Bilge kişi her şeye şaşan kişidir. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
Bu arada Güneydoğu cephesi, Urfa, Maraş, Antep ile Adana'da Fransız-Ermeni ordusuna karşı yürütülen savaş da başarıyla sonlanmak üzereydi. Sonunda yerel Ermeni milislerini kullanarak bir yere varılamayacağını anlayan Fransızlar ateşkes istemek zorunda kalır. 21 Ekim 1921de Ankara ile Paris arasında imzalanan "Ankara Antlaşması” -Hatay hariç- Türkiye'nin güneydoğu sınırlarını taslak olarak belirlemiş olur. DUMLUPINAR 30 AĞUSTOS 1922 – İZMİR YANGINI Sakarya yenilgisinden sonra Müttefikler tarafından terk edildiğini anlayan Yunanistan onlardan çaresiz yeniden yardım ister. Ama umduğunu bulamaz. Zira artık İngiliz, Fransız ve İtalyanlar Sèvres’in yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünmeye başlamışlardır. Ankara’nın çok sıkışırsa SSCB ile anlaşarak komünist bloka kayacağından endişe duyduklarından TBMM’ye ateşkes önerisinde bulunurlar. Ancak, büyük moral kazanmış olan Ankara, Yunan orduları Anadolu ve Trakya’dan çıkmadığı sürece ateşkes olamayacağını bildirir. Yunanistan artık feda edilmiştir! Karşılıklı uzun bir bekleyiş ve hazırlık döneminden sonra, 26 Ağustos 1922’de Mustafa Kemal’in başkomutanlığında “Büyük Taarruz” başlar. Batı Cephesi dağılan, Eskişehir-Afyon hattı çöken Yunanlılar ortalığı yakıp yıkarak İzmir’e doğru çekilmeye başlar. Türk birlikleri 30 Ağustos 1922de Dumlupınar’a ulaşır. İzmir’e gelen Yunan birlikleri ve İzmirli Rumların büyük bir bölümü gemilerle Yunanistan’a döner. Türk ordusu 9 Eylül 1922’de İzmir’e girer. Ordu İzmir’i denetim altına aldıktan 4 gün sonra başlayan ve günlerce süren büyük yangın bu bağlamda çok anlamlı gözükmektedir. Yangın 13 Eylül’de başlamış 17 Eylüle kadar sürmüştür. Kentin tamamen güvenli bir hale gelmesi 30 Eylül’ü bulmuştur. Atatürk yangının Ermeni çeteler tarafından çıkarıldığını Müttefiklere iletmiştir. Yangının Ermeni mahallesinde başlaması, Ermeni ve Rum mahallerinin tamamen yanması, fakat Türk ve Yahudi mahallerinin fazla etkilememiş olması üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. ÇANAKKALE KRİZİ - LOZAN 24 TEMMUZ 1923 İzmir'in kurtuluşundan sonra ordu hızla Çanakkale Boğazının Anadolu kıyısına konuşlanır. TBMM İngilizlerin Gelibolu yarımadası ve Trakya’dan çekilmesi için ültimatom verir. Çanakkale Krizi adı verilen bu olay üzerine, 15 Eylül 1922de Lloyd George başkanlığında toplanan İngiliz kabinesi bu “küstahlığın” reddedilerek Türklere gereken dersin verilmesinden yana tavır koyar. Fakat bu öneriye karşı çıkan Muhafazakâr Parti hükümetten çekilir. Lloyd George hükümeti düşer. 11 Ekim 1922 de İngiltere ile Türkiye arasında Mudanya ateşkesi imzalanır. İsviçre'nin Lozan (Lausanne) kentinde bir barış konferansı yapılması kararlaştırılır. 1 Kasım 1922 de toplanan TBMM, İstanbul hükümetinin hukuki varlığına son verir. Vahdettin 17 Kasım 1922 günü Boğaziçi'nde demirli bulunan İngiliz zırhlısı “Malaya” ile Malta'ya gönderilir. Boş kalan halifelik makamına veliaht Abdülmecit TBMM tarafından 19 Kasım'da halife olarak atanır. TBMM Hükümeti Lozan Konferansı'na katılarak Misakı Milli’yi gerçekleştirmeyi, Türkiye'nin doğudaki topraklarını da kapsayan bir Ermeni devletinin kurulmasını engellemeyi, kapitülasyonları kaldırmayı planlıyordu. Ermeni yurdu ve kapitülasyonlar hakkında anlaşma sağlanamazsa görüşmeler kesilecekti. Nitekim, 20 Kasım 1922'de başlayan görüşmeler çıkmaza girince 4 Şubat 1923'te heyet yurda geri dönmüş, savaş rüzgârları yeniden esmeye başlamıştır. Sovyetler Birliği eğer yeniden savaş çıkarsa bu sefer Türkiye'nin yanında savaşa gireceğini duyurmuş, Haham Hayim Nahum Efendi’nin sözcülüğünü üstlendiğini Hristiyan ve Yahudi cemaat temsilcileri de Türkiye'yi destekleyeceklerini açıklamıştır. 23 Nisan 1923'te görüşmeler tekrar başlamıştır. Nihayet 24 Temmuz 1923'te Lozan Barış Antlaşması imzalanmış ve tüm taraflarca onaylandıktan sonra 6 ağustos 1924te yürürlüğe girmiştir. (Sonraki bölüm: Lozan Antlaşmasında Ermeni sorunu – Ermeni terör örgütleri)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Erdağ Duru, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |