"Kırmadan, kızmadan, yorulmadan, sevgiyle, ilgiyle, bilgiyle, sizlere bahşedilen sabırla insan yetiştiren; "İyi ki Öğretmenim" diyen koca yürekli meslektaşım, öğretmenler gününü kutluyor; sizlerle ülkemizin eğitim ağacının aynı dalında yaprak olmaktan gurur duyuyorum. B003"


Sayın Bakan'dan böyle bir mesaj aldık hepimiz. 17yılda hiç olmadığımız kadar yok edilen itibarımız gerek, gerek ilkellikleriyle daha önceki bakanları aratmadan birer potansiyel suçlu olarak öğretmeni görmeyi bir marifet sayan bürokratlarımız, gerek zorla okullara tıkarak adeta açık ceza ve tevkif suçlusu durumuna sokulan çocuklarımız, yitirilen etik değerlerin yerine yenisi bulamadıkları için ne herze yiyeceğini bilemeyip, bir çöplük gibi üretilen projelerimiz, işsizliği daha asgari gösterebilmek için neredeyse sokaktaki herkesi öğrenci göstermeye çabalayan sivri fikirlerimiz, 12 Eylülde bile okul duvarlarının bu kadar yükselmediği, dikenli tel olgusunun bulunmadığı halde, bugün hepsinin var olduğu bu ilkellikten de öte uygulamalarımız, bu uygulamalarla kantincilere peşkeş çektiğimiz çocuklarımız, parasız dağıtmaktan onur duyulan, ama içinde bir bok olmayan, hatta bilgi yanlışlığı bile bulunmasına aldırış edilmeyen kitaplarımız, birilerine rant sağlamak için dünyanın parasının düşünmeden dağıtıldığı akıllı tahtalarımız, bir eğlencenin bile yerini tutamayan, sadece yapanların kazançlarıyla gurur duyacağı kötülükten başka bir şey doğurmayan ebalarımız, üst düzey bürokratların aptalca ya da kurnazca her yaptıkları saçmalıkların sonuçlarından kendi paçalarını kurtarmak için suçladıkları meslektaşlarımızla ilgili kirli düşünceler temizlenip düzeltilmedikçe bu korkunç kâbus büyümeye devam edecek.

Yılda bir kez hatırlanmaktan başka bir bok ellerine geçmemesine rağmen, hâlâ canla başla, ceylana et, aslana ot yedirmeye çabaladıklarını görüp, Yavuz Bingöl denen ucuz adama yatırım yapmak yerine, bu yıllarca işlenen sinsi düşünceler sayesinde ortamları lağım çukurundan farksızlaşan öğretmene yönelirseniz, sanırım bir şeyler değişecektir Sayın Bakanım. Yoksa bu söylemler devam eder; tecavüz eden, kapkaç yapan, soyun ve gaspa bulaşan, çete kurup devlete ve halka zarar vermekten çekinmeyen daha çok yüksek diplomalı yaratıkların yetiştiğini beraber görüp, mahzunlaşmaktan başka bir şey yapamayacağız.

Umarın istendiği gibi değil, gerektiği gibi kararlar alır, uygular ve kaybedilen değerlerin geri dönüşüne katkıda bulunursunuz.

Bizler de sizin Kenan Evren gününüzü kutluyoruz Sayın Bakan'ım.

Yolunuz ve gönlünüz açık olsun... Başarılar diliyorum size, bize ve ülkemin diğer insanlarına...

Sürç-i lisan eyledikse affola...

24 Kasım 18
Gölcük