Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
Örneğin, Sayın Başbakan, Yargıtayın Şike Davası ile ilgili kararının “manidar” olduğunu söylemiş. Askerler ve gazeteciler terör suçlamasıyla içeri tıkılırken, “Bırakın savcılar görevini yapsın.” diyen başbakanın, seçim yaklaşırken Fenerbahçe taraftarına mavi boncuk göstermesi, yargıyı karşısına alması manidar değil mi? Hüseyin Çelik’in, “Kar yağsa Cemaatten bilecekler.” demesi, bu konuda başbakanla ters düşmeyi göze alması, cemaate arka çıkması manidar değil mi? Başbakan cemaati topa tutarken, Hüseyin Çelik neden cemaati aklamaya çalışıyor? Çok manidar. Başbakan, “ Kürdistan ifadesinden muhalefetin rahatsız olması manidar.” demişti. Öcalan’ın, barış süreci konusunda yerel seçimlere kadar AKP’ye süre tanıması, PKK’nın silah bırakma sürecini uzatması, manidar değil mi? Seçimlere kadar sessizlik olsun ki, AKP oy kaybetmesin. Öcalan ile AKP’nin dostluğu çok daha manidar. HSYK kanun teklifinin zamanlamasının manidar olduğunu söyleyen Nazlı Ilıcak’ın, 17 Aralık operasyonlarından hemen sonra birdenbire AKP’ye sırt çevirmesi, cemaatten yana çıkması değil mi asıl manidar olan? AKP’de çözülme olacağını nasıl sezdi kendisi de hemen saf değiştirdi. Çok manidar, çok! Başbakan, “Mayıs ayı o kadar önemli bir ayken bir Gezi olayının çıkması manidardır.” demişti. Mayıs ayının önemi, sizce ne ola ki? Başbakana göre her şey manidar. Muhalif yazarların iktidarı eleştirmesi manidar. Hukuk ve özgürlük konusunda AB’nin Türk yetkilileri uyarması, manidar. Dövizin yükselmesi manidar, yolsuzluk soruşturmaları manidar, vatandaşa gaz fişeği atan polise vatandaşın karşı koyması manidar. 2020 olimpiyatlarına İstanbul’un değil de Tokyo’nun seçilmesi manidar. Bana sorarsanız, ırkçılıkla suçlanan bir sporcuya, sanki başka sporcu yokmuş gibi, Akdeniz Olimpiyatlarında bayrağımızı taşıma görevi verilmesi çok manidardı. AKP İzmir Belediye Başkan Adayı Binalı Yıldırım’ın bacanağının da aralarında bulunduğu yolsuzluk davasının gündeme getirilme zamanının “ manidar” olduğunu söylemişti Binalı Yıldırım. Sıradan bir vatandaşı polis yaka paça götürürken manidar olmuyor da, neden bakan çocukları konu olunca manidar oluyor? Hemen hemen her seçim sonrasında Okyanus Ötesine selâm gönderen, Fettullah Gülen’i yurdumuza dönmeye davet eden başbakanın son zamanlarda hemen her yanlışı cemaate bağlamasıdır asıl manidar olan. Gezi parkı olaylarında, mitinglerde hemen hemen “Kaşının altında gözün var” diyeni bölücülükle suçlayıp mahkemeye çıkaranlara sahip çıkıp, aktivistlere “Polis neden beni tutuklamıyor, bir şey yapsaydım beni de götürürlerdi.” diyen eski İçişleri Balanı Muammer Güler’in, oğlunun göz altına alınmasını hükümete karşı yapılan operasyona bağlaması manidar değil mi? Normal vatandaş suçlanırken yargı cici, bakan çocukları suçlanınca, yargı kaka. Ankara 18. Bölge İdare Mahkemesi, SBS’nin sonuçlarını “yanlış hesaplama” gerekçesiyle iptal etmesi üzerine, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 1 milyon 112 bin 604 öğrenciyi ilgilendiren kararla ilgili olarak “Zamanlaması manidar.” yorumunu yapmıştı. Yanlıştan dönmenin manidarı mı olur? Asıl manidar olan, AKP iktidarında, sınav sonuçlarının bilmem kaçıncı kez yanlış değerlendirilmesidir. Asıl manidar olan, soru kitapçıklarının şifrelenmesidir, cevap kâğıtlarının çalınmasıdır. Başbakanın, bakanların; işlerine gelmeyince, her olayı, her durumu “ manidar “ olarak değerlendirmeleri gayrı ciddi bir durum. Gelelim, benim manidar bulduklarıma: * TMSF’nin, 16 yıl durup da, belediye başkan adayı olunca Sarıgül’ün mal varlığına haciz koyması manidardır. * Vatandaşın çocuklarının akılları hiçbir şeye ermezken(!), başbakan ve bakan çocuklarının ticari kafalarının çok gelişmiş olması, manidardır. * Yerel seçimler yaklaşınca, boş veya inşaat halindeki apartmanlarda, onlarca hayali seçmenin belirivermesi manidardır. * Ve asıl manidar olan, başbakan başta olmak üzere iktidar çevrelerinin, yolsuzluk soruşturmalarını, paralel devlet’e bağlayarak, mağdur rolü oynaması, yerel seçimler öncesi vatandaşı yanına çekme oyunu oynamasıdır. Askeri soruştururken yargıya sahip çıkanların, bakan çocuklarını sorgulayan yargının “ paralel devlet” olarak suçlanmasıdır asıl manidar olan. Kimsenin aklına “Hırsızın hiç mi suçu yok?” sorusu gelmemesi manidar değil mi? Manidar. Hem de bal gibi manidar.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |