..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Anlamak beğenmenin başlangıcıdır. -Spinoza
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İtiraflar > Elif Demiröz




26 Mart 2009
Buluta Karışan Bir Mektup Daha...  
Yağmura yenildim dün akşam üzeri...

Elif Demiröz


Teşekkürler en kuzeydeki en gri bulut. Sana karışsın bu kendi içinde anlamsız mektup. Ve sen bir yağmur olgunlaştırıp kendinde, her sözcüğü tek damla yağmura dönüştür uzaktaki o şehirde… Yeşiller yanında olsun, griler gerinde… İçimde aslında öyle bir şey var ki, bulamayacağım ve ömrüm boyu taşıyacağım en derinde…


:BEAC:
Yağmura teslim oldum dün akşam üzeri…
Göklerden tane tane, yeryüzüne kavuşmak için acele ede ede damlalar inerken, düşüncelerim de aklımın en derinlerinden kalbimin en yüzeyine inmek için yarış içindeydi adeta…

Seni ne kadar özlediğimi düşündüm, ne kadardır göremediğimi… Seni bunca merak ederken, rüyalarımda nedenini bilmediğim mutsuzluklarını görürken içimin burkulduğunu ve kimi geceler ya birlikte olsaydıklı düşüncelerin öznesi olduğunda başıma gelebilecekleri… Evet, biz çok mutlu olurduk. Senin de söylediğin o buz gibi kasım gününde, gözlerinden yaşlar dilinden kelimeler akarken çok güzel söylediğin gibi, biz çok mutlu olurduk…

Belki senden, belki de benden nedensizliklerimizden şimdi apayrı şehirlerin ayrı hüzünlerinde kayboluşumuz. Seni özledim evet, zaman zaman sözcüklerini gördüğümde içimde çırpınan kelebeği de özledim. Nicedir çok yalnızım ve nicedir yazmadım biliyor musun?

Halen seninle sevdiğimiz şeyleri yaparken içimde beliren çocuğu buluyorum kimi zaman. Yaşanan o kadar kısa birkaç ayken, nedir seni bu kadar değerlendiren? Ya da nedir gururumu karşıma alacak, seni incitecek kadar büyük bir kararlılıkla çekip gitmeyi tercih etmem?

Ben seni düşündüm dün akşam üzeri.
Sen bilmesen de ben düşündüm. Adını andım. Dostane bir duyguydu içimde beliren. Eski ve ansızın kaybedilen bir dosta beslenen o derin özlem… “Aşk” diyorlarmış adına çok sonradan öğrendim. Aşkı seninle buldum, seninle kaybettim.

Beni soracak olursan, iyiyim.

Bazen adının geçtiği dost ortamlarında dalıp gitmeler dışında, derdime derman olmak için yılların bilgisinin tortulandığı gözleriyle beni süzen o bilgine anlatırken gözyaşlarımı tutamamam dışında, zaman zaman bir boşlukta, kanadı yokmuş gibi çırpınıp boşluğun dibine doğru gittikçe yaklaşan o kuşu içimde taşımam dışında, gecelere hala karşı koyamayışım, eski satırları okurken uzaklara bakışım, bu şehirde yaşamak ve hala burada olmak dışında, ben iyiyim aslında.

Sadece zaman zaman düşünmelerdeyim senin düşüncelerini.
Anılarının aklında ve kalbinde yer edip etmediğini, benim seni düşündüğüm gibi beni düşünüp düşünmediğini, merak edip etmediğini…

Bu şehir özledi seni ben değil aslında.
Ne bir anlamı kaldı bu şehrin en yüksek tepesinin, ne de o eski şenliklerin. Bir daha asla uğramadığım renklerin adası da zaman içinde yitip gitmekte. İçimden bir şeyler şu aralar yüreğine gidip gelmekte. Bunca merak içindeysem sana karşı, boşa olmamalı diyorum… Mutluluğunu, mutsuzluğunu, içinde yaşattıklarını bilmek için biraz olsun bilebilmek için neler verirdim bir bilsen…

Zamanla birlikte yavaşça dehlizlere sürüklendiğim, kar beyazı bir yoldayım ben.
Belirsizlikleri hala seviyorum. Mutluyum ama… Yüzüm gülüyor, an be an hüzünlenip kendime dalıyorsam eğer, bilirsin beni içimden taşanlardandır.

Şimdi yağmur var bu kentte… Senin yaşadığın kentin çok çok ötesinde. Griye karışmış bulutlara karışacak ikinci mektubumu yazıyorum sana. Bunca zaman cesaret edip, binlerce kez başlayıp yarım bıraktığım halde aslında. Geç mi oldu yoksa, ayıp mı ettim bulutlara… Senin yüreğinden taşanları izliyorum zaman zaman. Yüzümde oluşan bir tebessümle, o derin, vakur, sözcükleri birbirinden ayırıp tane tane ifade edişini izliyorum. Özlüyorum. Yorumlar yapabilmek, sana anlattıkça anlatabilmek, sana katıldığımı söyleyebilmek istiyorum. Ben çok zamandır aslında, içimde sen yaptığım beni özlüyorum…

Teşekkürler en kuzeydeki en gri bulut.
Sana karışsın bu kendi içinde anlamsız mektup.
Ve sen bir yağmur olgunlaştırıp kendinde, her sözcüğü tek damla yağmura dönüştür uzaktaki o şehirde… Yeşiller yanında olsun, griler gerinde…

İçimde aslında öyle bir şey var ki, bulamayacağım ve ömrüm boyu taşıyacağım en derinde…

.Eleştiriler & Yorumlar

:: ...
Gönderen: Ömer YILDIZ / , Türkiye
19 Kasım 2010
çok beğendim çok özeldi..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İtiraflar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sana İthafen...
Bütün Sokaklar Sana Doğru*
Buluta Karışan Mektup - 1
Mutluluk Aranjmanı
Otel Odası Resitali...
Gece Yarısı Hezeyanları
Allegro Moderato

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İstanbul Demek, Sen Demek...
Küskündüm Gözlerine İstanbul'un...
Yarım Kalmalı
Geldi...
Yazı Yazanların Kaderidir Yalnızlık
Kangren Gecelerimin Umududur Sevmek
Ben Sevdim Seni...
Aynalara Bakmaya Utanacaksın...
Artık Gelme...
Ben İlk Aşkta Kaldım

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Pencerenin Arkasından Bakmak... [Şiir]
Ay Terk Etmezdi Geceyi [Şiir]
Mor Bir Aleve Dönüyordu Düşler [Şiir]
Evrim [Şiir]
Yelkovan, Akrep ve Kelebek [Şiir]
Geceden Bir Şiir [Şiir]
Hüzzam Bir Aldatmanın Nihavend Vedası [Öykü]


Elif Demiröz kimdir?

Uyku tutmayan bir gece, yıldızlarla dertleşirken fark ettim yazmaya ne kadar özlemli olduğumu. . . Ve o gün bugündür, en yakın arkadaşlarım oldular gökyüzünün rengarenk, ışıltılı incileri. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Cezmi Ersöz, Edip Cansever


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Elif Demiröz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.