Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau |
|
||||||||||
|
Cümleyi “Hak eden sevilir.” Sadeliğinde ve formatında okuyunca “Dağlar yüksektir, trenler raylar üzerinde yol alır.” cümleleri kadar gerçek ve sıradan anlamlar çıkarmak mümkündür. Ancak, acaba bu cümle gerçekten bu kadar sade ve basit midir? Eğer cevap evet ise cümleyi basitleştiren etken kamyon kasası mıdır? Yoksa dünya temaşasındaki yalın bir yansıma mıdır? Yoksa buz dağının görünen yüzü, her zaman buz dağını en iyi temsil eden yüzü müdür? *** İnsanoğlu, yaşam içinde gönlünü bir hoş eden, gönlünün meylini kendisine aksettiren çeşitli maddi ve manevi olgularla karşılaşmaktadır. Onun bu karşılaşması sadece var olan kalbin egemenliğinden kaynaklanan bir durum olmamaktadır. Zira gönlünün meyline bir vesile vardır. Bu vesile ona ulaştığında kalbindeki hisleri harekete geçirmektedir. Bunu ister estetik bir otomobil, ister bir insan (karşı cins ya da manen tesiri altında kaldığı bir ilim ehli âlim), isterse de ona kalbini yaratan ve basit bir et parçasına en ulvi ruhları yükleyen Yüce Rab olarak düşünün. İşte bu meyillerdir ki hak edilmektedir, bu sebepten sevilmektedir. *** Kim bilir bu yazının yer aldığı kamyon sahibi bu yazıyı “Miras değil, alın teri” babından yazdırmıştır. Ya da cümlenin yalın anlamının sonucuna sirayet etsin diye yazdırmıştır. Bu sebeplerden yazdırdı ise yine de helal olsun kendisine. Çünkü yazdırdığı cümle övülmeye değer niteliktedir. Ancak, bir filoz, bir mütefekkir edasıyla, dağın yamacından ziyade, dağın içindeki cevheri kalp gözüyle görüp yazdırdı ise ve bu minvalde bir yaşamda ise “helal olsun” tepkisi hafif kalır. “Allah gönlünü kendisine meyleden kulunu sevsin ve bu meyili daim kılsın” demek daha doğru bir tepki olur kanısını taşımaktayız. HAK EDEN SEVİLİR Kimler sevilir? Tabiî ki sevilmeye layık olanlar sevilir. Peki, kimdir bu sevilmeye layık olanlar? Bizi yoktan var eden, varlığından haberdar eden, türlü türlü nimetleri biz aciz kullarına tevdi eden, merhameti geniş, cömertliği pek, adaleti katî, her yarattığı mükemmel olan ve her yarattığında türlü beceriler halk eden, kendi namına istekte bulunmayıp yarattıklarının refahı için yarattıklarına üzerinden kalkabileceği görevler yükleyen şanı yüce ALLAH (c.c.) sevilir. Sonra; Varlığımızı varlığına sebep kılındığımız Server-i Âlem, Fahr-i Kâinat Efendimiz (s.a.v.) sevilir. Zira “Sen olmasaydın âlemleri yaratmazdım.” hükmü övgülerin kifayetsiz kaldığı ama salât ve selamların, O’na olan sevginin, muhabbetin göstergesi olacağı, yine bütün eza ve cefalara rağmen beddua yerine rahmet okuyan, “Cennete gir” denildiğinde “Ümmetimi almadan girmem” diyen Efendimiz “hak ediyor” sevilir. Efendimizin: “Ashabım yıldızlar gibidir; hangisine tutunsanız felaha erersiniz.” cümlesinde övdüğü, sevdiği, iyi ve kötü günde kendisine dost olan, her şeylerini hiçbir maddi menfaat belemeden ve hiç çekinmeden O’nunla paylaşan ashâb-ı kirâm efendilerimiz “hak ediyor” sevilir. Efendimizin varisleri (âlimler) “hak ediyor” sevilir. Anne baba “hak ediyor” sevilir. Müminler “hak ediyor” sevilir. İnsanlığın hayrına hizmette bulunan mümin vasıflı mucitler, ehli ilim, ehli adl… “hak ediyor” sevilir. Kays’ı Mecnun’laştıran Leylalar da, helâl dairesince “hak ediyor” sevilir. Hepsinin farklı gerekçeleri (yaşamları, eserleri, dünyayı algılayışları, dünyaya-insanlığa katkıları vs.) olmakla birlikte aşağıdaki müstesna isimler de “hak ediyorlar” sevilirler. Ebu Bekirler, Ömerler, Osmanlar, Aliler (r. anhum) “hak ediyor” sevilir. Yunuslar, Mevlanalar, Hacı Bektaşi Veliler “hak ediyor” sevilir. Fatihler, Yavuzlar, Kanuniler “hak ediyor” sevilir. Fuzuli, Muhubbî, Mehmet Akif, Necip Fazıl, Sezai Karakoç “hak ediyor” sevilir. Dünyanın süsü çocuklar masumdurlar “hak ediyorlar” sevilir. Sevginin sırlarına erenler “hak ediyor” sevilir. Kamyon kasasındaki yazıyı bu minvalde düşününce ne güzel bir söz: “HAK EDEN SEVİLİR” Selam ve muhabbetle.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Adem KALINSAZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |