..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır. -Atatürk
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Hüseyin İbiş




3 Nisan 2021
Okuyun Cehaletin Bataklığında Boğulmayın  
Hüseyin İbiş
cehaleti kurutulması gereken lakin kurutulmasına izin verilmeyen insanı içine çektiği edilen bir bataklık olarak tanımlamak mümkündür.


:GJD:
OKUYUN CEHALETİN BATAKLIĞINDA BOĞULMAYIN


Cehaleti kurutulması gereken lakin kurutulmasına izin verilmeyen
insanı içine çektiği ispat edilen bir bataklık olarak tanımlamak
mümkündür.
Hayatımızı karanlıktan aydınlığa çıkaracak olan yolun okumaktan
geçtiğine ilk önce biz inanmalıyız.
Kendimizi inandıramadığımız bir şeyin var olduğuna karşımızdaki
insanları inandırmanın mümkünatı yoktur.
Yardımcı olmak istediğimiz kişileri inandırmak istediğimiz her ne ise
ilk önce onun insanlığa iyi geleceğine kendimiz inanmamız
gerekmektedir.
İnancımızın tam olmaması cehalet denilen bataklığın kurutulmasını
zorlaştıran önemli etkenlerin başında gelmektedir.
Nasıl karanlıktan kurtulmanın tek yolu ışıksa cehalete karşı durmak
içinde okumaya ihtiyaç vardır.
Okumak cehaletin yok edilmesi için batmamak üzere ufka açılan etrafına
sönmeyen ışıklar saçan bir güneştir.
İlime yönelerek hareket etmekle cehalete çözülmeyecek bir pranga
vurulacağından en ufak bir şüphe dahi duyulmamalıdır.
Cehaletin karşısında kazanacağımıza inanmış olduğumuz zaferde en büyük
pay ilime aittir.
Sözünü etmiş olduğum ihtiyaçlarımızın da karşılanması için farklı
kaynaklardan yararlanılması lazım gelmektedir.
Bu kaynakların en önemlisinin kütüphaneler olduğu akılların bir
köşesinde bulundurulmalıdır.
Kütüphanelerimizin zenginleştirilmesinde en önemli çaba yine bizler
tarafından gösterilmelidir.
Sonrada cehaletin elinde oyuncak olan insanlarımıza okuma sevgisini
bir daha silinmemecesine aşılamamız lazım gelmektedir.
Oku emrini Allahütaala Cebrail Aleyhisselam aracılığı ile peygamber
efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sav) iletmiştir.
Bu emir ayrıca kuranı kerimin ilk vahyidir.
İnsanları bu derin bataklıktan çekebilmek için bulunmuş olduğumuz bir
tavsiye vardır.
Her daim yarar sağlayan kitaplar ve size yol göstereceğine inandığınız
yazılar okuyunuz.
Kafa karıştırıcı fikirlerle zihinlerinizi meşgul etmeniz sizlerin bir
adım daha geriye gitmenizde büyük bir sebeptir
Ama yapmakta olduğum gözlemlerden çıkarmış olduğum bir şey var oda
insanlar inatla kurutulmasına izin verilmeyen cehalet adı verdiğimiz
bu derin bataklıkla vedalaşmak yerine iç içe olmayı tercih ediyorlar.
Adeta fare misali düşmemesi icap eden tuzağa ayakları ile adım adım
ilerleyerek düşmenin uğraşında bulunuyorlar.
Nasıl suya hasret çorak bir tarladan verim alınmasını beklemek
manasızsa bilgiden yoksun bir beyinden verim beklemekte o kadar
manasızdır.
Bahsetmiş olduğum susuzluğa son vermenin yolu okumaktan geçmektedir.
Fakat bizim insanımızda okumak yerine boşa vakit harcamanın daha büyük
bir öneme sahip olduğu gözlemlenmektedir.
Toprağın yorulduğu için hasattan sonra bir yıl nadasa bırakıldığını biliyoruz.
Cehaletten kurtulabilmek için nadasa ihtiyaç yok aksine daha fazla
ekim yapılması lazım gelmektedir.
Bizler bu ekimi yapmakta başarıya ulaşamadığımız takdirde bir tekne
misali alabora olacağımız hayatımızın bir gerçeğidir.
Sözünü ettiğim ekimin okuyarak büyük bir bilgi birikimi ile
oluşacağının gayet farkındayız.
Bildiğimiz tek şey insanların teknolojinin gereksiz eğilimlerine
teslimiyet göstermekte olduğudur.
Çocuklarımızı kurtaralım derken ebeveynlerde ellerine aldıkları
telefonlara kafalarını gömmekten vazgeçmiyorlar.
Kıl misali işlemekte olan cehaleti hayatımızdan çıkarmak yerine aksine
onun kucağında savrulduğumuzun farkına varamıyoruz.
Hayatımızı alt üst eden fırtınaya karşı duramadığımız içinde iz arayan
yolcu misali bir başkasının yardımına ihtiyaç duyuyoruz.
Düşünsek asıl pusulanın elimizde olduğunu hayatımızda hiçbir zaman
cehalet yer bulmayacaktır
Kendimizi nadasa bırakılan toprağa benzetmemiz cehalete karşı
açtığımız savaşta ilk yenilgimizi aldığımızın göstergesidir.
Bizim bu yenilgiyi kabullenmememiz için okumakta olduğumuz kitaplardan
belli bilgileri ince eleyip sık dokumak üzerimize düşen ilk vazifemiz
olmalıdır.
Kendimiz başarıya ulaşamazsak karşımızdaki şahıslardan cehaletten uzak
kalmalarını beklememiz hiçbir anlam ifade etmemektedir.
Yaşadığımız hayatı işgal eden cehaleti birde diploma ile
yenebileceğine inananlar var.
Lakin insanlara bu düşüncenin yersizliğini her daim anlatmaktan çekinmiyorum.
En ufak bir çekinceye sahip olmam inançlarıma aykırı davrandığımı gösterir.
Fikirlerime ters bir durum baş gösterirse kendime ihanet etmiş olurum
ihanete de bu güne kadar kitabımızda yer olmamıştır.
İnanmadığım bir fikirle hareket etmektense inandığım yolda yürümeyi
daha doğru bulduğumu yazıyorum.
Bence diploma insanlara bitirmiş oldukları okul yahut okullar
serisince verilmekte olan bir belgedir.
Bu sertifika hiçbir zaman bir kurt misali beyinleri kemiren cehaleti
yenmekte etkin olmayacaktır.
Cehalet ancak yararlı kitapları elden geçirerek içindekilerden
yararlanılarak önünü alabileceğimiz bir salgın hastalık halini
alacaktır.
Virüsleri aşılarla yok edebileceğimizi biliyoruz bizi boşluğa
sürükleyen bu virüsü de ilim adı verilen aşı ile yok edebiliriz.
Diploması elinde olan fakat hiçbir şey bilmeyen bir sürü cahil insan var.
ama diplomasının yanında elinden kitabını düşürmeyenler onlara göre
etrafındakilere daha çok faydalıdır.
Benim bir fikrimde şundan ibarettir.
Elinde bulundurduğun sertifikanın yarar sağlayacağı düşüncesinden
vazgeçip kitaplardaki bilgilerle etrafına daha faydalı olmandır.
Fikrinde samimiyet gösteremezsen hiçbir zaman uğrunda savaş verdiğin
şeyde başarılı olamayacağın aşikardır.
Benim insanlara son tavsiyem vakitlerini bilgisayar başında boş vakit
harcamak yerine okumaya daha fazla vakit ayırmaları yönündedir.
Ben elimdeki bilgisayarımla hem sizleri hem de kendimi bilgilendirme
yolunda yürüyorum.
Yazıyorum sizlerle paylaşıyorum okuyorum cehalete karşı vermekte
olduğum savaşı kazanmanın çabasını gösteriyorum.
Gelin el birliği edelim bizi içine çekip yok etmek isteyen bu
bataklığı kurutma yoluna yan yana girelim.
Mevlana Celaleddin Rumi hazretlerinin demiş olduğu gibi taş kaya ve
mermer değil de içimizden ülkesine milletine fayda sağlayacak cevherler
çıkarmak için gayret sarf edelim.
Diploma ile değil kitaplardaki bilgilerle bu bataklığı kurutabileceğimize dair inancımızı kaybetmeyelim.





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Asaleti Gösteriş Olarak Görmeyin
Hayatınız Çelişkilerden İbaret Olmasın
Rotanızı Öfkeniz Çizmesin
Emanete Hıyanet Etmeyin
Maneviyattan Yoksun Kalmayın
Yanlışlarımız Yürüdüğümüz Yolda Rehberimiz Olmasın
Kendinizle Yüzleşmekten Kaçmayın
Engellere Yenilmeyelim
İmtihanlarımız Başarısızlıkla Sonuçlanmasın
İnsanlığı Kinin Karanlığına Bırakmayın

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İradenizin Prangalanmasına Müsade Etmeyin
Dostum Diyenlere Sırt Çevirmeyin
Pişmanlık Rüzgarında Savrulmayın
Haklı Mücadelemizde Kayıplarımız Olmasın
Sözlerinizin Ağırlığı Altında Ezilmeyin
Kalplerinizi Nefret Rüzgarına Bırakmayın
Hayatımızda Geç Kalmışlıklar Yaşanmasın
Kalplerde Kirlilik Yer Bulmasın
Sadakatiniz Daim Olsun
Kalplerimiz İsyana Kapılmasın

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Hayatımda Umutsuzluklar Son Bulsun [Şiir]
Dostum de Sahip Çık [Şiir]
Yaşamımda Haklı Mücadelem [Şiir]
Bütün Güzellikler Senin Olsun [Şiir]
Yüreğinde Menfaatin Yeri Olmasın [Şiir]
Boş Ver Üzülme [Şiir]
İnsan Hayatı Şiirlere Mısradır [Şiir]
Meydan Verme [Şiir]
Vatanım Uğrunda Ölmek İçin Hazırlandığım [Şiir]
Zaman Ömürden Alıp Gidiyor [Şiir]


Hüseyin İbiş kimdir?

Kalp gözü açık bir şairim

Etkilendiği Yazarlar:
Yavuz Bahadıroğlu,Ahmet Günbay Yıldız,Cengiz Aytmatov,Mehmet Rauf...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hüseyin İbiş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.