İnsan gülümsemeyle gözyaşı arasında gidip gelen bir sarkaçtır. -Byron |
|
||||||||||
|
Güya su arıyorduk, canlı arıyorduk Ay’da, Marsta ya da uzayın diğer derinliklerinde.Güya değişik ve daha önce hiç görmediğimiz canlılar çıkıverecekti bir gün karşımıza âniden. Devamlı arayıştaydık hiç yılmamacasına, bıkmamacasına aradık aradık hiç durmamacasına. Ay’a insan yolladık, Marsa uzay araçları gönderdik; fırtınalar, mağaralar, kraterler görüntüledik.Bunları bulunca da sevindik önce ama anladık ki asıl aradığımızı bulamamışız. Evet bulacaktık aradığımızı.Belki de bu dünyada bulamadığımızı bulacaktık orada ve nasılsa birden mutlu olacaktık. Annemizden bulamamıştık, babamız ise her zaman işteydi ondan da görememiştik.Ama aramaya devam edecektik.Star Wars (Yıldız Savaşları) yapsak da bulacaktık o aradığımız meçhulü. Hiroşima’ya atılan atom bombası da, Kızılderililerin soyulan derileri de, Aborjinlerin yok edilen rüya zamanları da, Endülüs’te yakılıp yok edilen milyonlarca kitap da bize vermedi aradığımızı, bulamadık onu. Şimdilerde de dünyanın pek çok tarafında bu meçhul gâyeyi kavgalarda, korkutmalarda ve mazlumları inim inim inletmek yolunda arayanlar var.Onların da bu arayışları beyhudedir.Ve onlar da yakında arayanlar değil arananlar listesine kaydolacak kayıp ruhlulardır. Pek çok kaybetmeler vardır.Parayı kaybetmek, bir depremde evini, çok önemli bir evrâkını, sevdiğini kaybetmek vardır.Ama bütün kaybetmelerden de acı olanı bence, benliğini, namusunu ve şerefini kaybetmektir.İşte ben bu kayboluşu “ruhunu kaybetme” olarak tanımlıyorum.Kim bilir belki de tâ Marsın tepelerinde o kaybettiğimiz “ruhumuzu” arıyoruzdur. Öyle ya da böyle uzaya bir iniyoruz bir çıkıyoruz.Belki de yanı başımızda “bizi gör” diye bağıran o rengârenk çiçeklerin yapraklarındaydı aradığımız.Belki de kendi içimizdeydi.Ama bir kere yola koyulmuştuk.Hiçbir şey bizim “samanlıkta iğne aramak” özgürlüğümüzü elimizden alamazdı.Önce diskolara gittik, sonra televizyonlardaki sanal aşklarla tanıştık biraz doyar gibi olduk ardından da hapishanelerle kucaklaştık.Ve anladık ki bu ruhsal doyumsuzluğumuzun gıdası dünyevi olamaz.Ruh yiyecekleri de ruhumuzun memleketinden olmalı.Uhrevi olmalı, lâhuti kokular saçmalı. Evet Marstaydık şimdi ve bence bulmuştuk aradığımızı.Marsın yedi adet Mağarasının en gizli köşelerinde değildi aradığımızı. Her şey zıddıyla bilinirdi ve Marsta bulamadığımızı sandığımız aslında bizi çepeçevre sarmalayan bir gerçekti. Gece olmadan gündüz, siyah olmadan beyaz, kötü olmadan iyi, soğuk olmadan da sıcak anlaşılamazdı. Marsta olan ya da olmayan, karanlıksa, geceyse, soğuksa dünyadaki bulunanlar iyiydi, aydınlıktı, gündüzdü ve sıcacıktı. Evet biz Marsta dünyamızı bulmuştuk, aynada kendimizi görmemiz gibi.. Orada dünyanın gürül gürül akan şelalelerini, dev okyanuslarını, rengârenk çiçeklerini, birbirinde güzel insanlarını, türlü türlü hayvanlarını bulmuştuk. Orada kendimizi, dünyamızı ve hayatı bulmuştuk.Belki de hayatı bize veren sevgi dolu “sevgiliyi” bulmuştuk. Orada bizi çepeçevre saran hayatı, merhameti ve sevgiyi bulmuştuk. Çünkü orası karanlıktı, soğuktu hayatsız ve sevgisizdi. Çünkü dünya ise cıvıl cıvıl hayat kaynayan aydınlık ve sımsıcak bir diyardı. Çünkü her şey zıddıyla bilinirdi.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Oğuz Düzgün, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |