"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Aradan tam beş yıl geçmişti, beş koca yıl. O, yıllar boyunca unutamadı hiç, yazdığı o son mektubu. “Yazmamalıydım” dedi yıllarca kendine. “Yüzümü güldüren, hayatımdaki en muhteşem şeye sırtımı dönmemeliydim”. Şimdi bir uçakla beş yıl önce yapması gereken yolculuğu yapıyordu. Uçaktan aşağıya bulutlara baktı. Bembeyaz yumuşacık bir yorgan ayaklarının altındaydı. Arada, beş yıl öncesine gidip, gidip geliyordu. İçinden şu dörtlüğü geçirdi: “Neler yazdım Neler söyledim Gitme zamanı derken Gitme demeni bekledim”. Gerçekten beklemişti, önce her saniye, sonra saatler, derken günler ve günler oldu aylar, aylar yıllar. Beş koca yıl geçmişti sonrasında. O ana kadar sevdikleri tarafından terk edilmişti. Son sefer ise giden kendisiydi. İçinden geçirdi, “Bırakmak, bırakılmakdan da zormuş meğer”. “Birini bırakıp gitmek, bu kadar zor olabilir mi Allahım? Evet, o kadar zormuş meğer, seversen” diye geçirdi içinden. Beş yıl geçmişti, ama hisleri dün gibiydi; taptaze. Uçakta bir anons duyuldu “Kemerlerinizi bağlayın”. Uçak inişe geçtiğinde, kalbinin sanki yerinden fırladığını hissettii. Hele ki yere indiğinde, sanki beş yıl önceye gitmiş ve sevdiğine kavuşmuştu. Uçaktan inip valizini aldı ve bir taksiye binip oteline geçti. Akşam olmuştu. Otelin lobisinde bir kahve içti. Yemek bile gelmedi içinden. Açlığını hissetmiyordu. Sonra odasına geçti. Televizyonu açtı, beş yıl boyunca yaptıgı gibi, sarıldı sevdiğine ve uyudu. Sabah olmuştu. Önce kalkıp bir duş aldı. Sonra acıktığını hissetti, “Kahvaltı yapmalıyım” dedi kendi kendine, “Midem ağrıyor”. Restorana indi ve güzel bir kahvaltı yaptı. Çayını içerken içinden geçirdi “Peki ne yapacağım ben, neden buradayım?” Yine beş yıl öncesindeydi. Sevdiğinin yazdığı mektuplardan birini okuyordu. Karette karettelerle nasıl yüzdügünü anlatır, “Bir gün birlikte yüzeceğiz” derdi, ona. İçinden geçirdi, “Kaplumbağam diye severdim seni, ne yazık hiç kabuğuna çekilmemiştin, ben o mektubu yazana kadar sana”. “Sonra hiç görünmedin, hiç ses vermedin. Ya ben, ben ne yaptım” dedi kendi kendine. Sonra “Koca bir hiççç” dedi “Hiçbir şey”. Çayını yudumlarken denize baktı, Akdenizin o muhteşem güzelliğine. “Bir an içinden geçirdi, “Burada da var mıdır, karette karetteler”. Hızlıca odasına çıkıp mayosunu giydi. Sevdiğine kavuşacakmış gibi büyük bir heyecanla denize attı kendisini. Sanki saatlerce yüzdü, yoktu karette karetteler. Tam çıkmaya niyetlenmişti ki iki tane karette karette ona doğru yaklaştı. Oyun oynuyorlardı sanki. İçinden geçirdi, “Gelir mi acaba, buralara uğrar mı?”. Sonra karette karetteler uzaklaştı ondan. “Çıkmalıyım” dedi, "Çok oldu, üşüdüm". Sudan çıktı, havlusuna kurulanırken bir ses duydu. "Allahım onun sesi" diye geçirdi içinden, "Bu sevdiğimin sesi". Kalbi tüm vücudunu sallıyordu. Gümbür gümbür, kulakları patlıyordu sanki, kalbi onu terketti, terk edecek. Sonra saklanmak istedi bir an. “Ne işim var benim burada" diye geçirdi içinden. İlk tepkisi “Ya beni tanırsa” oldu. Sonra korktu “Ya beni tanımazsa”. Havlusuna sarılıp gizlice oteline giderken bir el omzuna dokundu, “Leylam”. Sarılırken sevdiğine, o ana kadar biriktirdiği bütün yaşlar süzüldü gözlerinden. Leyla ÜNAL (8 Ağustos 2012)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Leyla ÜNAL, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |