..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir sanatçı başarısız olamaz; sanatçı olabilmek bir başarıdır. -Charles Horton Cooley
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zeytinci




1 Ocak 2024
Eşek Şakasının da Bir İki Tık Fazlası  
Ahmet Zeytinci
Arkadaşımız Nejat’a kallavi bir şaka yapacağız ama öyle bir şaka olmalı ki yıllarca unutmasın. Hemen hazırlıklara başladık. Önce patlayan sigara vereceğiz sonra patlayan sakız sonrada uydurulan sefer görev emri ile askere yollayacağız... Zaman ve zemin uygun. Birinci Körfez Savaşı zamanları... Epey uzun zaman geçmiş. O günlerde çok çok kızmıştı...


:CGC:

Şakayı sevende vardır sevmeyende. Kimi geniş adamdır kaldırır kimisi de kaldıramaz. Kamera şakalarının bazısı hakikaten çok ağırdır bazısı çekilir cinsten. Benim anlatacağım şakaların epey bir geçmiş tarihi var.

Arkadaşımız Nejat’a kallavi bir şaka yapacağız ama öyle bir şaka olmalı ki yıllarca unutmasın. Hemen hazırlıklara başladık. Önce patlayan sigara vereceğiz sonra patlayan sakız sonrada uydurulan sefer görev emri ile askere yollayacağız... Zaman ve zemin uygun. Birinci Körfez Savaşı zamanları... Epey uzun zaman geçmiş. O günlerde çok çok kızmıştı...

Bizim Hayri haytası epeydir bu arkadaşımız Nejat’a takmıştı kafayı. Bize de anlatınca oluru verdik. Önce patlayan sakız ve sigarayı ayarladık. Daha sonrada birliğine sahte bir sefer görev emri ayarlayacağız. Körfez Savaşı ise Irak da son hızla devam ediyor. Tabi uyduruk bir emir ile askere göndereceğiz ama çok inandırıcı olması ve hiç bir şeyden şüphelenmemesi lazım keratanın. Bunun içinde o zaman Milli Savunma Bakanlığında çalışan Şekip adlı arkadaşımızı ayarladık. Başlıklı zarfı o verecek yazılarını da daktiloyla halledeceğiz bir şekilde... Postacıda tanıdık onu da kafaladık... Tam bir tiyatro yani...

Körfez Savaşı bütün dehşeti ile davam ediyor. Biz sohbet ederken Nejat geliverdi yanımıza, her şey hazır. Hayri ’’Ağzın kokuyor oğlum al bir sakız çiğnesene ’’ dedi... Nejat’ın da o sıralar oğlu yeni doğmuş, hanımı ile de arası bozuk, duruyor duruyor of çekiyor. Sakızı almaya çalışırken sakız bir patladı, bu nakavt, biz yatıyoruz tabi yerlere... Döndü bize ’’Ulan alçaklar yedirdiniz bana bunu.’’ dedi... O arada ben girdim devreye ’’Hadi gel barışalım yak bir sigara.’’ dedim. Bu yine hiç bir şeyden şüphelenmeden sigarayı yaktı, yaktı ama içi barutlu sigaranın. Bir dakika geçmedi o da patladı... Bu başladı belden aşağı belden yukarı artık ağzına ne gelirse sövüp saymaya...

Çalıştığımız pasajın içinde bir müddet kovaladı durdu bizi Nejat, sonra barışır gibi olduk. Antetli kağıdı da ayarlamışız, postacıya da tembih ettik. Pulunu yapıştırdık, içerisine arkadaşın daktilosu ile yazıları döşendik. ’’KKK. lığının gerekli emirleri doğrultusunda en kısa zamanda birliğinize katılmanız için gereğini ve bilgilerinizi rica ederim.’’ Altta uyduruktan imza Piyade Kur. Albay Şevket Koçak... Buna benzer bir yazıydı... Tam metin aklımda kalmamış. Tuvaletten dönerken dükkanına bir girdi zarfı eline verdik. Zarf antetli de olunca elini alnına götürüp ’’Ahanda babayı yedik şimdi anasını satayım aklıma gelen başıma geldi.’’ dedi... Aslında böyle demedi de onları, küfürleri, buraya yazamayız diye böyle ifade ettik...

Nejat’ın amcası da emekli albay Osman Bey. Onu da durumdan haberdar ettik renk vermeyecek kesinlikle... Tabi bu hemen ilk önce telefona sarıldı... Oğlu daha yeni doğmuş bir yaşında. Dükkanda söylenip duruyor. Biz de teselli etmeye çalışıyoruz ’’Oğlum hemen takma kafaya, belki savaş çabuk biter, sen de gitmezsin, hem kardeşlerin var, annen var baban var, bakarlar senin oğlana merak etme, hemen de cepheye sürmezler seni, zaten daha eğitim filan alacaksın.’’ Böyle böyle teselli etmeye çalışıyoruz, onunsa hiç bir şeyi gözü görmüyor, haklı olarak evladım, hanımım ne olacak, diyor...

Bu arada Nejat’ın amcası Osman bey ve hepimizin bir arada olduğu bir ortamda amca ’’Ben o piyade Kur. Albay Şevket Koçağı ta İzmir Gaziemir’den tanıyorum, ben orada binbaşı iken o da yanımda üsteğmendi, bir dediğimi iki etmez o benim ben senin işini çözerim.’’ dedi... Nejat’ın birden gözlerinin feri geldi, kulakları kızardı, yüzü pembeleşti sevinçten. Amcasına dönerek ’’Amca gözünü seveyim sen bu işi çöz, evladım küçük, yeni evliyim daha, sana bir şişe kocaman viski benden hediye.’’ Biz de gülmemek, renk vermemek için kendimizi zor tutuyoruz. Biraz tebessüm etsek anlayacak. Amca ’’Tamam oğlum bana vereceksin bir şişe viski de benimki önemli değil de bir de o albaya da götürmem lazım sen iki şişe al yani.’’ Amcaoğlu ona da he dedi...

1991 yılları Birinci Körfez Savaşının cafcafalı zamanları... İlk gün renk vermedik, ama o gece mutlaka uyumamıştır Nejat. Ertesi gün belliydi hiç uyumadığı ikinci gün bizde ikircikliyiz ’’ söylesek mi söylemsek mi.’’ şaka biraz daha sürerse hanımı da kendi de kalpten gidecek. Bu iki şişe viskiyi almış, getirdi amcasına verdi, biraz kuruyemiş filanda almış amcasına, tabi amca viskiyi içerken ’’Hadi lan hadi senin işini çözdüm oğlum aradım benim adamımı Albay Şevket Koçağı şimdilik gelmesine gerek yok, amcasına viskisini içirsin yeter.’’ dedi... Tabi o bunu duyunca anladı uyduruktan olduğunu Nejat derin bir ohhhh! çekti... Ondan sonrada bize dönerek ’’Bende bunun intikamını sizden bir gün alırım.’’ diyerek yelkenleri suya indirdi... O tarihlerde duyduk ki bu askere gönderme şakasını bazıları da sevdiklerine yapmış, ama ağırdı gerçekten...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonra Bir Gün
İtinayla Kahve Falına Bakılmaz
Muz Kabuğu ve Merdiven
Onunla Çok Güzel Günlerimiz Geçti
Buradan Sesleniyorum
Böyle İdam Görülmedi
Nenişti O Bizim Gözümüzde Senelerce
Patlıcan Oturtma
Gece Kuşu
Geel Geel Geel

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir İki Gazete
Yedi Paket Birinci
Ay Em Ef Biraderler
Karınca Kararınca
Biri Baharat mı Dedi
Çay Kaşıkları
Güzel Bir İnsan Patates Kızartması ve Gazoz
Ben de Saadet Zinciri Kuruyorum
Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı
Maaşını Soruyorum Söylemiyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]
Pazarola [Şiir]
9. 15 Şemsiyesi [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Bir Papatyaya [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.