ÖNYARGILARINIZ AYAĞINIZA PIRANGA OLMASIN
Bizler, hayatımızın dengelerini değiştiren önyargılarımızın kırılmasına
neden müsaade etmiyoruz?
Hayatımızda birçok şeye yer veriyoruz; önyargılar da bunlardan bir tanesidir.
Bizim insanlar hakkında olumlu yahut olumsuz fikirlere sahip olmamızda
önyargılarımız, en önemli etken olmuştur.
Genellikle yüzümüze her güleni çabuk dost sanıyor;onlara hiç tanımadan peşin
hükümlü davranmaktan vazgeçmiyoruz.
Her şeyimizi döküp saçarak farkında olmadan vermiş olduğumuz bir
açığımızın zamanı geldiğinde, üzerimize çevrilen bir silah olacağını
hiç hesaba katmıyoruz.
Attığımız yanlış bir adımın hayatımızdaki dengeleri değiştireceğini
her daim göz ardı ediyor; büyüklerimizin tavsiyelerine kulak asmıyoruz.
Bu düşüncesiz davranışlarımızın bizi uğratacağı zararlara çok çabuk
gözümüzü kapatma yoluna giriyoruz.
İnsanlara zamansız güven duymak da bir önyargıdır.
Nasıl una kepek karışmasın diye elekten unu geçiriyor fırıncılar, bizim
yolumuz da hayatımıza aldığımız şahıslar hakkında en ufak ayrıntısına
kadar araştırma yapmaktan geçer.
Düşünülmelidir ki ;her anımızı birlikte geçirdiğimiz önyargılarımız,
yeri gelir çizmekte olduğumuz rotayı kaybetmemize sebep olacaktır.
Bu rotadan şaşmamak için de hesapsız adımlar atmamaya dikkat etmek,
hayatımızın en önemli kurallarından bir tanesi olarak kabul
edilmiştir.
İnsanoğlunun yaşamında yer alan yargısız infaz; yeri gelir, rengarenk
açan çiçekleri hazana uğratan yol olur.
Onun için de hayatımızda dengelerin değişmesinde etken olan
önyargıları kırmanın çabasında olunmalıdır.
Bahsetmekte olduğumuz çabayı göstermememiz halinde etrafımızda dosttan,
arkadaştan eser kalmayacaktır.
Yolumuza hendek olan, girmekte olduğumuz çabaları boşa çıkaran
önyargılarımızın kırılmasına müsaade etmezsek başarıya ulaşmamız
mümkün olmaz.
Telafisi imkansız kayıplara uğramamak için bizi karanlığa sürükleyen
önyargıların kırılması, birinci tercihimiz olmalıdır.
Onun için diyorum ki karşımızda yer alan şahıs hakkında yargısız infaz
yapmadan önce bir değil iki defa düşünerek fikir beyan edilmesi
gerekmektedir.
Kırılmasına müsaade etmediğimiz önyargılarımızın geriye
dönemeyeceğimiz yollara götüreceği aşikar.
Bunun olmaması için de düşünmeden yargısız infaz yapmakla vakit
kaybettiğimiz kimseler hakkında detaylı araştırmalar yapmamız lazım
gelmektedir.
Bir şahıs için olumlu yahut olumsuz fikirlerimizi beyan ederken ince
eleyip sık dokumak, en önemli pirensibimiz olmalıdır.
Gün gelir, önyargı ile yaklaştığımız her kim olursa olsun ayağımızın
altındaki zemini kaydırma hususunda bir an bile geç kalmaz.
Önyargı konusunda en önemli hususlardan bir tanesinin güven duymak
olduğu insanlar tarafından gözardı edilmektedir.
Bir şahsa kolay güven duyuluyor; fakat bir kimsenin bir diğerine
duyduğu güven, öbürü tarafından hiç düşünmeden suistimal ediliyor.
Bu da insanoğluna çabuk güvenilmemesi gerektiğini, tanımadan
güvendiğimiz bir şahsın arkamızdan hiç çekinmeden kuyumuzu kazacağını
gösterir.
Hayatımız boyunca başımıza gelen iyi ya da kötü, bütün olaylardan ders
almamız için içimizi kemirmekte olan önyargılarımızı kırma yoluna
girilmelidir.
Seçtiğimiz yargısız infaz yolunun yanlışlığının farkına varmaz,
yaptıklarımızda ısrarcılığa devam edersek hem kendimize hem de
karşımızdaki şahsa olan güvenimizi kaybederiz.
Hiçbir zaman karşımızda yer alan bir şahsı tanımadan hakkında
önyargılı davranışlar sergilemememiz icap etmektedir.
Gün gelir düşünmeden beyan edilen fikirler, ayağımıza dolaşır ve
etrafımızda durmayan bir nefret selinin çağlamasına sebep olur.
Bahsetmekte olduğum duruma düşmemek için de ağzımızdan çıkan her söze
dikkat etmemiz, her daim bizim hayırımıza olacaktır.
Kırmamakta inat ettiğimiz önyargılarımızın umulmadık bir anda
ayağımıza bir pıranga misali takılacağı unutulmamalıdır.
Ben yazıma son verirken siz değerli okurlarıma bu konuda yargısız
infazdan uzak kalmanızı tavsiye ediyorum.
Siz, siz olun; yaşamınızda zamansız değişikliklere neden olması muhtemel
görünen önyargılarınızın, aklınızı karıştırıp yanlış yollara
sürüklemesine müsaade etmeyin.
İnsanın en büyük yanlışı kapıldığı önyargılarına göre hareket ederek
yaşamasıdır.