..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kitaplarla dolu bir oda, ruhlu bir beden gibidir. -Cicero
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > ömer akşahan




22 Mart 2004
Hayatın İçine Yuvarlananlar  
ömer akşahan
Karıncaları düşündüm bir an; nasıl da yoğun bir kıpırdanış içindedirler. Yiyecek stokları bitmek üzeredir. Baş yöneticinin uzun kış gecesi eğlenceleri yerini artık hummalı bir çalışmaya bırakmıştır.


:AIEG:
Ömer Akşahan

Karıncaları düşündüm bir an; nasıl da yoğun bir kıpırdanış içindedirler. Yiyecek stokları bitmek üzeredir. Baş yöneticinin uzun kış gecesi eğlenceleri yerini artık hummalı bir çalışmaya bırakmıştır. Yeryüzüne çıkış için harıl harıl yollar kazılmaktadır.
     Ağaçlar dirildi, bembeyaz, pespembe çiçeklerle donandı her yer. Nevruz ateşleri yakıldı, halaylar çekildi...Doğadaki canlanma, silah tüccarlarını da ateşledi ki, yerel savaşlara hız verildi. Tarih savaşsız yazılamaz mı?
     Pazar yerlerinde insanlar...Ödemiş pazarını gezerken, yıllardır aynı yerde, aynı ürünleri pazarlayan pazarcılar.. Ben de, hep aynı ürünleri satın almaya çalışan bir gayretkeş. Hep aynı işleri yapmaya çalışanlara şaşar kalırım.
     Sanal alemdeki işler biraz daha farklı gibi görünse de, gerçek yaşamdan tek farkı bence, sık güncelleme yapılamayışı. Öyle olunca, bazen can sıkıcı oluyor.
     Şiir yazmanın çok ucuzladığı bir ülkede, Rıfat Ilgaz’ın oğlundan kısa bir alıntı: “Bir gün radyodan aradılar. Bana banka hesap numaramı sordular. Verdim. Hesabıma 150 Dolar yatırmışlar. Nedenini sorduğumda, babama ait şiirlerinden bir bölümünü programlarında okumuşlar. Oysa kendi ülkemizde, bırakın şiir okumayı, babamın romanlarından yapılan film, müzik, tiyatrolardan doğru dürüst para kazanamadık.” Başka bir anekdot da, arkadaşım Mutahhar Aksarı’dan:”İsveç’te yayımlanan bir yazım karşılığı, bir gün postayla -anımsadığım kadarıyla- 10 Kron kağıt para göndermişler.” Bu ülkede, telif hakları otomatiğe bağlanmadığı sürece uluslar arası boyutta başarı kazanmış yazar-çizer yetiştirmek olanaksız görünüyor.
     Söze karıncalardan başladık, gene döndük geldik edebiyat sularına... Aklıma gelen bir diğer fikirse: Acaba, şiir, öykü ve roman nasıl pazarlanır? Bu konuda bir kurs açılsa da gitsek.. Ama yine bazı uyanıklar çıkıp, cebimizde olmayan parayı çalarlar, bu kesin!
     Orhan Veli bu hayatın içine yuvarlananların bence en ünlüsü! Garip adam, bir belediye çukuruna yuvarlanıp, genç yaşta aramızdan çekip gitti. Sanki gizli bir intihardı bu...
     Mevlana yaşarken, yapıtlarını biri dışında müritlerine yazdırmış. Said Nursi de yapıtlarını yandaşlarına yazdıran kişilerden... Goethe, yapıtlarını yaptığı dağ ve orman yürüyüşleri sırasında kafasında oluştururmuş. Günümüzdeki teknik olanaklara bakınca geçmişteki insanların ne çok zorluklarla karşı karşıya olduklarını kolayca anlayabiliyoruz. Anımsadığıma göre, ünlü bir Rus romancı romanlarını masada kaleme alırken, uyumamak için ayaklarını leğendeki soğuk suyun içine sokarmış.
     Hepimiz yaşamın içine bir şekilde yuvarlanıyoruz. Fakat önemli olan nereye doğru yuvarlandığımız ve bu sırada kontrolü elimizde tutup tutamadığımızdır.
22.03.2004 / Alsancak



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dün Gitti, Yarın Meçhul, Bugün Bir Nimet
A n
Garajlar ve İnsanlar
Dağınık Düşünceler
Yolculuklara Dair...
Ataş Bana Ne Dedi?
Şair ve Kent
Duyguya Ad Koyabilmek
Ödünç Bir Yaz(ı) Almaksa Eğer...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonbahar Soloları
Köşe Yazarlığı
Efeler, Yörükler, Türkmenler
Sözlence
Aynı Dili Konuşmak
İsimsizler
Okumadığım Her Şey, Bir Şenliktir!
Kum Tanesi İle Yosun
Velad'la Mariya...
Sokrat Chat Yaparsa...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Hiçliğe Övgü [Şiir]
Kayıtdışı Şiir [Şiir]
Gece Dokunuşları [Şiir]
kalem [Şiir]
Meğer [Şiir]
Güz Yağmurları [Şiir]
Küçük Mariya İçin Kar Senfonisi [Şiir]
Giderken Düşürdünüz 'Ben'i Çantanızdan [Şiir]
Issız Sokak [Şiir]
ayrılıklar [Şiir]


ömer akşahan kimdir?

Kendini nasıl anlatır ki insan… Oturup yazılmaya kalkılsa, her edebiyat işçisinin yaşamı kalın bir roman olur. Ben bunu zaman zaman yazdığım denemelerde ve şiirlerimde yansıtmaya çalışıyorum. Yapıtlarımı izleyenlere küçük birer ipucudur; söylenen her bir sözcüğümüz, tümcemiz. . Kendimi şiirde ilk keşfedişim beni aynı zamanda büyük bir hayal kırıklığı yaşattı ve düzene yenik düştüm. Yol göstericim de yoktu yanımda; düzene isyan edeceğime, şiire küsüp öyküye yöneldim. Bütün bu yaşananlar ortaokul dönemime rastlar. Yine bir gün düzen beni aldı, bir sonbahar yaprağı gibi Aydın Dağlarının zirvesine fırlattı. Yıl 1981. Ve beni yeniden hayata bağlayan sihirli gücün şiir olduğunu orada anladım. O gün bugündür, can yoldaşım, arkadaşım, sırdaşım ve en büyük sığınağımdır ŞİİR! İnanıyor ve haykırıyorum; şiir mabedinde yanmayan hiç kimse, ben buyum, ben şuyum diyemez. Tek inancım, ömrüm oldukça yazmaya, gerekirse yazdırarak da olsa şiire ihanet etmeyeceğim. Aydın’ın İncirliova ilçesinde, ‘53 yılının Ocak ayında, bir Kova erkeği ve sevgili annemin tek eşinden 14. yavrusu olarak dünyaya gelmişim. Babam ve annem ümmiydi. Okul yüzü görmemiş bir ailenin ilk üniversite mezunu olarak kutsal öğretmenlik uğraşımı resmi düzeyde ‘99 yılına dek sürdürdüm. Halen özel sektörde işimden arta kalan zamanlarda, öğrencilere Türkiye’nin hemen her noktasında şiir dersleri veriyorum, gönüllü. Yeni Türk şiirini mevcut Türkçe ve Edebiyat kitaplarından öğrenemeyen gençlere yeni Türk şiirinin kapısını aralamaya çalışıyorum. İnanın bu çalışmalarda şiir adına öyle ilginç olaylara tanık oluyorum ki, gözyaşlarınızı inanın tutamazsınız. Tüm uğraşlarımdan edindiğim çok önemli bir gerçeğin altını kalınca çizmek istiyorum: ŞİİR ÖYLESİNE SİHİRLİ BİR ANAHTAR Kİ, AÇMADIĞI BİR KAPIYI GÖSTEREN HENÜZ ÇIKMAMIŞTIR! Bugüne dek, bir çok edebiyat dergilerinde şiir, deneme, öykü, inceleme, gezi , anı yazılarımla yer aldım. ‘90’da Ödemiş EFE dergisi yöneticiliği, Almanya’da Almanca yayımlanan GEMEİNSAM adlı yayının sorumluluğunu yaptım. Almanca şiir, öykü denemelerinin yanı sıra yurda döndükten sonra da Almancadan Türkçeye şiir kazandırma çalışmalarımı yayımladım. ‘90’da “Nasıl Çalışalım? Nasıl başaralım?” adlı çalışmam M. E. B. ca tavsiye edildi. Egebank tarafından 3000 adet basıldı. ‘98’de ilk şiir kitabımı Sivas’ta yakılan 37 güzel insana adadığım için yalnızca 37 şiir içermektedir. Evliyim. Eşim de emekli sınıf öğretmeni olup, bir oğlum ve bir kızımla beraber yaşamımızı renklendirmeye çalışmaktayız.

Etkilendiği Yazarlar:
Mayakovski, Cemal Süreya, Sabahattin Ali, Cahit Tanyol


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © ömer akşahan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.