..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Seviyorum, öyleyse varım. -Unamuno
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > serdar adem işler




7 Eylül 2017
Şeytan Olmasa Ne Yapardık  
serdar adem işler
Aslında herkes şeytanın olmadığını en iyi kendisi bilmekle beraber işine gelmediği için bu gerçeği kabullenmekte zorlanmakta. Tarihi insanlık tarihi kadar eski olan şeytanı bugüne kadar ne gören olmuştur, ne duyan. Üstelik bütün inanç sistemlerinde günah çıkarma amacıyla yer verilen şeytanın ateşten yaratılmış olduğu kabul edildiği için bir insanı cebren ve fiilen suça teşvik etmesi mümkün değildir. Bu imkansızlık inanç sistemleri tarafından kabul edilmiş, inkarı mümkün olmayan bir gerçektir.


:ACEE:


Gerçekten ne yapardık? Kırdığımız cevizleri, yediğimiz naneleri kimin üzerine atardık? Günahımızı nasıl çıkarır, vicdanımızı nasıl sustururduk? Bugüne kadar meseleyi bu yönüyle düşünen olduğunu hiç sanmıyorum.
Düşünsenize hırsızı uğursuzu, katili canisi, rüşvetçisi irtikapçısı, tacizcisi tecavüzcüsü kısacası ne kadar suç varsa bu suçları bilerek ve isteyerek işleyenler köşeye sıkıştıklarında suçu şeytana atarak işin içinden sıyrılmaya çalışmakta. Bu bana göre günah çıkarmanın bir türünden başka bir şey değil.
Aslında herkes şeytanın olmadığını en iyi kendisi bilmekle beraber işine gelmediği için bu gerçeği kabullenmekte zorlanmakta. Tarihi insanlık tarihi kadar eski olan şeytanı bugüne kadar ne gören olmuştur, ne duyan. Üstelik bütün inanç sistemlerinde günah çıkarma amacıyla yer verilen şeytanın ateşten yaratılmış olduğu kabul edildiği için bir insanı cebren ve fiilen suça teşvik etmesi mümkün değildir. Bu imkansızlık inanç sistemleri tarafından kabul edilmiş, inkarı mümkün olmayan bir gerçektir.
Olaya bu açıdan bakınca iyi ki şeytan var diyesi geliyor insanın değil mi? Öyle ya şeytan olmasa günah ya da suç kapsamına giren eylemlerimizin vicdanımızda yaratacağı tahribattan nasıl korunabilirdik? Düşünsenize günah olduğunu bilerek ve isteyerek hileli ticaret yapan, konu komşusunun namusuna eli, dili ya da gözleriyle tacizde bulunan, inandığını söylediği kadere müdahale ederek hileli makam ve mevki kadastro edenler gece uyuyabilir miydi?
İnsan olup da bilerek ve isteyerek suç işlemeyen kişi yoktur. Buna rağmen yaptıkları yüzünden vicdan azabıyla huzursuz olan hatta geceleri uykusu kaçacak kadar ıstırap çeken de yok denecek kadar azdır.
Vicdanımızın sürekli başımıza bela olmaması için iki yol geliştirdik tarihi süreç içinde. Birincisi bahane bulma mekanizması ikincisi kabahati şeytana ve onun işbirlikçisi nefis denen tasavvurun üzerine yıkma şeklinde gerçekleşen günah çıkarma mekanizması…
İnsanın tarih boyunca şeytan ve nefis gibi iki hayali düşmanla oyalanarak kendini temize çıkarmaya çalışması Don Kişotluk paranoyasından başka bir şey değildir. Yel değirmenlerini düşman sanan Don Kişot ne kadar yanılıyorsa, vicdanını susturmak ve çıkarlarını kotarmak adına bilerek ve isteyerek işlediği suçları ve günahları şeytan ve işbirlikçisi nefsin üzerine atan insan denen ahmak o kadar hayalcidir.
Kimse kıvırmasın; bütün suç ve günahları insanın bizzat kendisi, hür iradesiyle bilerek ve isteyerek işlemektedir. Bu noktada evreni tanımadan kendini evrenin en akıllı varlığı ve yaratılış harikası kabul eden insanın vesvese vermekten başka bir eylem gerçekleştiremeyen şeytan ve nefse uyarak hata yapacağını sanmak aymazlıktan da öte bir rahatsızlığın dışavururumu olsa gerektir.
Buna rağmen akıl almaz bir aymazlıkla şeytan ve nefis denen tasavvurların gerçekten varlıklarına inananlar varsa onlara bundan sonra mahkemelerde şeytana uydukları için suç işleyenler yerine asıl cezaları onları suça teşvik eden şeytan ve nefse verilmesi halinde ne yapacaklarını öğrenmek istiyorum. Daha da ileri giderek suçlara karşı verilecek cezaların şeytan ve suçlular arasında ikiye, hatta nefsi de katarak üçe bölünmesini adalet mekanizmasından talep ediyorum. Ne dersiniz, olmaz mı? Hem böylece şeytan ve nefis de cezalandırılmış olur.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yüzleşme kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sel Zararı Devletin Sorunu Değil
Düğün Konvoylarına Düzenleme
Düğün Konvoylarına Düzenleme
Göreceli Doğru ve Yanlışlar
Neden
Kahpelik Yarışında Abd ve Pyd
Dualar Felaketimiz Olabilir mi?
Arap Yavşaklar

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Reza Aşkı Sarraf Sevgisi
Zamlardan Hoşlanıyorum
Mülakat Sınavlarının Yarattığı Çöküntü
Sandıklar Neden Geç Açılıyor?
İsrail Tekke ve Zaviyelere Güveniyor
Poşet Tepkileri Çok Komik
Hazreti Ömer Aday Olsa
Benim Beka Sorunum Pahallılık!
İsteyen Cehenneme Girmeyebilir
Öğretmen Performans Değerlendirme Sistemi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Düğün Konvoylarına Düzenleme [Şiir]
Üniversite İstiyoruz [Öykü]
Bizim Mahalle [Öykü]
İftira [Öykü]
Nereden Tanışıyoruz [Öykü]
İndirim [Öykü]
Ebemizi Arayınız [Öykü]
Bizim Mahalle [Öykü]
Ben Kendimi Bizzat Vurdum [Öykü]
Kendini Arayan Kadın 1 [Roman]


serdar adem işler kimdir?

SADECE TEFEKKÜR EDİYORUM. AYRICA DÜŞÜNCEYİ YASAKLAYAN BÜTÜN İDEOLOJİLERE HAYRET EDİYORUM. ÖZGÜRLÜKTEN BAŞKA BİR BEKLENTİM VE AMACIM YOK.

Etkilendiği Yazarlar:
AZİZ NESİN TARIK BUĞRA YAŞAR NURİ ÖZTÜRK TURAN DURSUN


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © serdar adem işler, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.