Bir kimse, neden oltasını, içinde tek bir balık olmadığını bildiği bir göle sarkıtır? -Adalet Ağaoğlu |
|
||||||||||
|
Başı açık kadınla özdeşleşmiş okumak,işyeri sahibi olmak,kariyer yapmak.Kapalı kadını,gömmek istemişler evin derinliklerindeki hapishaneye. Hiç çıkmasın, çeksin mahpusluğunu demişler. İlkbaharda topraktan fışkıran gelincik misali,zincirlerini kırıp kurtulmak,kendini kanıtlamak,cahiliye dönemi şablonundan kurtulmak istemiş kapalı kadın.Atması gereken ilk adımın okumak olduğunu bilmiş,okuyup meslek sahibi olmak.Engellemiş bazı aydın geçinenler,okulda kalıp akademisyen olmak,hayalindeki doçentliğe,profesörlüğe ulaşmak istemiş, baştan şerhi koymuş yine bazı aydınlar,başındaki örtüyü bahane ederek.Sanki beynindeki bilgi ve sonsuz ufku,örtüsü perde gibi kapatıyormuşçasına önüne bariyer yapıp oturtmuşlar. Okumamış,okutulmamış,evde,tarlada çalışan kadınlar kapalı olduğu için belki de tüm kapalılar aynı tekneye konup yoğrulmak,aynı hamurun içinde ezilmek istenmiş yıllarca.Dini inancından ötürü kapandığını,kapalı olmanın hedeflerine,işine,kariyerine,hayallerine,anneliğine engel olamayacağını savunmuş durmuş.Hiç yılmamış, ben aslında proloter değil burjuvayım,entelektüel bir sanatçıyım,Atatürkçü bir aydınım demek için yapabildiğinin en iyisini yapmaya,kendini ifade etmeye ve toplumda var olmaya çalışmış. Bu yüzden duygusal çileler çekmiş,hırpalanmış,aşağılanıp hor görülmüş, en fazlada hemcinsleri küçümsemiş,prangasını kırmaya çalışan kapalı kadını. Aşağılamış her daim,başarıyı,yeteneği onunla bağdaştırmamış,sanki başarı açık kadına özelmiş,onun tekelindeymiş gibi… Kemalist geçinen,Atatürk ilkelerinden bihaber,her sıkıştığında Atatürk`ün arkasına saklanan sözüm ona aydın kalantorlar ve açılıp saçılmayı,kendini alabildiğine teşhir etmeyi maharet bilen,kadınlığı açıklık ve teşhir etme ile bir tutan çağdaş geçinen cahil kadınlar tarafından daha çok ezilir kapalı kadın.Kadınlığını,dişiliğini,güzelliğini bir bez parçasının arkasına gizlediği için bazılarına göre,öyle ya onlar için kadınlık karşı cinsin cinsel dürtülerini uyandırmaktır sadece. Eleştiri oklarının hedefinde olmaktan asla kurtulamamış, başörtüsü bedensel engelden daha çok engel olmuştur ona.Üniversite sınavına girerken,kazandığı üniversiteyi okurken,resmi kurumda çalışırken,meclise vekil olarak girerken, sanatsal faaliyetlere imza atarken kişiliğinin,meziyetlerinin,yaptıklarının ve yapacaklarının önüne geçmiştir başının örtüsü.İşi zordur o yüzden, sadece yaptığı işi başarmak değil, başörtüsü ile ilgili çirkin tabularıda yıkması gerekir bazılarının örümcek tutmuş beyninden ki bu daha çetrefilli ve zahmetlidir kendisi için.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © derya eğilmez, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |