• İzEdebiyat > Eleştiri > Tarihsel Olaylar |
21
|
|
|
|
Batı musıkisinin yerleşmesi için okullarda Türk musıkisi öğretminin uzun süre yasaklanması kararı hakkında... |
|
22
|
|
|
|
Türkçe' nin Devlet Eliyle Bozulması... |
|
23
|
|
|
|
Hazır değilsiniz biliyorum... Onlar da hazır değil yine biliyorum... Devletçilik öyle olmaz böyle olur diyen Zafer Partisi... Atatürkçülük öyle olmaz böyle olur diyen Memleket Partisi... Sizin o maske ve deneysel sıvılarınızı yeriz biz diyen Yeniden Refah Partisi. |
|
24
|
|
|
|
Niye bu parti kaç senedir kimsesiz? Niye bu partiye doğru bir lider gelmiyor, gelemiyor? Tercih etmek zorunda kaldıklarımızı da görüyoruz… |
|
25
|
|
|
|
İhanetin içinde olan bu salaklar, unvanları ve kademeleri ne olursa olsun, bildikleri doğrulardan (içlerinde çok azı müstesna) bir adım geriye gitmeyeceklerdir çoğu kere. Onların doğruları ile sizin doğrularınızda birebir örtüşmediği zaman çatışmada burada başlar zaten...
|
|
26
|
|
|
|
Batılılaştırılma maceramız... |
|
27
|
|
|
|
Tertemiz deniz var… Yüzmeyi bilen yok… Pis bir deniz var, yüzmeyi bilen çok fakat yüzme cesareti yok… Hepsi bu. |
|
28
|
|
|
|
Küresel Güçler, ah bu küreseller... Küresel Güçleri küresellikten uzaklaştırmak için öncelikle dünyanın küresel değil de düz olduğuna inandırmanız lazım... Böyle bir platform var dünyada ... İnanın şaka yapmıyorum. Bu arkadaşlar dünyanın düz olduğuna inanıyorlar... Uzaydan çekilmiş fotoğrafların bile bir aldatmaca olduğunu söylüyorlar... |
|
29
|
|
|
|
Vatan aşkıyla doğan Tokyo’da dahi doğsa daha ümitli, daha gerçekçi ve daha bilgiliyse kimdir daha çok vatansever? Bu yüzden Ne Mutlu Türküm Diyene, Diyebilene…
|
|
30
|
|
|
|
Cumhuriyetin kültür ve sanat ideolojisinin mimarlarından Ziya Gökalp' e ilişkin bir inceleme... |
|
31
|
|
|
|
Koyun gibi ya bu salakları tekrar tekrar destekler, bir şeylerin değişeceğine inanırsınız bu bir seçenek… Ya da... |
|
32
|
|
|
|
Ne işin var senin Karadeniz'de iki tane gemiyle, ancak kendine güldürürsün. Ama tabi Baydın yeğenin ve Kamala yeğenin, başka başka kalın enseli, kalın göbekli yeğenlerin şu havaların ısınmaya başladığı günlerde çok susamışlardır. Yok canım, su içmez onlar, kan içerler, kana susamışlardır... Grubu fark etmez A rh negatif ya da pozitif olsun...
|
|
33
|
|
|
|
İşbirliği demek El mantalitesi dediğimiz sömürgeci köleci, egemenlerden pay almakla; onların sözcülüğünü yapan propagandalarla sömürüye yol açan tutumlardır. El mantalitesi ön ittifaklı, temel toplumsal sözleşmeye aykırı olan mana ya da söylem gücüdür.
|
|
34
|
|
|
|
İslam ve Atatürkçülük zeka, yanlışa yanlış deme, adaletsizliğe başkaldırma gibi değerleri içeriyor... Bu yüzden benzerler… Hem laik hem müslüman olunur... |
|
35
|
|
|
|
1906 yılında Taşnak terör örgütü üyesi Ermeni kundakçılar Abdülhamit’i içine saatli bomba konmuş bir at arabasıyla öldürmek istemişlerdir. Fakat zaman ayarlı bomba patladığı sırada Abdülhamit uzakta olduğundan suikasttan şans eseri kurtulmuş, Tevfik Fikret ise bu olay üzerine "Bir Lahzai Teahhur" şiirini yazmış, terörü ve teröristleri övmüştür. |
|
36
|
|
|
|
Oğuzhan Uğur; böylesine zor bir zamanda siyasilerin teke tek kendilerini rahatça açıklamalarına izin veren bir ortam yaratıyor. Beraberinde de; bu siyasilerden kah şüphe duyanlara, kah nefret edenlere de istedikleri gibi mantık çerçevesinde insanca soru sorma hakkı tanıyor… Ki daha ne yapsın? Cumhuriyet bu değil de nedir? |
|
37
|
|
|
|
Türkiye’de siyaset üzerine yazılan çoğu yazılar; kulis yazısıdır, yani ucuz kahramanlık yazısı… Çoğu insan siyaset arenasında neler olup bittiğini, kahvehanelerden bile öğrenebilir.. Oysa önemli olan, bugünlerin bizi yarınlara nasıl götüreceği değil midir? Burada aydın denilen kişiler, taşın altına elini sokmalı değil midir? |
|
38
|
|
|
|
Üzülmemek için kendimi, elimi ve kalemimi bir türlü durduramıyorum. Benim şu fani dünyadaki kanım, canım ve ırkım bu olanları yaşamamalıydı… |
|
39
|
|
|
|
Şair Nailî’nin (ö. 1666) bir gazeli şu beyitle başlar:
“Mârız ki asâ-yı kef-i Musâ’da nihanız
Mâr anlama mûruz ki teh-i pâda nihânız.”
Yani, “Biz yılanız; Musa’nın elindeki asada gizli bir yılan… Belki yılan da değiliz; ayak altında ezilen bir karıncayız biz.”
Allah Musa’ya “Asanı yere at!” buyurdu. Sihirbazların yılanlarını yutan bir ejderha oldu asa. Ardından, “Asanı eline al!” emri geldi ve eşya aslına döndü. Tuva vadisinde yed-i beyza ile birlikte kendisine verilen bu asa, Allah elçisinin mucizesi oluvermişti bir anda.
|
|
40
|
|
|
|
toplam kalite anadoluda yok muydu? |
|