Eğer ben koyun gibiysem sen nesin kurt mu? Her gün bana diş bilersen, ben de koyun gibi seni düşman bellerim. Ve sadece senden korunmak için sürü psikolojisine girerim. Sen insan olursan ben de koyun olmaktan vazgeçerim. Ne sen dağlarda ulumak zorunda kalırsın ne de ben çobanın sopasıyla ve onun itiyle dürtülürüm. Beni birey olarak kabullenmediğin için, ben de seni insan olarak göremem. Korkunun olduğu yerde ne çiçekler biter ne de ağaçlar olgun meyve verirler. Korkunun olduğu yerde, anca çimenler biter. Korkular insanları koyunlaştırırken, çimenler de cesaretsizlerin bahçesinde bolca büyür. Çimenlerin büyüdüğü yerde, anca koyunlar, sığırlarla dost olur. Ne büyük yarenlik değil mi? Türkiye korkularından kurtulamadığı sürece, sürü psikolojinden de kurtulamayacaktır. Sokaklarda sürü halinde dolaşan insanlar, cemaatler, tarikatlar, gruplar, dernekler, örgütler, sendikalar her koyunun bacağından asılmasına kendilerine dokunulmadığı sürece karşı çıkmayacaklardır. 'Dünya yaşamak için tehlikeli bir yer; kötülük yapanlar yüzünden değil, durup seyreden ve onlara ses çıkarmayanlar yüzünden. ' sözünde olduğu gibi dünya zavallı korkuların bir gezegeni olacaktır. Dünyada insanlar sürüleştiği sürece, tek başına kalanlar her daim bir linç olma korkusuyla yaşamak zorunda kalacaktır. Koyunlar çimenleri, kurtlar da geride tek başlarına kalan koyunları linç edecektir. Gel kardeşim bu yüzden, ne sen kurt ol ne de ben koyun olayım. Ne sen namlunun ucunda yaşa ne de ben bıçak altında can vereyim. Gel kardeşim bu topraklarda sadece çimen yetişmez. Boy boy ağaçlar vardır, meyveler bal tadındadır, çiçekler, çilekler, yeraltı ve yerüstü suları vardır. Gel kardeşim! Senin sevdiğini ben sevmem, benim sevdiğimi sen sevmezsin. Ben yeraltı sularını içerken, sen yerüstü sularında sevince boğul. Gel kardeşim bizi kimsenin düşman etmesine izin verme. Gel kardeşim sokaklarda karşımıza çıkan insan sürülerinin yolumuzu kesmesine müsade etme. Elini uzat bana. Elin özgürlük bayrağım olsun. El ele vererek karşı duralım setleşen insan sürülerine. Sonra seni dikeyim bir bayrak gibi özgürlük şiirlerine. Hala anlamamakta ısrarcısın kardeşim. Güneydoğu'da niçin terör var diye sormamaktasın. Terör, Kürtleri ve Türkleri korkutma ile sürüleştirme çabasıdır. Çocukların elindeki her sapan Türkiye'nin büyüyen yarasıdır. Bu yara korkuyla kanatılmaktadır. Kürtler korktukça, teröristlerin elindeki kalaşnikoflar, çobanın elindeki sopaya dönüşmektedir. Kürtler kendi memleketlerinde bile insanca oy verememektedir. Koyun gibi boykot kararına uymaları sağlanmaktadır. Kürtlerin sürüleşmesi hem Ergenekon hem de PKK terör örgütünün işini kolaylaştırmaktadır. Çünkü, koyunun bir tanesi uçuruma atladığında, ardından tüm sürü uçuruma atlamaktadır. Kürtler ve Türkler, Apo koyunu tarafından uçuruma sürüklenmektedir. Apo koyununu ise Ergenekon ve İsrail gütmektedir.