• İzEdebiyat > Öykü > Sevgi ve Arkadaşlık |
181
|
|
|
|
Biribirne kavuşmak için türlü zorluklara göğüs geren, ancak kaderin oyununa her seferinde yenik düşen Serap ile Ekrem'in öyküsü.. |
|
182
|
|
|
|
İki eski sevgilinin eşleri öldükten sonra karşılaşmaları |
|
183
|
|
|
|
Taksisi ile cadde ışıkları altında yol alıyordu. |
|
184
|
|
|
|
her geçen gün sakladığım takvim yapraklarını
teker teker yakacaktım zamana inat
senin dudaklarından içecektim şarabı |
|
185
|
|
|
|
Tahta sandalyeye oturarak masanın üzerinden bir kitap aldım.. |
|
186
|
|
|
|
Duygularımın doruğa ulaştığı bir gecede yazdım.Arkadaşlar bu öykü bana aittir.Tüm hakları bende saklıdır. |
|
187
|
|
|
|
Çevremizdeki Yusufları gördükçe içimizdeki Yusuf'u daha iyi tanıyacağız.
Yusuf' u herkes tanırdı. Dizlerinin altı yoktu. Kimse tam olarak bilmezdi bacaklarının niye kesildiğini, niye evin de değil de sokaklar da paçavralar için de soğuk kış günlerinde yattığını da. Bir hayvana acır gibi acırdı insanlar ona. Sonra unutur giderlerdi. Sıradanlaşırdı Yusuf. Film de dikkat çekmeyen bir figurana dönüşürdü.
|
|
188
|
|
|
|
An-mavi olaydı.
An-eflatun olaydı.
An-kara olmayaydı.
|
|
189
|
|
|
|
Bizler ve bizim gibiler daha rahat ortamlarda büyümüşlüğü, anne baba sevgisine tokluğu, şımartılmanın vermiş olduğu küstahlığı Kadriye gibi kadınları, anneleri görünce anlarız. Onlar için üzülmek bir nevi şükür sayılır bizler için. |
|
190
|
|
|
|
Uykusunu alamamıştı ama yeniden uyumak ta istemiyordu. Nasılsa uykuya dalar dalmaz yeni bir rüya başlayacaktı. Ve ona anasından doğduğuna bin pişman edecekti. Uykuların insana bu denli eziyet edeceğini hiç düşünmemişti. Yatağın kenarına uzanıp bir sigara |
|
191
|
|
|
|
Birer birer gittiler yaşamımdan . Herbiri ayrı bir yaraydı , her biri ayrı bir yaşanmışlık, güzel ve çirkindiler , umutları , umutsuzlukları vardı , sevadaları vardı , en önemlisi insandılar , insan olmayı ve insanları seviyorlardı . Ben onları öylece sev |
|
192
|
|
|
|
Sabahtı, ilk ışıkların gözleri kamaştırdığı bu soğuk eylül sabahında terk edilmiş kentin sokaklarında iki kişiydik. Benim bir iki metre önümde uzun boylu bir gölgeydi yürüyen. Sadece onun hakkında bildiğim gördüğüm tek şey rüzgara karşı savurduğu... |
|
193
|
|
|
|
sevgiler öylesine acı sevgilerki yüreginin yandıgı asla sönmedigi sevgiler |
|
194
|
|
|
|
Mesafelere ancak sevginin ve dostluğun gücü ile meydan okuyabilir sevenler. |
|
195
|
|
|
|
Bakın şu gelen kara buluta
Rüzgardan pelerini ve bohçasında karla
Ciçekler ızdırapta, ağaçlar yasta
Kanla karışık göz yaşı var yine havada
Bakın dalgaların öpüp öpüp kaçtığı şu kayalıklara |
|
196
|
|
|
|
Sevmek...Tanrının bize bağışladığı en yüce duygulardan bir tanesi...Yaşamımıza renk katan yegane şey. Sevmek ve sevildiğini hissetmek, hissettirmek. Sevmek... her şeyi, dünyayı, yaşamayı, insanları, kuşları, çiçekleri, denizi, suyu, herşeyi, kendimizi bir |
|
197
|
|
|
|
vedalar uzak sevgiler ulaşılması imkansız aşklar sevgiler sevgi öylesine yaşanmalıki yıldızlar şahit olmalı bu sevgiye |
|
198
|
|
|
|
Hayatı yaşayın ve yaşadığınız hergün için Allah'a şükredin!Çünkü hayat herşeye rağmen güzel... |
|
199
|
|
|
|
hüznü ve mutluluğu aynı anda hissetmek |
|
200
|
|
|
|
Peter, onu almaya gittiğimizde kafayı çoktan bulmuştu. Partide de litrelerce birayı mideye indirdi. Durumunun pek de iyi olmadığını göre biliyorduk, ama hepimiz çok eğleniyorduk ve onu durdurmaya çalışmadık. Bu, o gece yaptığımız en büyük hataydı… |
|