• İzEdebiyat > Öykü > Toplumcu |
221
|
|
|
|
Gerçek hayatlar apaçık dururken kurguya ne gerek ver ki... Hayatımızdan yansıttıklarım zaten yeteri kadar çalkalayıcı, hırpalayıcı ve yongalayıcıyken... |
|
222
|
|
|
|
Adam elindeki gazeteyi bırakıp giderken,gözünde Doğu Türkistanlı adamın yüzü canlandı,sanki kendisiyle konuşur gibiydi;
-Sağol gardaş,sağol...sağol...
İçinin burkulduğunu hissetti. |
|
223
|
|
|
|
Ama nedense bu aralar kimse benden yer istemiyor. Her otobüse bindiğimde içim içimi kemiriyor. Ön sıralarda bir koltuğa oturup; yaşlı bekliyorum. Gözlerimi dikiyorum kapıya, karayı görmeyi uman kaptan gibi ufukta belirecek beyaz saçlı kafalarla huzur buluyorum. Merdivenlerden zor çıkan bir yüz görünce heyecana kapılıyorum; bu kesin benden yer ister diye. Aksi gibi de bir türlü yer istemiyorlar. Sonunda dayanamayıp ben kalkıyorum ayağa. |
|
224
|
|
|
|
Maddi ve manevi birçok değerimizi yitiriyoruz. |
|
225
|
|
|
|
Açlar-toklar, üstler-altlar, zenginler-fakirler, varlar- yoklar... |
|
226
|
|
|
|
sadece birkez daha düşünelim hatta düşünebildiğimiz kadar .......ne düşündüğümüzü bilerek. |
|
227
|
|
|
|
Hayatın içinden bir öykü. |
|
228
|
|
|
|
Kısa yoldan köşe dönmenin hayaliyle yaptığı işlerin sayısı çoktu. Yapmadıkları ne kalmıştı ki? İki kardeş her şeyi denemiş ama düşledikleri zenginliğe ulaşamamışlardı. Yaptıkları işten dürüstlük ve doğruluktan eser olmadığının farkındaydılar. Başkalarına |
|
229
|
|
|
|
Varoşlar büyük kentlerin yamasıdır. Daha doğrusu yamalı bohçalarıdır... |
|
230
|
|
|
|
İşsizliğin,Yoksulluğun ve Yozlaşmanın Toplumu bir ahtopot gibi sardıgı bir ülkede Türkü tadında tanışmak dayanışmak ve Umudu paylaşabilmek...Coşku da kaygı gibi bulaşıcıdır.. |
|
231
|
|
|
|
Şan, şöhret, makam hırsı, hepsi annemde vardı.Ünüversitede başarılı profösördü.Araştırmaları, işinde başarııyla yükselmesi derken ben bir köşede sevgisiz kalakalmıştım.Annemin içindeki hırs beni kinlendiriyor her gün birazdaha canavarlaştırıyordu.hep erteliyor hep erteliyordu. Ertelediği yıllar 20 yıl olmuştu.
Oysa ben anne şefkati merhameti istiyordum. O başka yerde bulunmayan sevgi kucağuna başımı yaslamak istiyordum.Babamdan ayrı yaşıyordum. Herşe sahiptim, mutluluğumuz hariç.
|
|
232
|
|
|
|
Uçsuz, bucaksız topraklarda düşünüyor maganda. Otlayan hayvanlarına bakıyor, çevresine, sağına, soluna, uzaktaki tepelere bakıyor. Sırt üstü çimende uzanmış maganda, bazen ağaçlara, bazen kelebeklere, bazen de aletine bakıyor. |
|
233
|
|
|
|
Xaco'yu anlamak, delirmekti belki de... |
|
234
|
|
235
|
|
|
|
Şu sıralar duyduğunuz salâ ise önceki gün öldürülen Terzi Rıza Abbasoğlu için. Bugün okunan ikinci vefât salâsı. |
|
236
|
|
237
|
|
|
|
amaçları uğruna ölümü bile göze alan insanların hikayeleri |
|
238
|
|
|
|
öyküsel olarak yazmış olduğum yazıyı senaryolaştırıp sizinle paylaşmak istedim arkadaşlar yorumlarınızı bekliyorum. |
|
239
|
|
240
|
|
|
|
…ak yüzlü ,ak elli teyzelerimiz onlarda gitti biten bir plak gibi kesildi sesleri,gülüşleri kesildi… gitti teyzelerimiz düşüp amcalarımızın ardına ,tutup çocukluğumuzu ellerinden…onlarda gitti… |
|