..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsanlığı tanımak insanları teker teker tanımaktan kolaydır. -La Rochefoucauld
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - İstanbul
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Sevdalanalım
Orhan Bani
Şiir > Garip

Hadi, yine öyle bak seviyor gibi, yeniden yak yüreğimi Kızarsın yüzüm, tutulsun dilim, bir garip olalım, sevdalanalım Vakit çok mu geç, sevemezmiyiz, ağarmış saçlarımın suçu benimmi? Varsın geçsin yıllar, ağarsın saçlarım, yine öyle bak, beraber yanalım Pek bir şey söyleme, seviyorum deme, yıllar çok şey aldı, sözüm yok kendime Ben yine suskunum, ben yine sensiz, bir nedeni yok, seviyorum nedensiz Gönül had bilmiyor, yak ki yanalım, dö

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Deneme > İstanbul
 İstanbul’u Düşünmek  (Yûşa Irmak)

Şimdi saat sabahın dördü. Hava sert. Rüzgar esiyor. Ha yağdı yağacak bir hava var gökyüzünde. Balkonum soğuk, bu soğukluk sanki onu hüzünlendirmiş, hani bir şeylerden korkup çekiniyormuş gibi bir ruh haline bürümüş…
 Kalplerde Kirlilik Yer Bulmasın  (Hüseyin İbiş)

bu yazımda da siz değerli okurlarıma kalp kirliliğinin hayatımızda büyük kayıplara sebep olduğunu ve elimizden varımızı yoğumuzu alan bu kirlilikten bir an önce arınmamız gerektiğini anlatmak istedim ve sizler için elimin yettiğince dilimin döndüğünce bir şeyler karaladım umarım sizlere faydalı olabilirim
 İstanbul Dinmeyen Bir Esinti Bir Devam Ediştir  (Yûşa Irmak)

Taksim Meydanı’nda sıra konakların, Bağdat Köşkü’nün çinilerinin, Baruthane Deresi’nin, Kozyatağı’ndaki arabacılar kahvesinin, suyu akan çeşmelerin İstanbuludur bu dizelere ruhunu estiren… Kendi dünyasından bir anı sonraki nesiller için sonsuzlaştırmıştır dizelerinde şair. İstanbul, dinmeyen bir esinti ve bir devam ediştir…
 İstanbul'da Son Düşüm (Romance)  (ERDEN ERKİN)

Bir gidiş gittin ki, her taraf sis içinde, göz gözü görmüyordu. Dünya dönmüyordu. Acım dinmiyordu. / / ERDEN ERKİN
 Taksim  (Aysel AKSÜMER )

Oysa kadının elinin değdiği yer güzelleşirdi. Kadın, erkek hiç farketmiyor teröre her kim bulaşmışsa insan asla değil. İnsan dediğin merhametlidir. Bunlar ise cani.
 İpek Nehir, 1 Mayıs, Vay İstanbul...  (Vildan Sevil)

Davullar, zurnalar, halaylar, oyunlar, Grup Yorum, Kardeş Türküler...Babaların omuzunda çocuklar..Bebek arabası süren anneler..Derdini anlatmak isteyen, kesinlikle 1.000.000 çok üstünde insan. Konuşmalar başladı, miting bitecek, Gümüşsuyu, Saraçhane, Mecidiyeköy kolları hâlâ uzayıp gidiyor. Gezi alanı da hıncahınç.
 Yedi Emirler Sokağı, Fatih  (Yûşa Irmak)

Fatih’in merkezinde bir sokaktayım. Saati söylemeli miyim? Evet söylemeliyim. Saat gece: 03:15 günlerden 7 Ağustos Cuma. Buraya Yedi Emirler Sokağı diyorlar. Bu sokak, Anadolu’nun merkezine açılan bir kapı! Öyle Akmerkez ya da onun militanı Mayadrom gibi Avrupa’nın merkezine açılan kapılardan değil…
 Sen Söyle İstanbul  (eylül)

Sen söyle İstanbul...
 İstanbul ("... Bir Hayat Daha Var Olmalı Der Gibi Kahverengi Tonlar Uykularda... ")  (oğuzhan abdi oğuz)

kaç milyon hayatı taşıyorsun içinde istanbul... kaç hayatı birleştiriyorsun... ve kendini büyütüyorsun hep... istanbul büyüyor.. çocukluğundan cıkıyor... acılarıyla... mutluluklarıyla... ama tüm ihtişamıyla büyüyor.. ve uzaktan kör topal... izlemek koyuyor seni istanbul...
10 
 Cadde'de Eğlence  (Mehmet Sinan Gür)

Biraz öteden acayip bir gümbürtü başladı, davullar trampetler, haykırışlar. Bu zavallı üç kızın çaldığı gürültüde kaynıyor. Gürültüye gittim. İstanbul Percussion bilmem ne grubuymuş. Of, ne iştahla çalıyorlar görmeliydiniz.
11 
 Ahhh İstanbul... Çekme Beni Böyle Kendine Kendine... Yorgunum...  (Vildan Sevil)

Gençler edepsizce özgürleşmiş mi, yoksa, “Onu yapma, şunu içme, el ele tutuşma, elini sevgilinin omzuna atıp parkta oturma” diyenlere inat, yeni başkaldırı yöntemleri mi geliştirmiş, anlamadım. Metronun yürüyen merdiveninde, ayakta duran sevgilisinin beline bacaklarını, boynuna kollarını dolayıp yapışarak inen genç kızı görünce, benim yorumum yolunu şaşırdı, afalladım kaldım.
12 
 Bir Şehr-i Gül,ki Adı İstanbul  (Şebnem Pişkin)

Nasıl ki bütün çiçekler biraz gül ise, bütün şehirler de biraz İstanbuldur aslında. İstanbul deyince akan sular durur, şair yanım tutar yine.
13 
 İstanbul Demek, Sen Demek...  (Elif Demiröz)

İstanbul gülüşünde, İstanbul gözlerinde, İstanbul bizi biz eden ne varsa tam içinde!
14 
 Zeus'un Kızı; Gidiyormuş Gibi Durmak  (Aysun Güven)

Bebeğini ev gezmesine gidip ondan kurtulmak için onu orada unutan anne mi? Hunharca katledilen kadınların aslında hunharca kaydedilmediği gerçeği mi? Yoksa yıllardır değiştirmediğiniz kafamızın içindeki kalıplar mı? Siyasete bakışımız; diğerleri daha iyi mi sanki!!! Krize bakış açımız; Kriz mıriz yok AVM’ler insan kaynıyor. Adalet düşüncemiz; Mutlaka bir şey yapmıştır? Boşuna mı içeride!!
15 
 İstanbul'a...  (Özge Can)

Sokaklarında dilendirdiğin, çıplak ayaklı, okul formalı ilkokul çocuklarına benzedin şimdi... Yada makyajı akmış, yorgun bir sokak fahişesine... Neden böyle oldun İstanbul?
16 
 Küskündüm Gözlerine İstanbul'un...  (Elif Demiröz)

Sen ucu bucağı var bir şehirsin, bense sonsuzluğu taşıyorum içimde...
17 
 Leo Buscaglia İle Söyleşi  (Emine Pişiren)

Mahmut Bey, elimi bırakmadığı gibi bir de yemek davetini İstanbul’un en güzide otellerinden birine "davet etme" cüretkarlığını da göstermişti. Asansörün yedinci kata gelmesi ile elim bir yabancının elinden kurtulmuş oldu. İşte o an var ya Leo, ben sana, o kadar içerlemiştim ki, anlatamam.
18 
 İstasyonları Çalınan Şehir  (Ali Erasoğlu)

Uluslararası emperyalizmin İstanbul üzerinde yoğunlaşan rant hırsının, Haydarpaşa ve Sirkeci garlarına olan yansımalarına değinmek istedim.
19 
 Altın Şehir Üsküdar  (Nur Ersen)

Böylece tarihteki ismi “Hrisopolis” yani “Altın Şehir” olan Üsküdar’a “Altın Şehir” dedikleri için ne kadar haklı olduklarını anlamıştım.
20 
 İstanbul’un Soluğu Her Zaman Canlıdır…  (Yûşa Irmak)

İstanbul’da bir insan olarak solumak ne zor imiş. Elbette bir bedeli var bu memlekette yaşamanın üstelik bedelini nefeslerimizle ödüyoruz. Çünkü, yaşamlarımız, beklenmedik çizgiler arasında zikzaklar çizen bir oyun bu şehirde. Bir anda yükselişler, inişler, bir anda seslenişler ve susuşlar, bir anda yaşananların iyiliği kötülüğü ve yine beklenmedik yahut düşünülmedik garip, ani, ölümler… Yani, hayat bir var, bir yok İstanbul’da…

1 2 3 4 5  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Taksim
Aysel AKSÜMER
Deneme > İstanbul
İstanbul'da Kar!..
Semra Arslan
Eleştiri > İstanbul
İstanbul
G.yılmazkaya
Deneme > İstanbul
İntihar
Birol Karakuzu
Deneme > İstanbul

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.