Mektubum sanırım fazla uzun oldu, çünkü daha kısa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
İhtiyaç; insanoğlunun doğumu ile ölümü arasında geçirdiği süre içerisinde maddi, manevi giderilmesi beklenen mağduriyetlerinden ibarettir. Nefes alan bir şahıs dememelidir ki; benim üzerinde yaşadığım bu dünyada hiçbir şeye ihtiyacım yoktur. Maddiyata ihtiyacı olmayabilir birçok insanın; fakat unutulmaması lazım gelen en önemli şey, sevginin olmadığı yerde yaşamanın mümkünatı yoktur. Su içmeden, nefes almadan hayatta kalınabileceğinin düşünülmesinin de yersiz bir fikir olduğu akıllardan çıkarılmaması gerekmektedir. Maddi ihtiyaçlar giderilebilir; lakin manevi ihtiyaçlarımızı sonlandırmak imkansız görülmektedir. Bunun nedenini de insanların maddiyata vermekte olduğu önemi manevi duygulara vermemesi olarak gösterebiliriz. Unutulmaması icap eden bir durum daha var ki hiçbir zaman göz ardı etmememiz gerekmektedir. İnsanoğlu yaşadığı süre boyunca elindekilerin kıymetini bilmez, savurganlığı elden bırakmaktan vazgeçmediği için de ihtiyaçlarının sonu gelmez. İsrafın önüne geçebilmek için ilk önce anı yaşayalım fikri ile hareket etmekten vazgeçerek yarın ne olacağız düşüncesinin zihinlere kazınmasının gayreti gösterilmelidir. Hesapsız adımlar atıldığı takdirde insanoğlu içerisine çekildiği karanlıktan kurtulamayacak, yaşadığı dünyasını bir ömür ışığa hasret bırakacaktır. Her daim giderilmesi istenen eksiklerimiz olacaktır, bu demek değildir ki savurganlık şahsa verilmiş bir hak olarak görülmemelidir. İnsanoğlu bencilliği elden bırakmaz, yalanlara sığınmaya devam ederse etrafında hiç kimse yer almayacaktır. Onun için diyorum ki insanoğlu bencillikle elde ettiği hiçbir şeyden medet ummamalıdır. Gözü doymayan hiç kimse, etrafında yer alanlar nazarında iyi bir kimse olarak anılmaz. İhtiyacımız olmadığı halde ihtiyaç sahibiyiz diyerek yardımseverleri aldatırsak üzerimize yüklemiş olduğumuz kul hakkı, kaldıramayacağımız kadar ağır bir yük halini alacaktır. Bu konuda güzel ve anlamlı gördüğüm bir deyimi daha siz değerli okurlarımla paylaşmadan geçmek istemiyorum. Gözünü toprak doyursun deyimi tam da savurganlığı kendisine verilmiş bir hak olarak görenler için dillendirilmiştir. Bunu neden söylediğime gelince etrafımda hem savurganlığı elden bırakmayan hem de ihtiyaçları son bulmayan kimselerin olduğunu görüyorum. Bırakmıyorlar ki gerçek ihtiyaç sahipleri el uzatmak istedikleri her şeyden yararlanıp yaratana şükür etsin sebep olanlara da dualarında yer versin. Fakat bizim insanımızda bu anlattığım şeylerin bir tanesine olsun rastlamamızın mümkünatı görülmemektedir. Ben her daim şunu söylemekten çekinmem bencilliği elden bırakın ki hayat boyu gerçek ihtiyaç sahiplerine fayda sağlayan işler yapmak için çizilen rotada yürüyebilelim. Bu devir öyle bir devir oldu ki; ihtiyaç sahiplerinin gerçekte kimler olduğunu belirlemekte zorlanır olduk. Eskiden insanlar utanır, kimseye durumlarını bildirmezlerdi şimdi ise eline bir mendil alan cami önlerine dilenmeye çıkıyor, bir kağıt alan devletin belli birimlerine ihtiyaç sahibiyim bilgisi veriyor. Onun için diyorum ki ne aldatan olalım ne de birilerinin yardımsever kimselerin duygularını sömürmesine müsaade edelim. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi vesellemin şu güzel sözünü kendimize rehber ederek yolumuza devam edelim. Komşusu aç yatarken tok yatan, bizden değildir, sözü aklımızda bulunsun ki insanlara nasıl faydalı oluruz bilinci ile hareket edebilelim. Bizler sözünü etmekte olduğum bilinci kafamızda barındırmadığımız müddetçe bırakın ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmayı kendimize bile faydalı olamayacağımız aşikar.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hüseyin İbiş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |