..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"İçtenlik bütün dehanın kaynağıdır." -Boerne
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Yazarlar ve Yapıtlar > Can Macit




14 Haziran 2004
Efendi  
Can Macit
Doğan Kitapçılık tarafından bastırılan Soner Yalçının, “Efendi” isimli kitabını bir solukta okudum. Korsan kitapçılarda 8 milyon liraya satılan bu değerli eseri hepinize tavsiye ederim. Tabii siz gidip de benim gibi korsanını almayın! Adam gi


:CECC:
Doğan Kitapçılık tarafından bastırılan Soner Yalçının, “Efendi” isimli kitabını bir solukta okudum. Korsan kitapçılarda 8 milyon liraya satılan bu değerli eseri hepinize tavsiye ederim. Tabii siz gidip de benim gibi korsanını almayın! Adam gibi bayılın parayı Doğan Kitapçılığa, Kelkit’in mümtaz evladı Aydın ağabeyim biraz daha bulsun yolunu.

Değerli yazarımız Soner Yalçın, Sabetay Sevi’nin izinden giden “Beyaz Türkleri(!)” veya bilinen adlarıyla “Selanik Dönmelerini” anlattığı bu eserinde, cidden titiz bir çalışma yürütmüş. Gerçi ufak tefek hataları yok değil değerli yazarımızın.

Haydi biraz ukalalık edip, bazı küçük hataları sayalım:

Yazarımız, “İttihadı Osmanî” adındaki cemiyetin kurucularından olan, İbrahim Temo’nun, Ohri’li olduğunu söylüyor ve Makedonya’daki Ohri şehrinin, Romanya’da olduğunu sanıyor. İbrahim Temo’nun, hayatının son yıllarını Romanya’da geçirmesi yazarımızın aklını karıştırmış olmalı. Gerçi İbrahim Temo, Ohri’li değil, Struga’lıdır. (Sayfa 60)

Değerli yazarımız, Fatin Rüştü Zorlu’nun dedesinin sonradan “İbrahim Paşa” adını alan bir Rus deniz subayı olduğunu yazıyor. Yazarımız yazdığına göre şüphesiz doğrudur. Ancak, Rusya’daki bir ihtilal girişimine karışan ve sonradan “Rus İbrahim Paşa” adını alacak olan bu şahıs, 1825 yılında Petersburg limanından ayrıldığı kruvazörü ile Artvin’e sığınmış(!)

Baltık denizinden yola çıkıp, Atlas okyanusuna açılıp, Manş denizini geçerek Cebelitarık Boğazından Akdeniz’e giren kaptanımızın, burada durmayıp Ege ve Marmara denizlerini de arkasında bıraktıktan sonra, İstanbul’a sığınacağı yerde, Karadeniz’e açılıp Artvin’e sığınması gayet ilginç! Sakın kaptanımız Rus Karadeniz donanmasında görevli olmasın? (Sayfa 120-121)

Birinci Balkan Savaşından sonra hiç olmazsa Bulgar işgalindeki Edirne’yi kurtarmak isteyen İttihatçıların, “Bulgarlara, Yunanlılara ve Sırplara savaş ilan ettiğini” yazan yazarımıza, zaten o tarihte Osmanlıdan kopardıkları yerleri paylaşamayan ve bu yüzden Bulgaristan ile savaşan Yunanlılara ve Sırplara neden savaş ilan ettiğimizi(!) birileri sormalı.

Yunanlılar ve Sırplar ile kapışan Bulgarların, Osmanlı kuvvetleri karşısında Edirne ve Kırklareli’nden çekildiği ve bu kentlerin savaşsız ele geçtiğini yazarın bilmemesi ise bir dereceye kadar normal. Çünkü ortaokul tarih kitaplarında bile bu konu kapalı geçilir. (Sayfa 175)

Yazarımız 1916 yılında, İstanbul’daki torunu Adnan’ı (Menderes) özleyen babaannesinin, İzmir’den Gülcemal vapuruna atlayıp soluğu İstanbul’da aldığını yazıyor ki, İtilaf devletleri donanmasının kontrolündeki Ege denizinde, Gülcemal vapurunun İzmir-İstanbul seferi yapması biraz palavra oluyor. (Sayfa 215)

Tabii bunlar kadı kızında bile bulunabilecek küçük kusurlar. Kitabı asıl ilginç kılan ise, Sabetayçıların kitabın yazılmasında bilgi yönünden yazara destek olmaları. Daha düne kadar bu konu bir tabuydu. Yazılı ve görsel basını elinde tutan bu yurttaşlarımız, kimsenin kendileri hakkında yazıp çizmesine, ekranda ahkam kesmesine izin vermezlerdi. Fakat gün geldi, mızrak çuvala sığmamaya başladı, onlar da ortaya çıkmaya karar verdiler anlaşılan.

Efendi kitabını okuyunca, bu kişiler için “Ne Efendi insanlarmış” demek geliyor insanın içinden. Yoksa kitabın yazılış amacı da bu mu? Yok canım!.....

Can Macit

.Eleştiriler & Yorumlar

:: YOK CANIM DEĞİL,AMAÇ O!
Gönderen: Osman Alpay Osmanlı / İstanbul/Türkiye
5 Nisan 2005
Sizde açıkça söylemekten kaçınmışsınız ve ya düşünmeye sevk etmek için "yok canım"demişsiniz ! Asıl amacın gerçekten onları efendi,iyi,zararsız insanlar olarak göstermektir!Müslümanım deyipte,Yahudi ibadeti yapan,bununla da kalmayıp şüphe ettirmemek için yalandan camilerde namaz da kılan ve ya yalandan oruç tutan,tabii ki birde siyonizm politikası çizgisinden taviz vermeyen,dolayısıyla barındıkları devletlere sinsice hainlik yapmaktan çekinmeyen bu kansız insanların neresi EFENDİ !

:: teşekkürler...
Gönderen: Nurhan Bıdıkoğlu / İçel(Mersin)/Türkiye
13 Temmuz 2004
eleştirinin tam üslübunu kullanarak yaptığınız eleştirileri okumak keyif verici doğrusu. araştırmalarınıza ve üslübunuza kattığınız lezzeti biz izedebiyat yazarlarına da tattırmanızı dilerim. sevgi ve saygıyla kalın...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yazarlar ve yapıtlar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Konstantiniye'nin Yitik Günceleri
Bir Irkçının İhaneti

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir Sezen Aksu Konseri
Hamamın Namusu
Çanakkale Tacirleri
Savcının Karısı
Silahlara Veda Kumpanyası
Soğan Çorbası
Cumhuriyetin Masalları
Çin Gerçeği
Mart ve Nisan
Welcome Yankee!

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Görmeden Sevdiğimiz Büyük Büyük Türkiye [Deneme]
Türkçe Dil Sınavı [Deneme]
Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği [Deneme]
Onlar [Deneme]
Ukrayna’da İlginç Gelişmeler [İnceleme]
Türkistan Lejyonu [İnceleme]
Baraba Tatarları Hakkında Bir Derleme [İnceleme]
Mısır Ordusundaki Amerikalı Subaylar [İnceleme]
Grigory Gurkin [İnceleme]
Chulym Tatarları [İnceleme]


Can Macit kimdir?

Boşverin!

Etkilendiği Yazarlar:
Henüz yok! Belki ileride...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Can Macit, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.