..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamın tanımı yoktur. -Halikarnas Balıkçısı
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > HAMZA EKİZ




15 Eylül 2009
Aynalar  
HAMZA EKİZ
AYNALAR ANLATIR İNSANA İNSAN OLDUĞUNU!....


:AICC:
Düşlerin ötesinde akıyor zaman ve umutlar kırılgan bir dal misali. İnançlar, duygular sıcak çöl kumlarının kısırlığında.kurumuş bir dere yatağını andırıyor hayat, balçıklarında gezinen kendilerini kral sanan sineklerin vızıltısında.Ve gelecek; dere kenarında geçmişte akan buz gibi suya hasret kalan dallarına hüzün işlemiş, yaprağına kayboluş düşmüş ağaçlar bütünü. Kavurucu güneş yakarken toprağın üzerine serilen umutları, esen poyraz külleri savuruyor bilinmezliğe. Kayboluşlar düşüyor damla damla yeryüzüne hüzün dolu bulutlardan. Sahte kahkahalar süslüyor yüzleri. İnsanlar kalpazan misali sahtelik kokuyor. Ve tükeniyor ömür, yalnızlıklara gebe kalıyor geçen zaman.

     Yar dudağı rengiyle, içini ısıtan bir tat buluşuyor dudaklarında imdadına yine yetişiyor Tanrı’nın yasakladığı üzüm suyu. Günahların gölgesinde sigaraya sarılıyorsun geçmişten gelen günahları da yakmak adına. Ama çektiğin her nefeste işlediğin günahlar saplanıyor ciğerine.her nefeste tükenişi yaşıyor her yudumda var oluşun gölgesinde kalıyorsun insan olarak. Dünyanın bedenine ve ruhuna bulaşan kirini arındırıyor içtiğin kanına karışan günah, sen insan kalarak en büyük sevabı işliyorsun farkına bile varmadan beklide Sevablar yalnızlık girdabında yok olurken, yalnızlaşan zaman içinde ölüm kokuyor sevdalar. Sevdalarına bile ölüm düşmüş bu hayatta tüm yaşam damarların kurumaya başlıyor.Çevresine veba mikrobu bulaştıran fareler sarmalamış dört bir yanını, tüm tabiat kirlenmiş ne aşk kokan yaseminler, ne Nazım ustayı ayakta tutan kırmızı saçlar nede yüzlerde oluşan gamzeler hayata bağlıyor seni. Ne kokularını duyuyorsun çiçeklerin nede renklerini görüyorsun. Yüreğin körleşiyor bu karabasanın ortasında. Kelimeler anlamsızlaşıyor ve suskunluklar sarıyor bedenini. Susuyorsun.

     Tüm hücrelerin yorgun. Koşmak, bağırmak, mücadele etmek, yahut sevmek, aşık olmak yada sevdanı haykırmak derinden zor geliyor. Adımlarının yere basarken sana verdiği güven yerini monoton bir hayat içerisinde sadece yapıldığı için yapılan bir olgudan öte bir şey değil.sesindeki inanç veren ton yerini savruk ne nereden gelip nereye gittiği belli olmayan bir tınıya bırakmış. Yaşarken öldürülmüşsün hunharca. Ve seni öldürenler çalmışlar sende sana dair, yaşama dair ne varsa. Sana kala kala ölümün soğukluğu ve çaresizliğin adı kalmış. Senen çaldıklarıyla bu hayatı yaşayanlar hırsızlıklarını gizleyip insanlık onunu oynamışlar hayatın sahnesinde sen seyirci bile olamazken. Yeri göğü inleten alkışlarla ayrılmışlar sahneden, ustalıkla yaptıkları hırsızlığın affı olmuş her bir alkış. Çevrelerindeki sahte dünya içinde yok oluşa yürürken o seri katiller, sen yalnızlıklar içinde var olmuşsun hep, yüreğin ne kadar acı çekse de ve gözleri yıkasa da yanaklarını karanlık gecelerde.

     Kadehteki günah tükenirken yavaştan ve yaktığın sigarayla zehirlenirken günahların, bu zehirden ve günahtan daha tehlikeli yüzleri düşünmeye başlar beynin. O sahte tebessümleri, o sahte duyguları takılır aklına ve beynin bu sahtelikleri daha fazla sorgulayamaz tıkanır. Sen işlediğin onca kadeh kadeh günaha rağmen bakarsın aynadaki yansımana utanmadan. İçindeki acıların erittiği yüzünde kıvrım kıvrım küfürler oluşmuştur renkleri belli belirsiz. İşte o zaman merak edersin derinden ve çocuksa bir heyecanla, acaba seni bu hale sokanların aynaya baktıklarında gördüklerini ve düşündüklerini. İnsanlardan sakladıkları yüzlerini aynada gördükleri zaman onlar neler düşünüyorlar. Kendi kendilerine bakınca o yüzlerindeki maskeler ve makyajlarda olmuyor onları sevecen ve sempatik gösteren. İşte o an Musa’nın asasıyla ikiye ayrılan kızıl deniz misali inanlıklarıyla hayvanlıklarının arasında kalıyorlar mı acaba ve çekince Musa kızıl denizden asasını yaşadıkları dünya boğuyor mu ruhlarını?

     Son günahı da yudumlarsın ciğerlerini tüketen sigara eşliğinde. Kalem veda eder tertemiz yarine hayat kararır ve sen yalnızlığın içinde kaparsın gözlerini bir soluğa hasret kalarak. Ayna seni bekler güneşin ilk ışığına hasret bir adem görmek için yıkıntıları ve küfürleri ile. Ya o katillerinin aynası. Oda sabaha düşmen olur geceye dost, makluktan korktuğundan dolayı.


www.hamzaekiz.com



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Değişim
Şuursuz Bir Yazı…
Unutmadımaklımda!..
Dost Kokan Bir Dem’de….
Âlim Olup Anlayana…...
Benim Halkım
Yeter!..
Birgün Daha Geçti…
Ya Siz?
Temmuz Adın Kalleş Olsun!

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gülüp Geçin……
Sen Sevmek Nedir Bilirmisin?
Biz Kimiz*
Ama Ben Seni Çok Sevdim…….
Yorulur Mu Bir İnsan?
Tatlı Bir Hayaldir Benim Köyüm……
Nasıl Bir Sevdaya Sevdalıyız Biz?
Sevda
Çocukça Bir Tebessüm…
Bir Dosta İnceden Sitem…...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yürek Sızısı [Öykü]
Gökyüzü [Öykü]
Kalemle Aydınlanan Düşler [Öykü]
Hişt Oradakiler…. [Eleştiri]
Gündem [Eleştiri]
Asosyal Bir Paylaşım [Eleştiri]
ve Zaman Durdu…. Konuştu Yürek Pervasızca…… [Eleştiri]
Yeni Türkiye!.. [Eleştiri]
Yoruldum [Eleştiri]
Olacak Tabi O Kadar [Eleştiri]


HAMZA EKİZ kimdir?

İNSAN OLMAYA ÇALIŞAN BİRİ İŞTE.

Etkilendiği Yazarlar:
CAN YÜCEL


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © HAMZA EKİZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.