
|
hiç tanımadığım baba'm ile cesaretimi toplayıp ilk yüzleşmem.. |
|
356
|
|
357
|
|
|
|
|
Bahçemizde ağaçlar vardı . Elma ağacından kiraza salıncak kurmuştu babam . Her sallanışta patır patır dökülürdü çürük elmalar. Öğrenmiştik sağlamlık ve direnç arasındaki ilişkiyi... Sallanırdık ve rüzgarla uçuşurdu sarı buklelerim. Gökyüzünü seyre dalardım. Daha çok küçüktüm bulutların aslında birer hava boşluğu olduğunu öğrenmem ve evet bu benim ilk hayal kırıklığımdı.
|
|
358
|
|
|
|
|
Her an ensemizde bekleyen zamanın kılıcı, akıttığımız kan gibi yasadığımız her dakika, akıttığımız kan gibi yakıcı. |
|
359
|
|
|
|
|
İnsan kendisi yerine başkalarını eleştirirken çok daha acımasızdır, hatalarımı görebilmek, kayıplarımdan kurtulabilmek için bu sefer kendime siz diye hitap etmeyi seçtim. |
|
360
|
|
|
|
|
Yaşam, hazan vurgunu; mevsimlere, kitaplara, emin bir yüreğe sığınacağım hiç aklıma gelmezdi. |
|
Anasayfa
