Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Akabinde , bir miktar arıza arzeden beynimi göstermek istiyorum . Aslında sağ ve sol olmak üzere oldukça verimli çalışan , zamanında ebebeyin olmanın verdiği sorumluluk ile pedagoglara inceletilen , ve inanmazsınız 139 IQ seviyesine sahip olduğunu söylenen bir obje var elimizde. Hoş senleyken pek çalışmıyordu, kalp ağırlıklı takılmaktaydım o dönem...Veya sadece sağ bölümü çalışmaktaydı , hani duygusal, yaratıcı, sevecen , vs. Hani o bölümle sana sevgisini gösteren , aşık olan, stratejik planlamalarını buna göre yapan , ama senin kısa bir süre de tıbba meydan okuyarak IQ seviyesini 0 ‘ın altına indırdiğin beyni... Sonra...Sonra sırada gözlerim var. Senin ardını gördüğünü iddia ettiğin, hayatının anlamı olduğunu söylediğin ama bir anda anlamsızlaşan gözlerimi..Hani sana aşkla, sevdayla bakan, bir damla yaş asılı duran, gözlerinle buluştuğunda içinden volkanlar fışkıran , en derin katmanların tadını anlatan gözlerimi...Bakmaktan korkmaya başladığın anda da , ufka dalan , senden kilometrelerce uzaklaşan gözlerimi... Sırada müzayedemizin en nadide parçası var...Kusurumuza bakmayın , bir miktar kırık...Hatta parça parça ama olsun , yapıştırarak eski verimi alacağınızı düşünmekteyiz...Ne de olsa eski şeyler kıymetlidir...Şöyle yaşamış,görmüş, geçirmiş...Hatıra kokan...Hani çarkın içine girenlere isyan eden ama elden ne gelir ki bir süre sonra çarka itilen bir ruh...İdealistliğin karın ve de ruh doyurmadığı anlaşıldığından beri kendisini zaptetmem biraz zorlaştı...Her gün kendisini ordan oraya atıyor , sürekli söyleniyor , eh hak verirsiniz ki ben de yaşlandım başa çıkamıyorum. Artık vakti olana, kendisiyle ilgilenene vereceğiz. İlk bakıcısı vefasız ve ilgisiz çıktı, herhalde maymun iştahlıydı, çok yalvardı bize verin diye...Biz bakarız, şöyle severiz , böyle besleriz, aman biz bayıldık buna dedi...Ama demekle kaldı. 3 ay dayanabildi kendisi...yokk, 3 dedimse hergün de değil , 2 günde bir; " Ay biz tam şeedemedik, nasıldı bu yani, walla aslında biraz sizde biraz bizde kalsa " demeye başladı. Eh, ruh bu güzellerim, iki ev arasında hırpalanıyor tabii. Biz de temelli geri aldık, ilk aldığımızda pek kıymete bindi, hani kaçan ruh kıymetli olur hesabı. Acıdık , geri yolladık, iki gün sonra yine geri iade ettiler. Oyuncak oldu zavallım ellerinde. O yüzden güzellerim , bunun fiyatı diğerlerinden biraz daha tuzlu... Şimdi , burdan vereceğiniz fiyatlarla bir kıyaslama yapacağız, Allah kıymetini bilene düşürsün bermuda şeytan üçgenini..Toptan hepsine talipseniz ortak müşterekte bir güzellik yaparız, maksat ayağınız alışsın, yok biz tek tek alalım derseniz o zaman pazarlık ederiz...Alıcıları çok şimdi, Allah var...Ama maksat , hani iyi idare dene gitsin de heder olmasın çocuklar... Evet, ne diyorsunuz son fiyatlar bunlar mı? O zaman SATIYORUM, SATIYORUMM SATTIMMMMMM....
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ESRA BAYKAL, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |