"...Ve hepimiz az ya da çok rüyacı değil miyiz!" -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Akşamın ilerleyen saatleriydi. İsa, sesler duyarak uyandı. Bir şeyler kar üstünde süratle ilerliyordu. Kara bata çıka ilerleyen bir şey. Bu ses bir tane değildi. Yerinden kalktı mızrağı tutarak. Kalbi korkuyla çarpıyordu. Ateşe odun attı. Çevreyi kolaçan etti. Hibçri şey görünmüyordu, zifiri kafanlıkta ne görebilsin ki. Ayak sesleri kesilmişti. Ama birden bir nefes alıp veriş sesi geldi kulağına. Arkasından geliyordu. Orada onu mideye indirmek için fırsat kollayan bir canlık vardı. Ayak sesi duyup karşıya döndü. Kurt ateş aydınlığına girdiği anda vahşi ve açlıktan deliye deliye dönmüş ve bu sayede cehennemin en kötü yerini görmüş bakışlarla karşılaştı, İsa dona kalır gibi oldu, ağzından salyalar akıyordu, iri dişleri günlerdir et ya da kemik yüzü görmemiş olmalıydı. Mızrağı iki eliyle tutup iyice yaklaşmasını bekledi; ama kurt atağını belli bir noktada kesmek zorunda kalmıştı ve biraz kayıp ateşin kenarına çarpııp yanınca cıyaklayarak geri çekilmişti. İsa, Mercan’ın kurtlara dair dediklerini hatırlamaya çalıştı. Ama korku ve panikle hepsi uçup gitmişti beyninden ve bu kez salise ara vermeden diğer kurt devreye girmişti. İsa, yine aynı biçimde mızrakla savunmasını yaparken bağırdı. İkinci kurt daha temkinki gelmişti. Oysa önceki çok heyecanlı ve paldır küldür bir saldırı yapmıştı. İkinci kurt çok sokulmamıştı ve tehditkar bakıp hırlayıp; “gece bitmeden seni mideye indireceğiz” der gibi bakıp soğukkanlı biçimde arkasını dönüp tin tin gitmişti. 3. ve 4. kurt sağdan ve soldan aynı anda atak yapmıştı. İsa, mızrrağı bir sağa bir sola çeviriyordu. Ateşin dibindeydi. 3. kurt hırlarken iki ayağını pat pat yere vurdu öfkeyle. Dördüncü kurt ise İsa’nın çevresinde üç dört daire çizdi, sokulur gibi atak yapıp geri gitti, İsa da o sokulur gibi yaptığında mızrağı hazır vaziyette bekletiyor ve mızrağı ileri doğru ittiriyordu onu şişleyecek gibi. 3.4. kurt da taktiklerini uygulayıp geri çekilmişti. Toplaşıp aralarında ne konuştular. Uludular. Acaba ne sonuç çıkardılar. İsa, onların burayı terk etme kararı aldıklarını umuyordu. “Başardım!” Korku ve kan ter içindeydi ve kalbi şiddetle çarpıyordu. Kısa bir süre geçmişti. Kurtlar avı yorarak yenmek, ona bir hata yaptırmak peşindeydi. Bir açık yara almadan en iyi bu teknikle bulunurdu. 5. ve 6. kurt ayrı iki yönden usulca yaklaştı. 5. kurt hırlayıp sokulma atakları yaparken 6. kurt bu fırsatı değerlendirmek için çabalıyordu. İsa bunu başta anlayamamıştı ama 5. kurtun taktiğini saliseler sonra çözmüştü ve 6. kurtun hareketlerini gözden kaçırmamaya dikkat ediyordu. Git git 6. kurt ona daha çok sokuluyordu. Bundan beşinci kurtun katkısı çok büyüktü. Saliseler ve saniyeler geçtikçe İsa daha fazla yorgunluk hissetmeye başlamıştı. Bir an mızrağı elinde düşürdü, bu sırada 6. kurt ayaktan kapmak için atak yaptı. İsa mızrağı alacaktı; ama ateş daha yakındı. Eline geçirdiği ucu yanan odun parçasını kurdun yüzüne bastı. Tam gözüne isabet ettirmişti. Kurt cıyaklayarak kaçtı ve korkuya kapılan kurt sürüsü bütün cesaretini kaybedip karanlıkta eriyip gitti. Son saldıran en cesur olandı. Büyük ihtimalle hayatının geri kalanını tek gözlü geçirecekti. İsa kurtulduğuna inanamıyordu. Onları yenmişti şimdilik! Bunu başarması kendine olan güveni yerine getirmişti. Büyük bir iş başardığını düşündü. Kurtlar bu saliselerde kendi aralarında yine toparlanmışlar ve uluşmuşlardı ve İsa tetikte sağına soluna göz gezdirip beklerken 7. Kurt yanaştı sakince. Yüzü yara bere doluydu. Geçmiş avlarınlarından ve hemcinsleriyle girdiği kavgalardan kalan izler. Hatıralar. Pis pis baktı ve hırladı: “Bak arkadaşım biz yedi kişiyiz, sen ise bir kişi. Neden direnip güçlük çıkarıyorsun. Pes et ve kurtul diyordu sanki.” “Pis kurt defol git!” diye bağırdı. Kurt onu umursamadı.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © İsa Kantarcı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |