..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyada birbirinin eşi ne iki görüş vardır, ne iki saç kılı, ne de iki tohum. -Montaigne
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Kesinlikle Karşıyım! > Kâmuran Esen




7 Nisan 2003
Şarkı Sözü Yazarı Olmaya Karar Verdim  
Bir yolculukta aldığım karar.

Kâmuran Esen


Kıytırık şarkı sözü yazarı olmaya ,nasıl karar verdim!


:HGDA:
Bugün Ankara’daydım bir nikâh için. Dönüşte arabanın radyosundan bol bol şarkı dinledim, eve gelinceye kadar. Radyo istasyonundan bol ne var! Birini kapattım, diğerini açtım; onu da kapattım, başka bir istasyona geçtim. Hiçbir radyo istasyonunu uzun süre dinleme sabrını gösteremedim ne yazık. Kulağımı tırmalayan melodiler, fındık kabuğunu doldurmayan sözler, - afedersiniz - şarkılar......... Oysa dinlemek istediğim şarkılar vardı; ama o şarkılara bir türlü rastlayamadım. Dinlediklerimin şarkı olduğuna bir türlü inanamadım ama, program sunucusu “ şarkı ” diye anons ediyordu. Ben duyduklarımın yalancısıyım.

Program sunucusu, canlı telefon bağlantısında.......Bir vatandaşımız çıkıyor telefona; “ İşte bana şu şarkıyı çalar mısınız? ” diyor. Ve başlıyor şarkı. Şarkıyı ilk kez duyuyorum. Şarkı piyasaya çıkmış, meşhur olmuş, istek alıyor; benimse şarkıdan haberim yok. Yani cahillik bu kadar olur !

Sonra başka bir vatandaşımız çıkıyor telefona, o da bir şarkı istiyor. İstenilen şarkının adını yine ilk kez duyuyorum. Başlıyor şarkı; deli saçması gibi bir şey. Hani “ Bahçelerde maydanoz, gel bize bazı bazı.” derler ya; aynen öyle sözleri. O bitiyor, başka şarkı başlıyor; bu, öncekilerden de beter. ” Allah Allah ! Nasıl şarkı bu ! ” diye söyleniyorum içimden. Böylesine uyduruk bir şarkı nasıl istek alıyor!

Sonra başka istasyona geçiyorum. Bu istasyonun da diğerlerinden pek bir farkı yok. Anlamsız sözleri içeren şarkılar çalınıyor radyoda.......Kulağıma hiç hoş gelmeyen ses kalabalığı. Müzik değil de gürültü gibi......Derken düşünüyorum düşünüyorum, kendimi suçluyorum. ” Bu kadar insan, geçiyor telefonun başına, çok sevdiği şarkıların çalınmasını istiyor. Sen, bunların hiç birini beğenmiyorsun. Hadi bu insanların birkaçı yanılıyor diyelim, ya ötekiler? Arayanların hepsi mi, senin saçma, kıytırık bulduğun şarkıları beğeniyor? Demek ki şarkılar çok güzel de, sen bu şarkıların güzelliğini idrak edemiyorsun.” diye söyleniyorum kendime.

Daha sonra içimden bir ses şöyle diyor: ” Eleştirmek kolay. Sen böyle şarkı sözü yazabilir misin? Hadi yaz da görelim.”...... Ve hemen yanıtlıyorum kendi sorumu: ” Tabi yazabilirim ! Hem de tek ayak üstünde ”

Tek ayak üstünde değil ama, arabada giderken, yağan yağmura aldırmadan ve arabanın virajlarda savrulmasından bile korkmadan başlıyorum şarkı sözü yazmaya. Eşim birşeyler söylüyor bu arada. Kendisine ” Susar mısın lütfen ! Ben uyuyacağım.” diyorum. Kapatıyorum gözlerimi. Şarkı sözü yazacağım ben. Yazacağım ve böyle kıytırık şarkı sözü yazmanın ne kadar kolay olduğunu göstereceğim, o içimdeki sese. Şimdi o görecek gününü. Eşim, içimden geçenlerden habersiz, basıyor gaza. Onu, “ Biraz yavaş git.” diye uyarmıyorum bile. Aklım şarkı sözlerinde çünkü.

Dinlediğim şarkılardan esinlenerek, birkaç tane şarkı sözü yazıyorum aklımdan. Hem de tıkır tıkır, bir çırpıda yazıyorum.......Bir başladım, çorap söküğü gibi geldi arkası. Aynı dinlediğim şarkılara benzer sözler uyduruyorum. Aslında yazmıyorum da, içimden geçiriyorum. Ve eve gidinceye kadar unutmamak için birkaç kez tekrarlıyorum. Sağ salim evime bir varsam, hemen kaleme kâğıda sarılacağım. Dinlediğim şarkılardan esinlenerek yazdığım şarkı sözlerini, unutmadan kâğıda dökeceğim.

Eve gelir gelmez hemen aldım kalemi elime. Arabada yazdığım(!) şarkı sözlerini kâğıda geçirdim. Hem de gecenin bir yarısında. İşte şöyle:

Evime gidiyorum
Yağmuru dinliyorum.
Kahvaltıda her sabah
Peynir ekmek yiyorum.

Yandan civanım hop yandan
Düştü, kırıldı şamdan.
Bıktım artık, usandım
Kartaloz kaynanamdan.

Arabada giderken
Geliyorsun aklıma.
Islanırsın sevgilim
Şemsiye al yanına.

Geldim Konya'dan, Van'dan
Saksı düşüyor camdan.
Pijamamı giyip de
Yatacağım akşamdan.


Alın bir tane daha:

Ankara’nın yolları
Uzayıp da gidiyor
Bu garip sevdiceğin
Şarkı sözü yazıyor.

Senle ben kaçalım mı?
Sarılıp yatalım mı?
Üç- beş çocuk az gelir
On çocuk yapalım mı?

Bambana yavrum bambana
Bir hırka al arkana.
Banyoda üşütürsün
Gel gidelim hamama.

Bu da bir başkası:

Sabah erken kalkınca
Yüzümü yıkıyorum.
Akşamleyin bize gel
Dolmalar yapıyorum.

Ağacın yaprakları
Öp diyor dudakları.
Dam üstünde saksağan
Sel bastı sokakları.

Şöför şöför! Git yavaş
Yollar ıslak arkadaş.
Tuvalete gidece’m
Şu benzinliğe yanaş.

( Hepsi bu kadar değil, devamı var. Denizde kum, bende şarkı sözü.....Bu sözler çok tutulursa, devamını da yazarım.)

Sakın ola ki ” Bu ne saçmalık ! ” demeyin. Bana haksızlık etmiş olursunuz. Benim radyoda dinlediğim şarkıların sözleri de bu yazdıklarıma benziyordu. “ Ağaca çıkan keçinin, dala bakan oğlağı olur.” demiş atalarımız. Dinlediği saçma sapan şarkılardan ilham alan birinin yazdığı şarkı sözleri işte böyle olur. Şimdi; belki de " Sarı öküzün yanında duran , ya tüyünden, ya huyundan.“ diyorsunuz içinizden. Veya; " Kılavuzu karga olanın, burnu b.k tan çıkmaz.” diyorsunuz. Haklısınız ! İnanın ağzımdan aldınız; ben de aynı sözleri söyleyecektim.

ÖNEMLİ NOT: İsteyenler, bu şarkı sözlerini istedikleri melodide kullanabilirler. Telif hakkı falan istemem. On dakikada çiziktiriverdim nasılsa. Bu kadarcık emek için telif hakkı istemek, ayıp olur ayıp ! İnsanlık ölmedi ya ! Hem, müzik piyasasına bizim de bir katkımız olsun icabında.

( Bu arada, çok güzel şarkıları, çok güzel şarkı sözlerini, yukarıdaki yazdıklarımdan tenzih ettiğimi özelikle belirtmek isterim.)

07 / 04 / 2003

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Şarkı sözleri
Gönderen: Zümrüt Mimoza / , Türkiye
13 Temmuz 2014
Harika bir yazı. Şarkı sözlerinize bayıldım gerçekten, çok güldüm, ilk işim hemen eşime okumak oldu. Kaleminize, yüreğinize sağlık.

:: patentini almayı sakın ihmal etme
Gönderen: kemal urhan / İstanbul/Türkiye
7 Temmuz 2006
biçok arkadaş yorum yapmış,ama benim ilk aklıma gelen o sizin bahsettiğiniz deli saçması sözleri yazarak 10 binlerce dolar alanların bu sözleri çalabilecek olması ve ünlenmesi muhtemel parçanın arkasından ağlayışlarınız;Bence şu "deli saçması" sözleri yazan "DELİ saçması" adamlar okumadan notere gidip bu sözlerin patentini almanız iyi olacak;BENCE sizde iş var:)))

:: Daha iyi yazmaktan başka çare kalmadı..
Gönderen: aynur özbek uluç / İstanbul/Türkiye
5 Ocak 2005
Gerçekten tam bir ironi olmuş. Daha doğrusu bu ironi maalesef zaten var da. Siz acaip keyifli bir yerden inceden inceden anlayana hesabı dile getirmişsiniz….Gerçekten güldüm şarkı sözlerine, bu kadar mı benzetme olur:))))))Ve insanların sizin tabirinizle kıytırık ( ki katılmamak mümkün değil bana göre de, ama bir de isteyenler var ,doğru ya:))) , neyse..) sözleri ürettikleri için nasıl bir de kasım kasım sanatçı havalarında gezinmeleri tam bir karamizah…Bir söz vardı sanırım Irak savaşının ilk başlama aşamalarının olduğu zamanlarda Ece Temelkuran köşesinde yazmıştı. “Dünyadaki kötülüğe karşı iyi insanların daha da iyi olmaktan başka çareleri yok“ demişti."Çocuklarımıza inadına daha iyi bir dünya bırakmak için, onlara yaşamayı sevmek için bir sebep vermek için" diyordu. Öyle etkilenmişim ki bu satırlardan ; hala aklımda... Şimdi iyi yazanların da yapacakları tek şey daha da iyi yazmak sanırım inadına….sevgilerimle aynur özbek uluç

:: :)))
Gönderen: İlke Ersoy / İstanbul
11 Mart 2004
Gözlerimden yaşlar aktı gülmekten, sen çok yaşa Kamuran abla e mi!!! :) Kalemine gölge düşmesin.Sevgiyle...

:: Harikasın yaa...
Gönderen: binnaz / ist
20 Nisan 2003
halısın aynen katılmaktayım düşüncelerine. Anlatım tarzın çok güzeldi akıcı yalın tebrikler arkadaşım. Yazmalara devam:))

:: Çok doğru bir eleştiri
Gönderen: Nells / İstanbul
16 Nisan 2003
:))) Ablacığım çok haklısınız :) Mükemmel bir yazı idi zevkle okudum :))) Diğer şarkı sözlerinide benim özelime yollarsanız beste çalışmalarına başlayabilirim :)))))) Birden aklıma benim için yazmış olduğunuz şiir geldi :) O gün o şiiri ilk okuduğumda çok duygulanmıştım :) İyiki varsınız, iyiki bizlerlesiniz, iyiki sizi tanıdım :) Sizi çok seviyorum ... Merak edenler için, bana yazılan şiiri paylaşayım izninizle....... Lİ – LAYLA Bizim elde / gün batımı / Li- layla Kuşlar hüzün taşır yuvalarına. Kanatlarında Suyu çekilmiş umutlar, Gagalarında Unutulmuş şarkılarla. Bizim elde Karlar düşer bir gül’e Tomurcukken / coşkudayken / Li- layla. Zamansız biçilmiş ekinler gibi Düşer ayaklar altına tomurcuk gül, Söner ışık, Diner sesler, Müzik susar Li-layla. Bizim elde, Kol gezer vefsızlık, Unutulur sevgililer, İhanet yuvalanır yüreklerde. Kollar düşer iki yana, Yanar yürek, Ama eller soğur Buza keser, Kanı donar Li-layla. Bizim elde Umut yoktur , Beklemek var Özlemek var Li-layla. Kırılır dillerde sevgi dolu sözcükler Uzaktır tutmak istediğin ne varsa, Tam deymişken ellerin, Kaçar gider, Serap olur , Dal kırılır Li-layla. Bizim elde ihanet var, Vefa hiç yok Sadakat ne? Hiç bilmeyiz Li-layla. Zordur sevmek buralarda, Aşk bir bıçak, Keser geçer, Ama seni deler geçer. Var mı burdan daha beter, Beter bir yer Li-layla?

:: ne şarkısı karalama diyelim biz onlara...
Gönderen: sbakans@hotmail.com / levent-istanbul
11 Nisan 2003
ya böyle işte devir değişti...iki karalama çıktı şarkı sözü ortaya... görüyoruz ama, ne oluyor sonra? en fazla 1-2 ay bilemedin 1 yıl (cok bile söyledim) sönüyor hepsi sonunda... emek kendi hakkını alıyor elbette .. bi güzel kalıyor yüreklerde, dillerde, hatıralarda...çok zaman sonra başa alınıp alınıp dinleniyor.. boşverin siz radyolarda istek alınmalarına, yarın başkası çıkaracak karalamayla oluşan bir şarkıyı (aslında neden şarkı diyoruz ki karalama işte düpedüz karalama!!) ne diyordum işte o gün de o karalama istek parça olacak... ömür biter bu aptalca işler bitmez...tuttular ucundan bi kere... kaleminize sağlık...sevgiler...

:: Yozlaşmış Bir Kültüre Doğru
Gönderen: Ekrem Salih Bilgin / Ankara
9 Nisan 2003
İronik yazınız gerçekten güzeldi Sn. Kâmuran Esen. Düşünmeyen ve düşündürülmeyen bir toplum da sanatın giderek sanatsız bir biçimde icra edildiğini görmek üzüyor insanı. Arabesk ve pop kültürüyle birlikte müzikte kalite bitme noktasına geldi. Itri\' nin bir sözü vardır:\'\'Musıki öyle bir deryadır ki ben sadece paçalarımı sıvayım geziyorum o deryada.\'\' Itri bile böyle düşünürken iki-üç anlamsız şarkıyla sanatçı kimliği verilen yığınlar göğsünü gere gere halk beni dinliyor o halde ben sanatçıyım diyerek ekranlarda boy gösterebiliyor. Nicelik niteliğin önüne geçtiği için bu durumdayız inanın. İnsanlar niteliğe ve kaliteye önem vermediği için niteliksiz ürünler rağbet görüyor. Bu ülkede hâla güzel şarkı sözleri ve icracıları yaşamaktadır çok şükür ve sınırlı da olsa nitelikten ödün vermeyen radyolarda bu şarkıları çalmaktadır. Sayıca azda olsalar onlar görevlerini yerine getiriyorlar. Yozlaşmış bir kültüre doğru adım adım yürürken bence gerçek sanatçıların yapıtlarını dinleyerek kendimizi kurtarabiliriz. Yazınız ziyadesiyle güzel olmuş; elinize sağlık. Radyo\' dan vazgeçmeyin hiçbir zaman...

:: Bestecin Olayım!..
Gönderen: Tayyibe Atay / Bolu
8 Nisan 2003
Taralelli lelli lellii..Taralelli lelli lelli....Leyyyyy!....:))))))Olmuş mu arkadaşım?Bak bu türkünün yada şarkının notaları şöyle:do re mi do...re do..re do...re!..çalacak sazım olmadığından ıslıkladım melodiyi..Normu Arabesk!..fena da olmadı hani!..Bir de sen dene istersen:)))Sevgilerle....

:: katiliyorum
Gönderen: adil okay / turkiye
8 Nisan 2003
kamuran hanim goruslerinize katiliyorum veya soyle diyebilirim; ayni dertten ben de muzdaribim. gecenlerde bu konuyu, ticari kafanin muzik sanatina vurdugu darbeyi dusunmustum. artik piyasaya rahat, masrafsiz surulecek cok kar getirecek uc bes dakikalik uyduruk besteler isteniyor. adina da sarki, pop, anadolu rak, rok diyorlar. oyle ya yarim saatlik bir senfoniyi bestelemenin zorlugu, halka ulastirmanin zorlugu, rantabilitesinin azligi hesap ediliyor. sadece turkiye de degil dunyanin gelismis ulkelerinde de boyle ne yazik ki. caz bile eskisi kadar sponsor-destekleyici bulamiyor. post modern kultur bu alanda da etkisini gosteriyor. turkiye de radyodaki istekler bir yana ya televizyon. tv izlemek benim icin bir iskence oluyor. dil, seviye, reklemlarin uzunlugu vs. katlanmasi zor. dostlugumuza siginarak yazinizla ilgili cok ta onemli sayilmayacak bir iki elestiri yapmak istiyorum: "bol bol sarkilar" cumlenizde, "lar" eki cogulu ifade eder ayrica "bol bol" demeseniz daha iyi olurdu."sanki aradigim...bekledigim sarkilar vardi ama o sarkilara bir turlu rastlayamadim..ve basliyor sarki, ilk kez duyuyorum sarkiyi...ben sarkiyi ilk kez duyuyorum.." cumlelerindeki tekrarlar yazinin akisini engelliyor bence. sanki aradigim sarkilar vardi ama ben onlara rastlayamadim... bekledigim sarkilar bir turlu gelmedi vs. denilebilirdi. sonuc olarak guncel bir konuda yazilmis duyarli bir yazi, tesekkur ederim, elinize saglik sevgiler adil okay

:: Pekala olmuş işte..
Gönderen: DİDEM SEVİNÇ / İstanbul
7 Nisan 2003
Kim demiş hocam şarkı sözü yazamaz diye??Kim demişse halt etmiş.:)Yazdıklarınızdan alâ şarkı sözümü olurmuş?Çoğu şarkıyla aynı ayarda işte.Kafiyede mükemmel,sözlerde bir o kadar anlamlı...(!)Duygulanmamak elde değil:) Anlatmak istediklerinizi dolaylı yoldan çok güzel anlatmışsınız.Sizinde taktir ettiğiniz bazı sanatçıların hakikaten güzel şarkı sözlerini yazınızdan ve yorumumdan muhaf tuttuğum kesin.Ancak diğerleri için söylediklerinizde hem fikirim maalesef:)Maalesef diyorum çünkü inanın herşey gibi bunlarda gitdige garip bir hal almakta.Ne diyimki hocam,yapmışsınız yine yapacağınızı.Elinize sağlık.Şimdi yorumuma son vermek zorundayım,çünkü biraz işim var..Ne mi? E daha şarkı sözü yazacağım bende..:)




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın kesinlikle karşıyım! kümesinde bulunan diğer yazıları...
Toplumumuzun Kadına Verdiği Değer
Kâmuran Esen Shov (!)
Kitap, Sehpa Olarak Nasıl Kullanılır!
Bir Köşe Yazarının Özellikleri
Bir Erkeğin Birkaç Eşinden Biri Olmak
Mudurnulu Fatma Nine"nin Günlüğü / Ne Günah, Ne Günah Değil?
Erkekler Şalvar ve Cüppe Giysin
Rtük'ün Saçmalıkları
Moraliniz mi Bozuk?o Halde Gazete Okuyun!
Hay Sizin Dilinize Deve Dikeni Batsın İnşallah!

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Atatürk'ü Anlatabilmek
Kütüphanelerimizin Hazin Durumu
Ahilik ve Düşündürdükleri
Evli Çiftler Nasıl Piknik Yapar
Bir İzedebiyat Yıllığı Alır Mıydınız?
Dünya Kadınlar Günü
Alanya'da Turizm Suratımda Nasıl Patladı!
Mudurnulu Fatma Nine"nin Günlüğü / Güle Güle 2014
Yaşadığımız Ama Artık Alıştığımız Garip Olaylar
Dün Gece Bir Rüya Gördüm - Oy Arttırma Taktikleri Kursu

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Dönüşü Olmayan Gidiş [Şiir]
Seni Özlemenin Kitabını Yazabilirim [Şiir]
Bensiz Yaşamaya Alışacaksın [Şiir]
İşte Gidiyorsun [Şiir]
Gelseydin Eğer [Şiir]
Ne Zaman Seni Düşünsem [Şiir]
O Beklenen Hiç Gelmeyecek [Şiir]
Çek Beni İçine Bir Nefeste [Şiir]
Sığınacağım Başka Yürek Yok [Şiir]
Uykularında Sev Beni [Şiir]


Kâmuran Esen kimdir?

Okumak ve yazmak bir tutkudur benim için. Yazdıklarımı okuyucularla paylaşmak amacıyla buraya gönderiyorum. Yıllardır, yerel bir gazeteye haftalık köşe yazıyorum. Mudurnu Belediyesinde gönüllü kültür müdürü olarak çalışıyorum. Yayımlanmış Kitaplarım: -Şiirlerle Öyküler - şiir / Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yazarlar Dizisi ( 1988). . . . . . . . -Sevgi Yumağı - şiir ( 1997 ). . . . . . . . . -K. Esen'in Kaleminden Mudurnu - derleme / Mudurnu Kaymakamlığı Kültür Hizmetleri Dizisi ( 2002 ). . . . . . . . . . . -Oynatmayalım Uğurcuğum- deneme , anı / --Senfoni Yayınları ( Haziran / 2004 ) -Mudurnulu Fatma Nine'nin Günlüğü - Baskıya hazırlanıyor

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her yazardan veya yazıdan etkilenirim. Bende bir etki bırakmayacak, herhangi bir şey öğretmeyecek bir yazı düşünemiyorum.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.