..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Başka dillerle ilgili hiçbir şey bilmeyenler, kendi dilleriyle ilgili de hiçbir şey bilmiyorlar. -Goethe
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Bireysel
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Sevdalanalım
Orhan Bani
Şiir > Garip

Hadi, yine öyle bak seviyor gibi, yeniden yak yüreğimi Kızarsın yüzüm, tutulsun dilim, bir garip olalım, sevdalanalım Vakit çok mu geç, sevemezmiyiz, ağarmış saçlarımın suçu benimmi? Varsın geçsin yıllar, ağarsın saçlarım, yine öyle bak, beraber yanalım Pek bir şey söyleme, seviyorum deme, yıllar çok şey aldı, sözüm yok kendime Ben yine suskunum, ben yine sensiz, bir nedeni yok, seviyorum nedensiz Gönül had bilmiyor, yak ki yanalım, dö

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Bireysel
301 
 Gölge  (Eylem Yurtsever)

Kelimeler, yazmak, bulantı ve gölge.
302 
 Yamalı Yaman  (Cumhur Çırnaz)

Fotokopiden yaşamlara dair...
303 
 Temizlenemeyen  (Hilal Fırtına)

Çıkmak istiyordum bir an önce bu hayalet evden. Söyleyecek bir şeyim yoktu. Herkes kendi bilinçaltını ancak kendisi temizleyebilirdi. Ona son bir kez sarıldım ve çıktım.
304 
 Düşler Aleminde Bir Düşüm  (Sinan Yıldırım)

Sorular sorma sende ferman veren padişahlar gibi bana çünkü ne ben o Sinan’ım nede sen o padişah. Bir nedeni var işte her şeyin. Bir düş bir gülüş, bir umut bin mutluluk.
305 
 Ben Düştüm Şehir Kalktı Şehir Düştü Sen Kalktın  (Ali AYDOĞDU)

bronz gökyüzünün beyaz gölgeli kadını hayat çizginde dikilen terin sabahlığında bir yol orada ayaklarını sürüye sürüye yürüyen bir adam silueti görürsen ya düşmek üzereyim ya parmağına tutunuyorum sıkma avuçlarını hışımla, acından emekliyim
306 
 Fark Ediş  (Burcu Özdamar)

Ve fark etti, en zifiri karanlıklarda bile insanın içinde bir umut, ışıltısıyla öylece durup bulunmayı bekliyor...
307 
 Doğmamış Çocuğa...  (NESRIN AKSU)

308 
 Kimse de Bulamadığın Huzuru Yazılarda Bulabilirsin.  (Elif Yıldız)

Yazı yazarken kalemi değil, duygularımızı kullanırız..
309 
 Sevdalı Bir Şey - - 1  (Serpil Başak)

Bir ülkenin geçmişine benzer, insanlarının geçmişi de.
310 
 Ruh Dökümü  (Celal Çelik)

Vazgeçtim. “Hayat” dediğin uzun bir intihardan başka neydi ki zaten. Tek farkı yavaş yavaş gerçekleşmesi ve ölmek için senin ek bir çaba göstermene gerek bırakmamasıydı.
311 
 İki Konuk  (seçkin gündüz)

Kolundan tutup çekmek:Çekip almak. Uzaklara koşmak:Kaçmak. Onunla el ele. Dönmek. Savrulmak. Bomboş. Yerlere uzanmak,uzaklara saçılmak istiyordu. Bunları da yapabilmeliydi
312 
 Herşeyin Görünen İki Yüzü Vardır  (diydembaylan)

Duygusallık zordur Elif.
313 
 Karşı Evdeki Işık  (eyyüp yıldırmış)

Alnı cama dayalı genç adam, sokağı seyrediyor. Fersiz ve yorgun gözlerinin izin verdiği mesafeye kadar hemen her geleni geçeni izliyor genç adam. Gözleri ile sokağın başında başlayan bu eşlik ediş, kendi evinin önünde devam edip mahalle bakkalında son buluyor.
314 
 Yarım  (Feraye)

Eğer bir aşkı yüreğinde öldürebilmek güçse, ne kadar güçlü olduğumu ispat ettim sana da kendime de. Her gün bir gün öncekinden daha eksikti yüreğim, ama bir önceki güne göre daha güçlü uyandım her sabah.
315 
 Mert ile Suna  (Ayça)

Gün şehrin yüksek binalarının florasan ışıkları gölgesinde geceye dönüyordu.
316 
 umutların bittiği yer  (Duran Çetin)

Geçmiş bir anda gözünde canlandı. Bir elektirik hızıyla geçti beraberliği: suyun derinliklerindeki eşini istedikleri gündeki heyecanı... nişanını... evlendiği gündeki mutluluğunu... evliliğinin üzerinden geçen üç yılı... Yalnız bırakmammalıydı. Kavilleri
317 
 Gecikmiş Papatyalar  (Nilay Aksu)

Bak bunu sana pek söylemezdim ama, çok güzeldin, çok güzel... Dipdiri ve yumuşacık. Sana baktıkça kendi bedenimden iğreniyordum ben ve sana ayak uyduramadığımdandı bütün huysuzluğum.
318 
 Yaş, Yirmi Dokuz  (erhan bayraktutan)

Suat güneydoğu sınırında bir ilçede çalışıyordu. Memurdu. Askerlik hizmeti dahil beş yıl olmuştu geleli bu bakımsız, geri kalmış sınır kasabasına. Doğuda büyük bir şehirde doğmuştu. Sıcağa alışkın değildi. Memleketinde yazın bile insanı serinleten bir rüzgar olurdu. Burası öğle değildi. Boğucu, kavurucu bir sıcak vardı bu kasabada.
319 
 Atsam mı Atmasam mı Derken...  (seçkin gündüz)

Burnu terli gözleri yumuk.
320 
 Kaybetmek  (Gülnihal Bulut)

Aslında kafamda kurgulayıp durduğum insanı bir huzur evi (huzur evi ifadesinden nefret ediyorum) ziyaretinde tanıdığım yaşlı bir insanın öyküsüne bağlıyarak anlatmaya çalıştım.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ardışık
Tayyibe Atay
Şiir > Sürrealizm
Fırtına
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Büyümek
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Azurit Yolu
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Gün Doğdu Seherden
Yeter Özhal
Öykü > Aşk ve Romantizm
Kim Bilir?
Yûşa Irmak
Öykü > Bireysel
Yalnızlık
Ersin KURT
Öykü > Bireysel
Maviden Bozma
PINAR ÖNALAN
Öykü > Bireysel

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.