• ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
1
|
|
|
|
Aman ver þu fincaný da kahve falýna bir bakalým, dediler mi, ben hemen oradan výnnnn, kaçarým baþka yerlere. Hiç gerek yok. Ben kaçarken onlarda benim fincaný almýþ, peþimden koþarlar ’’Amann abi dur ne olur bu sefer olsun bakalým falýna, neyse halin çýksýn faaalin.’’ gibi cümleler kurarlar. Ben öncesinde ve sonrasýnda hazýrlýklýyýmdýr, onlar benim fincaný ellerine aldýlar mý, ben de müzik açarým bazen söylediklerini dinlememek için, sýrf bana inat kýzdýrmak için yaparlar... |
|
2
|
|
|
|
Duvara dayalý merdiven gördüðüm zamanda kötü olurum. Altýndan geçmek istemem. Evet kötü bir gün olacak diye içimde hisler vardý var olmasýna da, iyi de olabilir diye de düþünürüm. Evden çýkarken, o Bakara’nýn 255. ve 256.sý dökülür dudaklarýmdan, ayný þekilde eve girerken de... Bu kadar tesadüf olabilir mi bir günde? Muz kabuðu yerde ve de merdivenin altýnda. Merdivenin üstünde de bir adam, elinde fýrça ve takýlý küçük boya kutusu... |
|
3
|
|
|
|
Evet evet size buradan sesleniyorum, sinek biraderler, gardaþlar, ibibiklerim, zibidiler, eðri bodikler, vatandaþlar. Artýk kara sinek misiniz yoksa sivri cinsinden bir sinek misiniz orasýný bilemem... Belki de çok büyük At Sineði denilen sineklerdensiniz... Bana fazla yaklaþmayýn, bakýn sizi buradan uyarýyorum, fena yaparým... |
|
4
|
|
|
|
Bir masa, bir daktilo ve ben. Tak tak da tak tak tak tak da tak tak... O zamanýn hantal daktilolarýndan. Þimdilerde öðrendiðime göre Hindistan’da ki en son daktilo fabrikasý da kapanmýþ. Aslýnda kapanmýþ demeyelim de bilgisayar klavyelerine yenik düþmüþ. Daktilolar artýk bundan sonra tarihi eser sýnýfýna girer bence... |
|
5
|
|
|
|
Ya Hatun þu Ýnce Memedi bulamýyorum gördün mü bir yerlerde... Mehmet iþtedir þimdi ’’Benim oðlanýn bir ismi de Mehmet.’’ O onu diyor... Yahu ne Mehmet’i ben roman olan Ýnce Mehmedi soruyorum sana sen bizim oðlandan bahsediyorsun bana... Haným ’’Haaaaa! Sen kitap olan Mehmedi soruyorsun.’’ Görmedim ama burada bir yerlerdedir mutlaka... |
|
6
|
|
|
|
Yine rüyalar, yine kuruþlar ile cebelleþmeler... Tam yolda yürürken kocaman bir binanýn üzerinden benim üzerime bir kuruþlar, beþ kuruþlar, on kuruþlar yaðýyor... Tam yoldan kuruþlarý toplayacaðým zaman, on kuruþlardan birisi dile gelip ’’Hoop hemþerim hooop üzerimize sakýn basma, topla bizi topla on tanemiz bir lira yüz tanemiz on lira yapýyor, ne haber koçummmm!’’ böyle bir muhabbete dalýyoruz kuruþlar ile... |
|
7
|
|
|
|
Ýpekçiyim daha küçükken rahmetli babam, eniþtem, teyzemler tatile gitmiþiz Didim'e... Yeni yeni aðzýndan kelimeler çýkýyor, konuþturmaya çalýþýyorlar ''Anne, baba, kelimelerinde sýkýntý yok gibi, hadi kýzým bir de eniþte de bakalým.'' Yok, demiyor, demeyecek gibi... Ertesi gün bir daha ''Hadi yavrum eniþte de söyle bakalým çok kolay.'' Yok, yok, demeyecek galiba...
|
|
8
|
|
|
|
’’Antalya’nýn Alanya ilçesinde bir vatandaþ kazaya karýþan aracýný iple binadan aþaðýya sarkýttý. Aracý binaya dik þekilde asýlý halde gören vatandaþlar hayrete düþtü. Aracýn görüntüsü sosyal medyada da yayýnlandý. Çok sayýda kullanýcý bu görüntüyü ’ilginç bir ceza yöntemi’ olarak yorumladý. Ýlginç olay, ... Mahallesi’nde meydana geldi. Bir vatandaþ geçtiðimiz gün kaza yaptýðý aracýný ön tampon bölgesinden yaþadýðý binanýn çatýsýndan iple astý.’’ BASINDAN |
|
9
|
|
|
|
Eðer ki patlýcanlar biz oturtma olmak istemiyoruz, sen en iyisi bizden Ýmam Bayýldý yapsan, nasýl olur derlerse, bu sizin için büyük bir sýkýntý olacaktýr... Bir de þöyle bir þey var patlýcanlar için bir yerlerden oturma izni almak gerekir mi gerekmez mi bunu da bir araþtýrmamýz lazým... Birçok çocuk patlýcan ile yapýlan yemekleri sevmeyebilir. Ben kendimden biliyorum, bende sevmezdim. Sonra büyüyünce sevmeye baþladým Ýmambayýldýsýný da baþka baþka patlýcan yemeklerini de... |
|
10
|
|
|
|
Kim bu gece kuþu yada kuþlarý? Uçar mý, kaçar mý, kanatlarý var mý? Hemen Baykuþ mu geldi aklýnýza? Gelmesin gelmesin... Gece kuþu bendeniz oluyor efem... Geceniz sessizliði ve sakinliði içinde sabahý bulmaya, sabaha varmaya gayret gösteriyoruz... |
|
11
|
|
|
|
Hani þu Cem Karaca’nýn garip bir þarkýsý vardý "Dön baba dönelim rep rep. Gebeþte tayyuþ ille de kýrk bir rep rep." Aynen o durumlar þimdi bizdeki... Dön dön de nereye kadar? Mevlevilerden semah dersi de almadýk ki... Onu býrak politikacýda deðiliz... Ama þunu da biliyoruz tabi ’’Nereye dönersek dönelim mabadýmýz illaki arkada kalýyor.’’ Vay be tespite bak, kim yaptýysa müthiþ... Benim yapmadýðým kesin...
|
|
12
|
|
|
|
Siz de iþi býrakýp, emekli olup kendi evinize tayininiz çýktýysa Kadrolu Bir Ev Erkeðisiniz. Ýstediðiniz kadar deðilim deyin... Ayrýca Kadrolu Ev Erkeði olmakta çok kötü bir þey deðil. Kadrolu olduðunuz halde bu kadrodan çýkartýlma ihtimaliniz de asla yok, Allah göstermesin karýnýzdan boþanýp ayrý kalmadýðýnýz müddetçe. Tazminat talebiniz olmadýðý gibi, buna þaþma durumu da olmayacak. |
|
13
|
|
|
|
KARAGÖZ ÝLE HACÝVAT: KARAGÖZ BÝLMECE SORUYOR
Karagöz: Hacivat bir bilmecem var.
Hacivat: Sor Karagözüm, sor da bileyim.
Karagöz: Bir elin sesi var, iki elin nesi var.
Hacivat: Bilmeceyi yanlýþ sordun. Bir elin nesi var, iki elin sesi var diyecektin. |
|
14
|
|
|
|
Sam amca bu Baydýn Dayýnýn, Trampa Biraderin de Amcalarý... Birde Ortanýn doðusunda hayýrsýz haylaz bir yeðeni var Netende bir Yahu... Bir türlü soramýyor bu Netende bir Yahu adlý yeðenine, neden yahu, neden, diye...
Durmadan O’na masumlarý katletmesi için silah milah gönderiyor, onlarda kendilerini ilah filan sanýyor, sanki o canlarý kendileri vermiþ gibi... Sam Amcayý bir arayalým bakalým belki bize söyleyecekleri vardýr... |
|
15
|
|
|
|
Þimdiki bebeler pek misket oynamayý bilmezler... Alparslan abimiz var mahallede... Misket dehasý adeta... Kitabýný yazmýþ bu iþin o tarihte... Yazýn evimizin önünde misket oynuyoruz ama hep Alparslan abi kazanýyor. Adamýn kavanozlar içinde dolu dolu misketleri var. Bazen gýcýklýk olsun diye kavanoz içinde misketleri getirip bize gösteriyor... |
|
16
|
|
|
|
Oðlan büyüdü, geldi onsekiz yaþýna. Reþit oldu bir de ehliyet aldý yaþýna girince, biz de arabanýn arka koltuðuna doðru kayýyoruz yavaþ yavaþ. Oh be biraz da siz sürün ben arka koltukta keyif çatayým. Biz yaþlanýyoruz yavaþ yavaþ onlarda çocukluktan gençliðe adým atýyor haliye, olgunlaþýyor, düþünce ve davranýþlarýda ona göre deðiþiyor ve geliþiyor. Bakýyorum da benim gençlikte sergilediðim davranýþlarý üç aþþaðý beþ yukarý onlarda sergiliyorlar, çok da büyük hatalar yapmadýlar mý kýzamýyorsunuz keratalara... |
|
17
|
|
|
|
Arkadaþýmýz Nejat’a kallavi bir þaka yapacaðýz ama öyle bir þaka olmalý ki yýllarca unutmasýn. Hemen hazýrlýklara baþladýk. Önce patlayan sigara vereceðiz sonra patlayan sakýz sonrada uydurulan sefer görev emri ile askere yollayacaðýz... Zaman ve zemin uygun. Birinci Körfez Savaþý zamanlarý... Epey uzun zaman geçmiþ. O günlerde çok çok kýzmýþtý... |
|
18
|
|
|
|
Emekleyerek mi giriyordu, sürünerek mi giriyordu koltuðun altýna? Aklýna esiyor, sen baþka bir yere bakýyorken o da hemen kayýyordu koltuðun altýna. Koltuðun altýna girdi mi oradan çýkartmak büyük problem oluyordu... Caným cicim diyorsun anlamýyor, Katiya yapma böyle çýk oradan diyorsun onu da anlamýyor, ancak senin tutup elinle çýkartman gerekiyor, o zaman yelkenleri suya indiriyor. Zaten Katiya bir makine, temizlik robotu, ama o bizim bir tanemiz... |
|
19
|
|
|
|
Memleket Orta Zekalýlar Cenneti... Orta Zekalýlarý sakýn hafife almayýn. Normal zekanýn bir týk altý yani öyle söyleyeyim... Maþallah maþallah, aman nazar mazar deðmesin. Barýþ Manço’nun o eski þarkýsý geliyor hemen aklýma hani sözleri var þöyle ’’Heeeey koca topçuuuuuuu, þu daðlara yan geleeeeeee.’’ Topçu dediðin zaman durup bir beþ dakika düþüneceksin, olmadý, beþ dakika yetmez on hatta on beþ dakika düþünmeli... |
|
20
|
|
|
|
Yok, yok kimseleri tavlamýyoruz. Bacanak ile tavla oynuyoruz. Seneler var elime almamýþým. Bilirimde oynamam. Oynarým da yenemem... Yenilirim de kýzmam... Sevmemde, her zaman satrancý tavlaya tercih ederim, ama bacanak ’’Gel sana biraz ders vereyim.’’ deyince, tabi kaçmak olmaz, oturduk tavlaya... Bakalým burada kim kimi tavlaya... |
|