..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Tarih, hiçbir zaman orada bulunmamış kişiler tarafından anlatılan hiçbir zaman olmamış olaylarla dolu bir yalan. -Santayana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > İnci Fügen Yılmaz




5 Nisan 2002
Renkler Ruhumda Böyle Yansır  
İnci Fügen Yılmaz
Ben insanları renklere benzetirim. Kırmızı, Beyaz, Mavi, Yeşil, Kahverengi Gri, Turuncı gibi renkler vardır ya. İşte insanlar da öyle renk renktir bana göre.


:CDEA:

Bizi biz yapan, diğer insanlardan ayıran bazı özelliklerimiz vardır. İnsanlar çeşit çeşit. Kimi neşeli ve konuşkandır. Kimi ağırbaşlı, hani şimdi böylelerine cool diyorlar. Kimi çekingen ve utangaçtır, Kimi ise heyecanlı ve atak. Bazı insanlar son derece sakin ve uysal iken bazı insanlar da her an patlamaya hazır bomba gibi dolaşır ortalıkta. Kimi çok konuşur, kimi iyi bir dinleyicidir. Kimi sanatkar ruhludur, kimi spora meraklı. Bazısı klasik müzik dinler, bazısı et yemez…

Sözün özü; Herbiri ayrı bir özellik taşır insanoğlunun. Birini Tarif ederken; Duygusal, Hayalperest, Maceraperest, Cömert, Tutumlu, Sosyal, Mantıklı, Özverili, Bencil gibi ifadeler kullanırız.

İşin en zor yanı da insanın kendini tarif etmesidir. Hani bazen öyle bir durumda kalır insan.
Bir topluluk karşısında kendini tanıtmak zorunda kalır. Genelde şöyle başlanır söze ‘’ Adım şu, falan yer doğumluyum. Şu yaştayım. Evliyim veya bekarım’’ der… Gerisi gelmez..

Bu kadarcık söz, tanıtmaya yeter mi insanı? Öyle çok özellik, zevk, alışkanlık, hayat görüşü ve renk varken insanın aklına, kendini tanıtacağı birkaç kelime bile gelmez..

Ben insanları renklere benzetirim. Kırmızı, Beyaz, Mavi, Yeşil, Sarı, Turuncu, Gri, Kahverengi, gibi renkler vardır ya hani?.. İşte insanlar da öyle renk renktir bana gore.

Kırmızı bana heyecanlı, çoşkulu, maceraperest, gözüpek insanları çağrıştırır. Kafasına koyduğunu yapan, biraz asi ruhlu. Yaptığı herşeyi tutkuyla, aşkla yapan insanlar; Kırmızıdır bana gore. Neşesi , öfkesi yoğun, Arzuları, istekleri sınırsızdır böyle insanların. Dolu dizgin aşık olup, sevdiğinin ayaklarını yerden keserler. Vefada, cefada, sefada yani herşeyde alev alevdirler. Kızgınlık ve nefretleri ise ‘’ Allah göstermesin’’ Denen türdendir. Ateşin rengi olan Kırmızı, işte böyle coşkulu, tutkulu insanları hatırlatır bana.

Beyaz ise eğitim, kültür veya bilim alanında uğraşan insanları anımsatır. Bir de olgun, anlayışlı, dostlukları güvenilir ve sırdaş insanlar beyazdır benim için. Tatlı bir masumiyeti, engin bir bilgeliği bulurum beyaz insanlarda. Eğitici ve öğreticidirler. Dingin ve huzurludurlar. Doğunca beyaz bir kundağa sararlar bebeği, gelinler bembeyaz gelinlik giyer, öleni beyaz kefenle gömerler. Doktorlar, hemşireler beyaz giyer. Öylesi özel ve güzel bir renktir beyaz

Mavi; sanatkar ruhlu insanların rengidir benim için. Gökyüzü mavidir. Denizin derinliği mavidir. Ulaşılmazlığın ya da ulaşılmak istenen şeylerin rengidir mavi. Sanatkarlar da ulaşılmaz gelir bana. Ressamlar, şairler, yazarlar, bestekarlar, heykeltraşlar, ozanlar hep Mavidir.

Yeşil ise doğa tutkunu insanları çağrıştırır. Doğaya aşık, doğal ve merhametli insanlar yeşildir.
Benim babam da yeşildi. Kendisi, Orman yüksek mühendisiydi ve tüm yaşamını doğayı korumak için harcadı. Ağacın yaprağı yeşildir, çimenler yeşildir. Deniz yeşildir, orman yeşildir. İnsana huzur verir yeşil ve doğanın, doğallığın rengidir. Yeşil koruyucu ve kollayıcı insanların rengidir.

Gri; Ağırbaşlı, sorumluluk yüklenmekten hoşlanan, biraz da otoriter insanların rengidir bana göre Bürokraside, Yönetimde Teşkilatlarda görev alırlar. Bir de, hani başımız sıkıştığında; Danışmak, akıl sormak ihtiyacı hissettiğimiz insanlar gridir bana gore. Güvenilirdirler..

Sarı, şefkate, korumaya ihtiyacı olan insanları anımsatır . Yaşlılar, sokak çocukları, kimsesizler, evsizler barksızlar sarıdır.. , İlgisiz sevgisiz kalmışları hatırlatır bana sarı, bir de şefkate muhtaçları.
O yüzden kendi zayıflıklarımızı, zaafiyetlerimizi de sarı görürüm..

Bazen bir olay zayıf düşürür bizi. Bu biten bir aşk acısı, bir kayıp veya bir haksızlık olabilir. Sonra zamanla yeniden kuvvetlenir güçleniriz. İşte sarı o zaman, turuncuya, yeşile hatta kırmızıya dönüşebiliriz.

Kendi ruhumdaki renklerin dünyasında geziyorum .Doğru mu yanlış mı bilmiyorum ama Turuncu, yani Portakal rengi hani Oranj da diyorlar ya. İşte bu renk çılgın, uçuk insanların rengi bana gore. Yaşamı farklı algılayan, uçlarda gezen, çoğunlukla içindeki çılgınlığı, yaratıcılığa dönüştüren insanlar gelir aklıma.

Pembe hayalperestleri , Mor ise ruhsal dalgalanmaları yüksek, biraz egzantrik, biraz da bencil insanları çağrıştırır.

Kahverengi ise, kalender, alçakgönüllü, anlayışlı, yumuşak huyluları hatırlatır.

Renklerin nasıl açıktan koyuya tonları varsa, insan özelliklerinin de tonları, desenleri var mutlaka.

Hiç kimse tek renk değil. Kiminde zemin kırmızı, üzerinde beyaz benekler, turuncu çizgiler, açık yeşil puanlar var. Yani her insan birçok renkten oluşmuş bir gökkuşağı gibi.

Dikkat ettiyseniz, pek siyahtan bahsetmedim. Siyah, romantizmi anımsattığı kadar, biraz da karamsarlığı çağrıştırıyor bende. Doğada fazla kullanılmayan ya da oldukça az kullanılan bir renk siyah. Örtücü ve baskın. Gece siyah, gece katran karası derler ama bence koyu laciverttir.

Şöyle bir çıkın doğaya, gelinciklerde kırmızıyı, papatyalarda beyazı sarıyı, kırçiçeklerinde ise mor, oranj, yeşil gibi yüzlerce hareyi, deseni görürsünüz. Çimenler yemyeşil uzanır, dağlar kahverengi görüntüsüyle haşmetli ve asildir. Gökyüzü beyaz bulutlarla süslüdür ve ulaşılmaz maviye boyanmıştır. Yalnızca, beyaz martıların gözlerinde, minik karıncalarda görürsünüz siyahı.. Yani öylesine az.

Kendi resminizi çizmek de elinizde. Şayet bugüne kadarki renginizden memnun değilseniz veya siyahı fazla kullandıysanız, üzerine kırmızı benekler, turuncu puanlar, beyaz balonlar koyup yeniden renklendirin. Ama asla tek renk kalmayın…

Mart 2002
İnci Fügen Yılmaz









Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yalnızlık
Hayallerinizin Resmini Çizin...
Hala Farketmiyor Musunuz?
Maksat Güzellik Olsun
Kararsızlığıma İkna Oldum...
Sahi Neresi Bu Hoşumuz?

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hergele Meydanı
İki Sevgili
İyiliğim Kötülüğüme Denk Mi?
Kendimi Oldukça Güzel Buluyorum
Anılara Uçmak
Mutlulukla İlintili Şeyler
Öğrencinin Kulağı Kapalı Olamaz
Ah Başım, Vah Boğazım...
Bir Şehri Tanımak Bir İnsanı Tanımak Gibidir...
Uzun Süredir Aşka Düşmedim Ben...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Masal [Şiir]
Dört Erkek Bir Böcek [Öykü]
Hayalde Aşk [Öykü]
İlk Kitabım Tüm Kitapçılarda [Öykü]
Babadan Oğula Atatürk Sevdası [Öykü]


İnci Fügen Yılmaz kimdir?

Araştırarak, gözlemleyerek ve deneyimleyerek yaşadıklarımı, düşünce duygu ve anılarımı yazıp biriktirmeyi seviyorum. Birike birike bir gün taşacakları günü hayal ediyorum. Umarım olur.

Etkilendiği Yazarlar:
Türk edebiyatından etkileniyorum.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İnci Fügen Yılmaz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.