İnsanlığı tanımak insanları teker teker tanımaktan kolaydır. -La Rochefoucauld |
|
||||||||||
|
Bir varmış, bir yokmuş, bilindiği yönü ile çocuklara anlatılmakta olan masalların başına gelen iki kelimedir;fakat bir yönünün daha olduğunun gösterilmesi icap ettiğini düşünerek bu yazımı kaleme almaya karar verdim. Birçok insanın bu fikirle yaşamlarına yön verdiklerini,yapmakta olduğum gözlemlerime dayanarak siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim. İnsanların görmesini istediğim en önemli şeylerin başında hayatın bir ya da iki yönü değil, birçok yönü ile yaşanması gerektiğidir. Her anını iki kelimeye sığdırmak, insanoğlunun kendisine yaptığı en büyük kötülüklerin başında geldiği farklı şekillerde anlatılmalıdır. Başından bu yana sözünü ettiğim iki kelime yüzünden bir sürü insanın yaşadığı hayatı tozpembe gördüğü bilinmektedir;fakat bilmiyorlar ki bu ışıltılı dünyanın bir de gerçekleri yansıtan yüzü var, at gözlüğü ile etrafına bakanlar gerçekleri görmemeyi tercih etmektedirler. Ama hayatlarına mal olacağı düşünülmeyen bakarkörlükleri yüzünden önlerine çıkmakta olan kuyunun dibini boylayacakları, ömürleri boyunca ödemiş oldukları en büyük bedel olacaktır. Biz istiyoruz ki insanlar, yaşamlarını aynanın tek yüzüne bakarak sürdürmeyi tercih etmesinler, cehaletin pençesinden bir an evvel kurtulup hayatı iki kelimeden ibaret düşüncesi ile yaşamayı marifet saymasınlar. Yaşamlarını bahsetmiş olduğum iki kelimeden ibaret olduğunu düşünerek sağlam temeller üzerine bina etmeyenlerin kurmuş oldukları hayallerinin de bir enkaz altında yok olup gideceğinin bilinmesi en büyük kazanım olacaktır. Bunları düşünmememiz halinde üzerinde çalışmakta bulunduğumuz her işimiz yarım kalacak, başarısızlık kapımızdan hiçbir zaman ayrılmayacaktır. Onun için hiçbir zaman bize hediye edilen vaktimizi israf etmemeli, aksine en güzel şekilde değerlendirerek insanlığın boşluklarda kaybolmasına izin verilmemelidir. Biliyoruz ki hayat ne çocukları avutmak için anlatılan bir masal ne de iyi ile kötü arasında geçen bir mücadelenin her daim iyi tarafından kazanıldığını görmektir. İnsanlar yaşamakta olduğu hayatın büyük bir bölümünü düşünmeden, uçarı bir şekilde yaşamayı tercih etmektedirler. Bilmiyorlar ki içerisinde sürüklenmekte oldukları bu uçarılıkların başıboşlukların hayatlarına anlam vereceği hiçbir şey yoktur. Ama bilinmelidir ki bu mantıkla yaşamak, kişilere hiçbir şey kazandırmayacağı gibi telafisiz kayıplara uğratacaktır. Demek istediğim şudur: Hayatı ağızdan çıkan iki kelime arasına sığdırma amacı ile hareket etmekten vazgeçilmelidir. Sözünü ettiğim amaçla yol yürümeye devam edildiği müddetçe insanoğlu meydan bulduğu yeryüzüne hiçbir şekilde fayda sağlayamayacaktır,aksine her daim etrafında yer alan güzelliklerin yok edilmesinde önemli bir role sahip olacaktır. Bizler kendimizi zarara soktuğumuz gibi aynı ortamı paylaşmakta olduğumuz kimselere de büyük kayıplar verdireceğimizi aklımızın bir köşesinde bulundurmamız icap etmektedir. Bahsetmekte olduğum durumlar yaşanmasın düşüncesi ile etrafımızda yer alan insanların bilinçlendirilmesi için tecrübeli bilim adamlarının kaynakları örnek gösterilmelidir. Değindiğim konu, sahip olduğumuz kaynakların hayatımız açısından değerinin paha biçilmez olduğunu anlatmaktadır. Bizlerin bilgilendirilmesinde en büyük paya sahip olduğu bilinen değerlerimizin tahribata uğramasının önüne geçilmelidir. Eğer hayatın iki kelimeden ibaret olduğu fikrini kafalardan silemezsek, yürüdüğümüz yolda başarının esamesi bile okunmayacaktır. Farklı çizgilerde hayatımıza yön vermez, manasız fikirlerin zihinlerimizi işgal etmesine müsaade ettiğimiz takdirde dönülmesi imkansız bir yola gireceğimiz unutulmamalıdır. Özellikle girdiğimiz ortamların analizini çok düzenli bir biçimde yapmamız, yaşadığımız her dakika açısından büyük bir öneme sahip olacaktır. Yaptığımız analizlerde ufacık bir hata, girmiş olduğumuz akıntıya karşı boşa kürek çektiğimizin göstergesidir. Demem o ki; insan olarak birbirimizden olumlu şekilde faydalanmamız, el birliği ile olumsuzlukların kökünü kurutmanın gayretini göstermemiz lazım gelmektedir. Bunu da en önemli adımı atarak yani hayatı iki kelimeden ibaret olmadığı bilinci ile etrafımıza yön vermekle yapmış oluruz. Hayatımızda yer bulan bu gerçekler göz ardı edilmemesi lazım gelen tecrübelerle sabit kılınmıştır. Önümüze sunulmakta olan gerçekleri inkar etmekle üzerinde nefes almakta olduğumuz kainata en büyük zararı vereceğimiz, akılların baş köşesinde bulundurulmalıdır. Yani yaşanmışlıkları göz ardı etmek, atılmakta olan her bir adımı insanlık açısından işe yaramaz bir hale gelmesinde en önemli sebeptir. Diyorum ki olumsuzlukları hayatımızdan uzak tutabilmek amacı güden her türlü güzelliği sahiplenerek etrafımızı karanlıklardan kurtarma fikrini aşılayalım. Bunun da yapılabilmesi için ilk önce yaşamakta olduğumuz hayatın iki kelime ile sabit olmadığı gerçeği, cehalet rüzgarına kapılan insanlarla paylaşılmalıdır. Bizler bahsi geçen tecrübeleri uygun bir dille aktarımda bulunmazsak kainatı ucu bucağı görülmeyen bir felakete sürüklemiş oluruz. Bahsettiğim durumların yaşanmaması için ilk önce fırtınalı denizlere yelken açmamamız gerektiğini bilerek hayatımıza yön vermek fikri ile yola çıkılmalıdır. Hayatımızı aydınlattığı bilinen ışığın yani bilimin önünü mantıksız fikirlerin kapatmasına izin verilmemelidir. Hayatı iki kelimeden ibaret saymaya devam edersek kaldıramayacağımız ağır yüklerin altında ezilmekten kurtuluşumuz mümkün görülmemektedir. Onun için diyorum ki hayatı bize bahşedilen yönleri ile ele almakta ısrarcı olunmalı, elimize geçen fırsatların olumlu şekillerde değerlendirilmesi sağlanmalıdır. Başarılı olmak için yapmaktan kaçınılmaması icap eden hayat iki kelimeden ibaret değildir fikri, bir daha girmemek üzere zihinlerden sökülmelidir.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © HUSEYİNABAD, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |